Her iş yerinin kendine özgü kuralları ve farklı yönetim kültürü vardır. Bir iş yerinin başarılı olması öncelikle yönetim anlayışına ve çalışan elemanların niteliklerine bağlı bulunmaktadır. Bir şirketin rekabet gücünün artması için tüm çalışanların bilinçli katkılarda bulunması gerekmektedir. Şirketler para harcayarak yeni tesis yatırımları yapabilir ve işe yeni elemanlar alabilir. Ancak başarı parayla satın alınamamaktadır. Bilgi, tecrübe, yeni teknoloji uygulamaları, uluslararası pazarları izleme ve sürekli gelişme bilinci başarıya ulaşmada etkili bir rol oynamaktadır.
Bürokratik Bir Şirket
İş hayatında yeni sorunlar eski yönetim anlayışıyla çözülememektedir. Yenilik peşinde koşmak ve rakiplerden geride kalmamak önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Müşterilerle yüz yüze gelen elemanların kazandığı bilgi ve tecrübeler çok değerlidir. Sadece yukarıdan gelen emirleri uygulayan elemanlar değil, yenilik yapmaya ilgi duyan elemanlar daha başarılı olmaktadır.
İş yerlerinde yöneticilerin tek görevi emir vermek ve çalışanları kontrol etmek değildir. Yöneticiler çalışan elemanlara yol gösterme ve onlara destek olma görevini de üstlenmek zorundadır. İş yerlerinde bilgi akışının ve iletişim konularının şeffaf olması büyük bir önem taşımaktadır. Bu nedenle şirketlerin organizasyon şemaları anlaşılabilir ve uygulanabilir olmalı, çok sık değişmemelidir. Ayrıca organizasyon şemalarında onay kademelerinin azaltılması yönetimin hızlı ve sağlıklı olmasını sağlamaktadır.
Onay kademeleri arttıkça bürokratik bir şirket ortaya çıkmaktadır. Bürokratik bir şirkette yukarıdan gelen emirler ve astlardan gelen veriler çok sayıdaki yönetim kademelerinden geçmek zorunda kalmaktadır. Böylece karar verme süreci yavaşlamakta ve alışılagelen süreçlere bağımlılık artmaktadır. Şirketlerde aynı problemlerin yıllarca devam etmesinin bir nedeni de karmaşık organizasyon yapısı ve kısa süreli çözümlerdir.
Pek çok şirketin stratejik planı vardır. Ancak stratejik planlama ve yönetim süreçlerinde beklenen sadece bir planın hazırlanması değildir. Benimsenen stratejinin hayata geçirilmesi çok önemlidir. Stratejik düşünen ve stratejiyi günlük hayata uygulayabilen şirketlerin sayısı azdır. Stratejik planlama sürecinde çoğu zaman şirketlerin belli bölümlerindeki uygulamalara ağırlık verilmektedir. Başarıya ulaşabilmek için bir şirketi bütünüyle incelemek, bir başka deyişle bütünsel bir bakışa sahip olmak gerekmektedir.
Sürekli Gelişme Hedefi
Şirketlerin performansı çalışan elemanların işleri sahiplenmesine ve motivasyona bağlı olarak değişiklikler göstermektedir. Performans değerlendirme bir stratejik yönetim aracıdır. Performans değerlendirme yönteminin amacı öncelikle hesap sormak, suçlu aramak ya da insan kayırmak değildir.
Performans değerlendirmede şu konulara öncelik verilmesi daha yararlı olmaktadır: Problemlerin kaynağına nasıl inebiliriz? Performansı artırmak için birlikte daha neler yapabiliriz? Katılımcı yönetimle nasıl daha iyi sonuçlar alabiliriz? Performans değerlendirme sürecinde şirketin yaptığı işleri ve ana rekabet gücü kaynaklarını iyi bilen yöneticilere ihtiyaç duyulmaktadır. Bilgi akışı ve üretim süreçlerinde sürekli gelişme hedefi ön planda olmalıdır
