Bir iş kurmak kolay değil. İşi büyütmek de öyle. Hem finansal desteğe ihtiyaç var hem de danışmanlık desteğine. Bu desteği veren kurum ve derneklerden söz etmek istiyorum bugün.
Biri KAGİDER. Girişimci kadınlar tarafından kurulan dernekten bu köşede sık sık bahsediyorum aslında. Derneğin amacı girişimci kadınların sayısını artırmak ve kadının ekonomik ve sosyal olarak aktif ve güçlü olmasını sağlamak. Türkiye'de demokrasinin, barışın ve ekonominin gelişmesi için kadınların güçlenmesinden başka bir yol da yok zaten.
Bu amaçla düzenlenen Kadın Girişimci Buluşmaları'nın yedincisine katıldım. Daha önce Eskişehir, Adana, Kayseri, İzmir, Samsun ve Gaziantep'te düzenlenen buluşmaların bu seferki adresi Bursa idi. Bir sonraki toplantı ise Manisa'da yapılacak.
İNTERNET ŞART
Buluşmaların gerçekleşmesini sağlayan bir diğer partner de Garanti Bankası. KAGİDER'le birlikte kadın girişimcilerin sayısını artırmak için yola çıkan banka, buluşmaların yanı sıra kadınlara teşvik etmek amacıyla yarışma düzenleyerek her yıl Türkiye'nin kadın girişimcilerini seçerek ödüllendiriyor. Kadın girişimcilere özel 'Destek kredileri' veriyor. 'Çünkü' diyor, KOBİ Bankacılığı Birim Koordinatörü Kaan Gür, "Yaptığımız analizler sonucunda gördük ki kadınların cesaret, eğitim ve finansman desteğine ihtiyaçları var."
Bursa'daki buluşmada 'İşimi nasıl Büyütürüm' konusu masaya yatırıldı. Yirmi yıldır reklam sektöründe çalışan Meltem Gürler, eskiden sadece televizyon ve gazeteler varken günümüzde internetin de olduğuna değinerek, kadınların interneti kullanmaları gerektiği üzerinde durdu ve "Mutlaka bir siteniz olsun" dedi. Pazarlama konusundaki diğer önerilerini de şöyle sıraladı: Yenilikçi olun, bağımlılık yaratın, faydalı olun, iç görüyü keşfedin, işbirliği yapın.
NASIL LİDER OLUNUR?
Hem akademisyen hem yönetici hem de girişimci unvanına sahip Gülden Türktan ise yönetim başlığı altında kadınlara lider olmanın kurallarından ve nasıl lider olunacağından söz etti. Türktan'a göre aslında her kadın potansiyel bir lider. Çünkü lider olmak, birilerini yönetmek demektir ki, kadınlar çocuk yetiştirerek, ona yemek yemesini öğretmekten, tuvalet eğitimine kadar pek çok şeyi öğretirler. Evdeki hizmetçiye işlerin nasıl yapılması gerektiğini anlatırlar.
İyi bir liderin ne istediğini iyi anlatması ve karşısındakini iyi dinlemesi gerektiğini söyleyen Türktan'ın önerileri de şunlar: Hedeflerini belirle, yapılmasını sağla, çalışanlarına motivasyon ve ilham ver, onları özendir, cesaretlendir, değerlendir, işyerinde hem sistem hem düzen sağla, herkesin devamlı öğrenmesine yol aç, saygı göster, otorite sağla, 'ben' yerine 'biz' de, takım olduğunu unutma, sık sık parti düzenle, ekiple birlikte eğlen, çevreye duyarlı ol, sosyal sorumluluğa önem ver.
Sütü seven kamyon şoförü
İlk gençlik yıllarının en popüler şarkılarından biriydi Christian Adam'ın söylediği "Si tu savais combien Je'taime." Türkçe telafüzla, "situ save kombiyen jötem." Biz daha kolaylaştırarak "sütü seven kamyon şoförü" diye söylerdik. Şimdilerde bu şarkıyı Candan Erçetin'in sesinden Sütaş'ın yeni reklam filminde dinliyoruz. Cıngılı ilk dinlediğimde "sütü seven"den sonra "kamyon şoförü" gelecek zannettim ve o yıllara gittim. Yeni sözler çok güzel ama ben eski nakaratı bir türlü hafızamdan silemiyorum. Her dinleyişte "sütü seven kamyon şoförü" diye eşlik ediyorum.
Düzeltme
Dünkü yazımda "Farklı bir kayınvalide" başlığı altında oğlu Baran Süzer'in Aysun Kayacı'yla ilişkisine onay veren Nazan Süzer'den, Mustafa Süzer'in eşi diye bahsetmiştim.
Süzer Grubu'ndan bir düzeltme geldi ve Nazan Öztürk'ün (Süzer) eski eş olduğu belirtilerek, Onursal Başkanı Mustafa Süzer'in halen Berrin Süzer ile evli olduğu açıklandı.
Düzeltir, özür dilerim.