Bazı kararlar vardır ki, sadece ve sadece kadını ilgilendirir. Çocuk doğurmak veya doğurmamak da bunlardan biridir. Kadın taşıyacaktır o bebeği çünkü 9 ay o besleyecektir, doğumu o yapacaktır, iki-üç yılını bebeğini büyütmeye harcayacaktır.
İnanılmaz büyük bir değişim yaşayacaktır anne olma serüveni başladığı andan itibaren. Yeni bir canlı onun bedeninde büyümeye başlarken bütün kimyası, fiziği alt üst olacak, tek canlıdan iki canlıya dönüşecektir. Yaptığı her hareket, aldığı her nefes, içinde büyüyen canlının da geleceğini etkileyecektir. O yüzden kadının bu kararı alırken, sonuçlarını bilmesi ve kendisini bu yeni duruma hazırlaması gerekmektedir.
Bu öylesine kişisel bir konudur ki, bırakın politikacıları, karar vericileri, kanun koyucuları, kadının annesi, babası ve hatta kocasının bile son sözü söyleme hakkı yoktur.
KARAR KADININDIR
Buna rağmen hemen herkesin karar verme hakkını bulduğu konular arasında gelir kadın bedeni. Ne giyeceği, ne söyleyeceği, nasıl davranacağı, kiminle evleneceği, kaç çocuk doğuracağı, doğumu nasıl yapacağı konusunda herkes konuşur bir tek kadına söz düşmez. Bir tek kadın karar veremez.
Yıllardır türbanı tartıştık. Onca önemli ve hayati sorunla hiç ilgilenmeyen erkeklerin, türban konusunda nasıl militan bir kadın savunucusu haline geldiklerini gördük. Kadınlar dövülürken, öldürülürken ses çıkarmayan, kadının yaşam hakkını savunmayan erkek toplum, politikacılar, iktidar, devlet, kadının saçının gözüküp gözükmemesiyle her şeyden daha çok ilgilenmelerinde bir terslik yok mu? Bu kadar önemliyse kadın özgürlüğü, kadın kararı, kiminle beraber olacağına, ne zaman anne olacağına, kaç çocuk doğuracağına ve doğumu nasıl yapacağına niye kadının kendisi karar veremiyor? Niye devlet, onun kürtaj kararını canilikle bir tutuyor?
ZOR BİR KARARDIR
Kadınların kürtaj olma kararını güle oynaya verdiği mi zannediliyor? O masaya "Bir an önce kurtulayım şu içimdeki canlıdan?" diye mi uzanıyor? Kadının neler yaşadığını, nasıl bir ikilem içinde olduğunu sadece kadının kendisi bilir.
Niye ister bir kadın kürtaj olmayı? Doğacak çocuğu ve kendisini güvende hissetmediği zaman ister. Ya yaşı çok küçüktür, henüz kendi bedenindeki değişimleri anlamaya, ostrojen hormonu bombardımanını alışmaya çalışmaktadır. Kendisi büyümeye çalışırken, bir başka canlıyı büyütmeye hazır değildir. Yaşı küçük olduğu için henüz evli de değildir, yüzde doksan ailesinin haberi de yoktur cinsel ilişki yaşadığından. Bu ilişkiye kendi rızasıyla da girmiş olabilir ama sonuçlarını bilmediği için önlem almadığından hamile kalmıştır ya da ilişkiye zorlanmıştır, sevdiği erkek tarafından, (onu yeterince sevmediği gibi bir sınava tabi tutulmuştur vs.) ya da gerçekten zorlanmış, tecavüze uğramıştır sevdiği erkek tarafından. Ya da aile içindeki veya dışındaki erkekler tarafından tecavüze uğramıştır.
Veya yeni anne olmuştur. Hem bebeği, hem kendisiyle ilgilenirken, hamilelik sonrası vücudunda oluşan değişimlere uyum sağlamaya çalışırken, yeni bir bebeği kaldıracak güce sahip değildir. Veya kocasıyla ayrılmak üzeredir veya kariyerinde dönüm noktasındadır veya kendisine göre haklı birçok nedeni vardır.
Nedensiz değildir yani kürtaj. Nedeni tamamen yine erkeklerin kadın kendi bedeni üzerindeki söz hakkı olmak istemelerinden kaynaklanmaktadır.