Geçen hafta, ABD'den gelen olumlu dataların ardından FED'in faiz artırım beklentisini güçlendirmesi piyasalarda kararsızlığa neden oldu.
ABD ve Avrupa futurelarında hafif satıcılı görünüm etkili olurken, tüketici güveni endeksi ve perakende satış verileri beklendi. İçeride, IMF anlaşması, siyasi parti kapatma davası, Başbakan'ın ABD ziyareti, Türkiye 3. çeyrek büyüme verisi, 2010 yılı Hazine ve Merkez Bankası Para Programı takip edildi.
İMKB'de, haftanın ilk gününde yurtdışı piyasaların etkisi ile kar satışları etkili oldu. Haftanın 2. işlem gününde, Fitch'in Yunanistan'ın A- olan yabancı ve yerel para cinsinden uzun vadeli kredi notunu BBB+'ye
indirmesi, Moody's'in, ABD ve İngiltere'nin kamu borçlarını düzene sokması gerektiğini bildirmesi moralleri bozdu. İçeride sanayi üretim rakamlarının iyi gelmesi ile kayıplar sınırlı kaldı.
Dubai ve Yunanistan kaynaklı soru işaretleri devam ederken, Almanya sanayi üretimindeki sürpriz düşüş, S&P'un İspanya'nın not görünümünü durağandan negatife çekmesi ve Japonya'da yüzde 4.8 olan ilk 3. çeyrek büyümenin yüzde 1.3'e revize edilmesi yurtdışı piyasaların moralini iyice bozdu.
OLUMLU VERİLER
Ancak, George Soros'un Yunanistan'ın temerrüde düşmesine izin verilmeyeceğinden emin olduğunu açıklamasıyla piyasalarda tekrar alımlar başladı. ABD dış ticaret açığında gerileme yaşanması morallere olumlu etki yaptı ve piyasalarda toparlanma yönlü hareket başladı. Haftanın son işlem gününde, yurtdışında yukarı yönlü seyir etkili olurken, içerde parti kapatma davasının sonucu beklendiği için İMKB yurtdışından ayrıştı negatif yönlü seyir izledi. Dubai ve Yunanistan borsalarının toparlanma çabaları, Çin'de beklentilerin üzerinde çıkan sanayi üretimi rakamları Asya piyasalarında yükselişi destekledi. ABD endeksleri de güne yükselişle başladı. Dış piyasalardaki olumlu görünümün etkisi ile İMKB 49 bin 749 puandan başladığı haftayı, (Bir ara 50 bin 800 puanı test etse de) kararsız ve hacimsiz seyir ile 49 bin 386 puandan kapattı.
BONODA YATAY SEYİR
Tahvil ve bono piyasasında geçen hafta yatay seyir etkili oldu. Önceki haftayı yüzde 8.91 bileşik faizle bitiren piyasa, geçen haftayı yüzde 9.10'dan tamamladı. Merkez Bankası'nın 2010 para politikası ve Hazine'nin 2010 borçlanma programı piyasalarda sürpriz yaratmadı.
Geçen hafta beklentilerin altında gelen işşizlik verisinin ardından, toparlanma beklentileriyle dolar son bir ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Euro ise, yatırımcıların yıl sonuna doğru riskli pozisyonlarını kapatmalarının etkisiyle dolar karsısında bir ayın en düşük seviyesine geriledi. Yurtiçinde, euro/dolar paritesine bağlı olarak bir miktar TL'den çıkış yaşandı. ABD'de perakende satışların beklentilerin üzerinde artması dolara destek oldu. İspanya'nın kredi notu görünümünün negatife çevrilmesi ve bazı AB ülkelerinde bütçe ve borç durumunun fazla iç açıcı olmaması gibi nedenlerle euro/dolar paritesinde dalgalı bir hafta geçirdik. İçerde siyaset cephesinde yaşanan olumsuz gelişmeler yatırımcıları rahatsız edince TL'den çıkış yaşandı. TL'den çıkan para, dövize olan talebi arttırdı. Doların güçlenmesi ile altın 1.140 doların altına, petrol fiyatı da 70 dolara geriledi. Bu hafta siyasi gelişmeler, Merkez Bankası'nın 17 Aralık toplantısı, bütçe verileri, işsizlik rakamları ve yurtdışı piyasalar izlenecek.