İster kabul edelim ister etmeyelim, bu ülkenin yoğun yaşanmış yakın tarihinde Ordu içinde bulunan bazı birimlerle ilgili kuşkular oluşmuştur. Bu kuşkularını kamuoyu ile paylaşan ilk kişi CHP'nin Genel Başkanı, solun efsanevi Başbakanı Bülent Ecevit'ti. Ecevit'in Özel Harp Dairesi ile ilgili kuşkularını dile getirmesi ona çok pahalıya mal olmuştur. İki kez suikasta uğramış, en büyük ve en kanlı toplumsal olaylar onun hükümet olduğu dönemlerde yaşanmıştır.
Diğer bir isim ise CHP İzmir Milletvekili Süleyman Genç'tir. Ne hikmetse Özel Harp konusunun üzerine giden Genç'in siyasi hayatı birden köreliverdi. Bütün bu örnekler bize tuhaf bir durumu da gösteriyor. Dünün CHP'sinin genel başkanları ve milletvekilleri devletin içindeki karanlıkların üzerine giderken şimdiki CHP'liler aynı merkezleri canhıraş bir biçimde korumakta, kuşkulu olayları ve kişileri aklamak için bin türlü fırlama senaryolar uydurmaktalar. CHP'lilere sormak lazım, bu işte bir yanlışlık yok mu?
***
Hiç şüphe yok, sapla samanı karıştırmamak esastır. Devlet, vatan deyince tüyleri diken diken olan bazı liberal sapkınların dediği gibi "devletin sırları orta yere dökülsün" anlayışı sakat ve hastalıklı bir anlayıştır. Bu ülkenin gerçek demokratlarının hiç böyle bir derdi yok. Özel Kuvvetler Komutanlığı, diğer adıyla bordo bereliler, bizim gurur kaynağımız bir ordu parçasıdır. Yakın zamanda tümen seviyesine çıkarılması ve çok güzel tesislere kavuşması Ordumuzun çağımızın "esnek savaş stratejisi konseptine" uygundur.
Bu birim bizim başka ordular karşısındaki mukayeseli üstünlüğümüzdür. Ancak, bu komutanlığın içinde ama komutanlıktan bağımsız işler gören Seferberlik Tetkik Kurulu adında daha önce lağvedildiği açıklanan bir birim var ki, şüpheler orada yoğunlaşıyor. Şahsen o birimden ben de şüpheleniyorum. Nitekim Bülent Arınç'la ilgili yakalanan subayların o birime bağlı oldukları anlaşıldı. Zaten yargı baskını da bu yüzden gerçekleşti.
***
Anlamamız gereken bir husus var. Soğuk savaş döneminde bütün NATO ülkelerinde bu tür yapılanmalar kuruldu ve bunlar bulundukları ülkelerde pis işlere de bulaştılar. Soğuk savaş biter bitmez de lağvedildiler. Bu birim sadece Türkiye'de muhafaza edildi. Şimdi bu birimin pekçok suikast olayına karıştığı yönünde kuvvetli bir şüphe var. Türk Ordusunun bünyesindeki bir kuruluş bu derece yaygın bir şüpheyle zaten çalışmalarını sürdüremez. Nitekim Türk yargısı gayet yerinde bir girişimle bir hukuki denetim süreci başlatmıştır. Yargının gizlilik derecesi yüksek bir yeri denetlemesinden rahatsız olanları anlıyorum. Onlar hukuktan nasibini almamış, demokrasi ve hukuk devleti bilinci gelişmemiş ilkel kafalardır. Oysa söz konusu hukuk denetiminde bu birim yaşadışı işlere bulaşmış ise bu ortaya çıkacak ve böylece Türk Ordusu bünyesindeki bir suç şebekesinden hukuk eliyle arındırılmış olacaktır. Herhangi bir suç unsuruna rastlanmaz ve temiz çıkarsa o zaman da benim gibi içinde kuşku barındıran herkes mahçup olacaktır.
Dolayısıyla, bu denetim hangi sonucu ortaya çıkarırsa çıkarsın Ordumuzun iyiliğine olacaktır.