• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Mesafelerin efendisi: Hızlı tren

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 14.11.2010, 00:00
Türkler ilginç bir millet, buna hiç şüphe yok. İlginçlik şurada: Medeniyet algısı en gelişmiş milletlerden birisidir Türkler. Dünyada bir yenilik, bir icat ortaya çıktığında buna ilk ilgi gösteren milletlerden birisi olmuştur her vakit. Mesela, bakmayın siz matbaanın ilk defa İbrahim Müteferrika tarafından 1727'de kurulduğuna; Türk topraklarında neredeyse Avrupa ile eşzamanlı açılmış matbaalar vardır. Tren ve buharlı ulaşım araçlarının da kullanımı ve bunların üretimine Türk ilgisi hemen hemen Avrupa ile eşzamanlıdır. Türk Ordusu'nun hem Osmanlı döneminde hem de Kurtuluş Savaşı'nda uçak kullandığı; bu yeteneğe sahip birkaç ülkeden biri olduğu bir vakıadır.
20. yüzyılın ilk yarısında bu ülkenin müteşebbisleri uçak fabrikası kurup Avrupa'dan sipariş dahi alabilmişlerdir. Yenilikleri, modernitenin tüm araçlarını batıyla neredeyse eşzamanlı kullanan Türkler, nedense bunları üretme ve toplumun gündelik hayatına entegre etme konusunda hep geri kalmışlardır. Bugün bir uçak markamız yoktur. Bir otomobil markamız yoktur. Ama şöyle bir söz vardır ve biz Türkler bu sözü söylemekten ironik bir haz alırız: "Türk gibi başla Alman gibi bitir." Yani, biz Türkler başlarız ve orada kalırız!
***
Peki, bu utanılacak durum bir kader midir biz Türkler için? "Yurdu demir ağlarla ördük" lafının içinin ne kadar boş olduğunu 2000'li yıllara gelince gördük. 4 bin 136 kilometresi Osmanlı döneminden kalma toplam 10 bin kilometre tren yolu yapmışız. Türkiye gibi derinliği olan bir coğrafyada ne kadar gülünç bir rakam değil mi? 20. yüzyılda treni kaçırmışız demektir bu. En ucuz, en güvenli ulaşım seçeneği gözardı edilmiş. Bu ihmalin o günün şartları içerisinde mantıklı gerekçeleri olabilir; ancak bugün toplam sonuçlara baktığımız vakit ortada net bir kayıp görüyoruz.
Ama bugün farklı bir şey oluyor sanki. Türk gibi başlamak ve orada donup kalmak Türkler için bir kader olmaktan çıkıyor gibi. Türkler bu kez, 21. yüzyılda treni kaçırmayacak gibi görünüyor. Hızlı tren olgusu gelişmişliğin en önemli kriterlerinden birisi olarak temayüz etmişken, mesafelerin efendisi bu aracı kullanan sekiz ülkeden birisi olmuş Türkiye. Türkiye hızlı tren konusunda akıl almaz bir süratte ilerliyor ve ortaya rüyada görsek inanamayacağımız bir vizyon koyuyor. Başbakan Erdoğan'ın ve Ulaştırma Bakanı'nın yakın ilgisi ve TCDD Genel Müdürü'nün çalışkanlığı ile göz açıp kapayıncaya kadar Ankara-Eskişehir arası hızlı tren yolu inşa edildi. Şimdi günde 15 sefer yapıyor ve 3 saatte gidilen yol 1 saat 15 dakikaya inmiş durumda. Eskişehir, Ankara'nın banliyösüdür artık.
Düşünün ki, Eskişehir'de üniversite okuyan bir Ankaralı genç veya Ankara'da çalışan bir işçi, her gün Ankara'daki veya Eskişehir'deki evlerine gidip gelebilmekteler.
***
"21. yüzyılda Türkler treni kaçırmayacaklar" derken, güvendiğim hususlar elimizdeki sağlam bilgiler. Hükümet hızlı tren konusunu kafaya iyiden koymuş ve gözünü karartmış görünüyor. Ankara-Eskişehir hızlı treni bir yıldır kullanılıyor. Ankara-İstanbul arası hızlı tren hattı inşaat çalışmaları belli bir seviyeye gelmiş. Ankara-Konya arası hızlı tren hattı bu yıl içinde kullanıma açılacak. Konya-Ankara arası bir saate inecek. Yani Konya da Ankara'nın bir banliyösü haline gelecek. Dahası, Konya-İstanbul arası 3 saatte alınabilecek. Çok değil, kafamızdaki mesafe kavramını altüst eden bu müthiş olay en fazla bir yıl içinde gerçekleşecek. Yapılacak uzantılarla İzmir-İstanbul, Ankara-İzmir arası 2 saat kısalacak. Bu arada İzmir'e doğrudan hızlı tren hattı inşa etme fikri demiryolcuların planları arasında bulunuyor.
Hükümet ve TCDD bürokratları, 2023 yılına kadar vatanı hızlı tren demir ağıyla örecek planları yapmışlar, kredisini bulmuşlar, çalışmalara başlamışlar. Cumhuriyetimizin 100. yaşını kutlarken bu ülkenin insanları toplam 46 milyar dolar harcanarak inşa edilmiş 10 bin 546 kilometrelik yolda, yüksek hızlı trenle, saatte 300-400 km. hızla bir yerden bir yere gidecekler. Bu geri dönülmez bir yolu ifade ediyor. Aynı zamanda, Cumhuriyet yüz yaşına girdiği vakit dünyanın en gelişmiş 10 ülkesi arasında yer alacağımız öngörüsünü yansıtıyor. Hızlı trenin yaratacağı etkilerin sosyal hayatımızı nasıl değiştireceği konusu ise başlı başına bir inceleme alanı.
Türkiye mesafeleri kontrol edebildiği bir sürecin peşinde geri kalmışlığa meydan okurken, ilericilik-gericilik, laiklik-irtica tartışmaları yapmak ne kadar komik, farkında mısınız?



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA