• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Anne yemeği

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 14.05.2012, 00:00
Metrobüste giderken bir yandan boğazı seyredip bir yandan da önümde duran, biri kız biri erkek, iki gencin sohbetini dinliyorum. Konu, anneler günü. Ne hediye alacaklarını tartışıyorlar.
Kız, "Bir eşarp al!"diyor. Erkek, "Çok sıradan!" diye yanıtlıyor ve devam ediyor, "Aslında öyle bir hediye istiyorum ki, bana da yarasın, annem onunla bana da bir şeyler yapsın." Kız yine bir öneride bulunuyor, "Bir robot var" diyor, "Çok güzel dilimliyor her şey, anneni hoşuna gidebilir."
Söze karışıp, "Annene, ona özel bir hediye al, ne yapsın mutfak eşyasını, elektrik süpürgesini" demek istiyorum ama susuyorum. Belki de kadının hoşuna gider küçük bir robot, işini kolaylaştırır, bu da onu mutlu eder.
Birkaç yıl önce, yazlık eve temizliğe giden ve hayatında ilk kez para kazanmanın keyfine varan ve kazandığı bu parayla taksitle elektrik süpürgesi alan Fatma aklıma geliyor. Anneler gününde hediye edilecek olan bir mini fırın mı hoşuna gider, altın veya pırlanta bir yüzük mü, karar veremiyorum. Delikanlının konuşmasından anladığıma göre mini fırın çocukların ve kocanın daha çok hoşuna gidecek. "Anne" demek "yemek" demek çünkü.

EVERYBODY LOVE
Anneler günü sabahı uykumu dağıtmak için televizyon karşısında "Everybody Loves Raymond" adlı diziyi seyrediyorum. Ray evli ve üç çocuk babası bir erkek ama anneye bağımlı bir erkek. Anne o kadar dominant ki, iki erkek evladını büyümelerine rağmen özgür bırakamıyor. Ve hemen karşılarında bir ev tutuyor onlara. Aslında Raymond başlarına gelebilecekleri tahmin ettiği için istemiyor taşınmak ama karısı Debra henüz kaynanasını tanımadığı için balıklama atlıyor bu öneriye. Ve sonrası anne Marie her dakika Ray'lerin evinde. Debra çıldırmak üzere. (Bu konuyu bir yerden hatırlıyorsunuz; 'Benim Annem Melek' adıyla yerlisi yapıldı zira.)
Benim izlediğim bölümde Debra, kayınvalidesi gibi yemek yapamamaktan dolayı üzgün. Özellikle kocasının çok sevdiği köfteyi yapamamak onu kahrediyor. Karısının bu durumu kafasını fena taktığını gören Ray, annesine gidip köftenin tarifini almaya çalışıyor. Marie hemen durumu kavrayıp, Debra'ya memnuniyetle köfte yapmayı öğreteceğini söylüyor.

İHTİYAÇ DUYULMAK
Öğretiyor da. Hatta malzemelerini de veriyor. Ama nafile. Köfte berbat oluyor, kimse yiyemiyor. Kayınvalidesinin eksik tarif verdiğini düşünen Debra, gece eve girip, tarifi çalıyor. Sonuç tam bir hayal kırıklığı. Tarif aynı çünkü. Bu, Debra'nın kendisini daha kötü hissetmesine neden oluyor. Tam artık iyi yemek yapamayacağını düşünürken malzemelerden birinin köfte baharatı değil, tarhun olduğunu görüyor. Kayınvalide hile yapmış, tarhun şişesinin üzerine köfte baharatı etiketi yapıştırmış.
Çok öfkelenen Ray, annesine gidip, durumu açıklamasını istiyor. "Çok çabuk büyüdün oğlum, evlenince bana artık ihtiyaç duymazsın, bana uğramazsın diye düşündüm. Bana gelmenin tek yolu yemeklerimdi. O yüzden karının benim gibi yemek yapmasını istemedim. Bana ihtiyaç duymanı, lezzetli yemeklerim için bana gelmeni istedim."
"Anne" demek "yemek" demek! Bu nedenle annemizden başkasının yemeklerini beğenmiyor, anne tariflerini gözümüz gibi saklıyoruz. Ama bu ne kadar iyi, tartışmak gerekmez mi? Çocukları sadece yemekle kendine bağlamak bir kadını ne kadar tatmin eder. Etmeli mi?


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA