• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Giriş Tarihi: 21.12.2010, 00:00
CHP Kurultayı ile ilgili benim zihnimde iki tablo oluştu.

POZİTİF TABLO
Birinci tablo olumlu bir tablo. CHP sempatik bir lider etrafında kavgasız, hizipsiz çok güzel bir kongre yaşadı. CHP tabanı görüldü ki, iktidara aç ve coşkulu. Genel Başkan Kılıçdaroğlu bu tabanın coşkusuna uygun bir iktidar hedefi koydu ortaya.
Ayrıca, çok önemli bir şey daha yaptı: CHP'yi bürokratik çevrelerden uzak tutup halka yaklaştıracağının sinyalini verdi ki, bu başlı başına önemlidir. Yine konuşmasında sık sık yaptığı demokrasi ve özgürleşme vurgusu bana Kılıçdaroğlu'nun kafasında demokratik değerlere göre dizayn edilmiş bir CHP fikri olduğunu gösteriyor.
Diğer taraftan, CHP liderinin neredeyse toplumun her kesimine ve neredeyse siyasette tartışılan her konuya değinmesi; ancak bunun yanında bu konuları hiçbir şekilde açmaması, bana göre akıllıca geliştirilmiş bir siyasi stratejiydi. Baykal'ın her cümlesi analiz kokan konuşmalarına alışmış olanlar, Kılıçdaroğlu'nun daldan dala atlayan ve altı boş cümlelerini küçümseyebilirler. Ancak, gerçekte mesajı adrese götüren konuşma ve söylem, genellikle Baykal'ın gelişmiş dili değil, Kılıçdaroğlu'nun gariban, kırık dökük dilidir. Ankara'da CHP için de, Kılıçdaroğlu için de başarılı bir Kurultay yaşandığı rahatlıkla söylenebilir.

NEGATİF TABLO

Kurultaya şu parametreler açısından bakmak da mümkün. Nitekim birçok kimse kurultayda beklentilerine uygun bir tabloyla karşılaşmadı. Herkes kurultayda Kılıçdaroğlu'ndan yeni projeler ve bir iktidar programı bekliyordu, böyle bir siyasi program ortaya konamadı. Çeşitli vaatler ortaya koydu ama sadece adlarını söyledi.
Mesela işsizliği ortadan kaldıracağını belirtti ama nasıl yapacağını söylemedi. Aile sigortasından söz etti ama kaynağı nereden bulacağına dair tek kelime etmedi. "Benim adım Kemal, parayı ben bulurum" söylemi iktidar adayı bir partinin kurultayında liderinin ağzına uygun düşer mi bilmem. Yine aynı şekilde yapacağım dediği hiçbir konunun altını doldurmadı Kılıçdaroğlu.
Başka temel konularda da çok yetersiz bir kurultay konuşması izledik. Örneğin, Kürt sorunu bir iki kelime dışında yoktu konuşmasında. Mesela hem "CHP'nin genleriyle oynanmamış bir parti" olduğunu söyleyip hem de "yeni CHP" müjdesi vermek, çelişki değil mi? Mustafa Kemal'in vasiyeti ile demokrasi arasındaki ilişkiyi de kuramadı Kılıçdaroğlu.
Yukarıda pozitif tabloda söylediğim gibi, bu konuşmadaki mantık bir siyasi strateji değilse, önceki günkü kurultay konuşması, bir önceki kurultay konuşması gibi eksik, soyut yaklaşımlarla yüklü ve iyi hazırlanmamış bir konuşma olarak değerlendirilebilir.



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA