Referandum sonrası, CHP Genel Merkezi'nde hakim olan not şöyle olmuştu:
"Bravo İzmir'e..."
İzmir, CHP Genel Merkezi'nde "Bravo"yu kapıyor ve ardından bu kentin kulisleri de şenleniyordu.
* * *
CHP İzmir'de yine birinci parti çıkmıştı ama aradaki farkın açılıp açılmadığı tartışılırdı.
"Kulislerin efendisine göre" farkın açılıp-kapanmasının şimdilik önemi yoktu.
Esas konu, "kulislere hakim olup olmama" konusunda kendini gösteriyordu.
"Kulislerin efendisi" diyor ki:
"CHP İzmir'de öyle bir milletvekili aday listesi oluşacak ki, burada CHP ile özdeleşmiş isimleri boşuna arayacaksınız."
* * *
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "İzmir'de kadim bir dostu" var.
Referandum sonrasında, İzmir kulislerinde baltaların sandıktan çıkarılmasının hemen ardından bu "kadim dost"una Kılıçdaroğlu şöyle diyordu:
"Almanya dönüşü İzmir'e uğrayacağım. Bir balık muhabbeti yapar, uzun uzun görüşürüz..."
İşte o kadim dost, Kılıçdaroğlu'nun İzmir gezisinde çok şeyin değişeceğini de sağındakilere, solundakilere vurguluyordu.
Selçuk Ayhan'ın yeri neresi?
CHP adaylık yarışından bir etap... İzmir Milletvekili Selçuk Ayhan bu mücadele içinde yerini şöyle anlatıyor:
"Bugüne değin hep Baykal muhalifi olarak yazılırdım. Şu kadarını söylemek isterim. Deniz Baykal'a her zaman saygı duydum. Ancak hiçbir zaman kurmayı olmadım. Çünkü o iktidarda iken, şimdiki kurmaylar ve kurmay olarak yazdığınız arkadaşların önemli bir bölümü beni muhalif olarak tanıttılar.
İşin aslı ben CHP'nin kurmaylarından biriyim. Ben halk adamıyım.
Milletvekili olarak yaptıklarım TBMM sitesinde mevcut. Herkesin lobisi varsa benim de lobim, İzmir halkıdır. Şimdi milletvekilliği şansını ona buna paylaştıranların çoğu kendilerini hayale kaptırmasınlar.
Hayal kırıklığı psikolojilerini bozabilir. Küçük hesapları bırakıp, 'CHP nasıl daha çok büyür?' sorusunun yanıtını arasınlar. Biraz başkalarının eteğine yapışmayı bırakıp, çalışmalarını tavsiye ederim.
kentten
KSK artık müzeye kavuşmalı
Karşıyaka Spor Adamları Derneği'nin son derece güzel bir davranışla sergilediği, "Anılarda Bir Dönem... Erol Baş, Cengiz Kocatoros, Ekrem Güçsav Fotoğraf Sergisi" Belediye'nin eski şube müdürlüğünün olduğu Karşıyaka Çarşı Sanat Galeri'sinde sergilendi.Yüzlerce kişinin zevkle ve geçmişi anarak izlediği sergide eski futbolcularımızın nekadar güç koşullarda, çamur deryası sahalarda mücadele edişlerini gözlemledik, onlara hayranlığımız bir kat daha arttı. Ebediyete göçenleri de saygıyla ve rahmetle andık.
* * *
Sergiye emeği geçenleri KARSAD Başkanı Dr. Bülent Zeren'in şahsında (Ekrem Güçsav'ın emekleri tartışılmaz) kutluyorum. Ancak sergiye İzmir spor camiasından pekçok katılım olduğu halde Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı Hüseyin Çalışkan ve onu temsilen hiçbir yöneticinin bulunmaması dikkat çekiciydi. Karşıyakalıların birlik ve beraberliği sözde değil, özde olmalı.
* * *
Kaf-Kaf Fotoğraf Sergisi bir gerçeği de gözler önüne serdi. Artık Karşıyaka'nın kalıcı bir müzesi olmalı. Eğer 100 yıllık şanlı tarihe sahip bir kulüpten söz ediyorsak pekçok köklü kulüp gibi yeşil-kırmızılı çınarın da artık genç kuşakların her zaman ziyaret edebileceği bir müzesi olmalı. Sporu ne kadar sevdiğini bildiğimiz Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak bu soruna da inanıyorum ki çözüm bulacaktır.
fıkra
Arayan bulur
Adam lokantada garsonu çağırarak sordu:
"Bana getirdiğiniz sandviçin içinde hala jambon bulamadım. Ne dersiniz?"
"Çok garip bir şey... Bir lokma daha ısırır mısınız?"
Adam bir lokma daha ısırdı, ama gene jambon yoktu. Garson devam etti:
"Eminim, bundan sonra ısırdığınızda mutlaka bulacaksınız."