• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Normal doğum mu sezaryen mi?

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 06.08.2012, 00:00
Günümüzde doğum şekilleri, bunların avantajları ve dezavantajları konusunda birçok görüş var. Uzmanların çoğu, gerekli olmadıkça annelerin sezaryenle doğum yapmasından yana değil, çünkü doğal olan, her hangi bir risk olmadığı sürece, doğumun normal seyrini izlemesi.
Ancak bazen anne adaylarının sancı ve acı çekmekten, ani normal doğumdan korkması, bazen de doktorların kendilerine uyan bir program çerçevesinde sezaryenle doğumu tercih ettiklerini görüyoruz.
Doğumla ilgili bütün tercihler yapılırken tabii ki en önemli olan, öncelikle annenin en sağlıklı şekilde doğum yapması ve bebeğin hiçbir zarar görmeden dünyaya gözlerini açması.
Bu satırları, kurucusu ve yayın koordinatörü olduğum Bebeğim ve Biz Dergisi'nin Ocak 2000'de yayınlanan 46. sayısından aldım. Neden aldım? Sağlık Bakanlığı'nın kürtaj ve sezaryenle doğumla ilgili kararlarını eleştiriyoruz diye, sanılıyor ki kadınlar habire kürtaj olsun veya bütün kadınlar sezaryenle doğum yapsın istiyoruz.

ÇOCUK İÇİN EN İYİSİ
Hayır. Önemli olan anne ve bebek için en sağlıklısı neyse o. Doktorlar anneyi sadece yönlendirebilir, korkularını, endişelerini giderebilir ve ona olması gerekeni izah edebilir. Çünkü anneler gerek hamilelik, gerekse doğum konusunda bilgisiz. Kulaktan dolma bilgilere sahipler. Bu bilgiler içinde doğru olanlar da var, yanlış olanlar da. Bu bilgileri süzecek ve kendisi için neyin doğru olacağına karar verecek olan da kadının kendisi. Ama bunun için bilgilenmeye ihtiyacı var. Önce vücudunu tanımalı, cinsellik hakkında bilgi sahibi olmalı, bir çocuğun nasıl dünyaya geldiğini öğrenmeli, sonra da hamilelik, doğum ve çocuk bakımı konusunda bilgilenmeli.
İşte bu yüzden Nisan 1996'da Saban Grubu'na ait olan Bebeğim ve Biz dergisini çıkardık. O tarihlerde kadına bu konuda bilgi verecek olan herhangi bir yayın yoktu. Ne dergi, ne de kitap vardı. Var olan kitaplar yabancı doktorların yazdığı çeviri kitaplardı ama gerek dili, gerekse anlatılanlar bizim kadınlarımızın ilgisini çekecek düzeyde değildi.

PROGRAMLAR
Böyle bir dergiye büyük ihtiyaç olduğunu düşünerek, hem annenin hem de babanın başucu dergisi olması için harekete geçtik. Daha önce çıkardığımız Gelin ve Sofra Dergisi gibi bu alanda da büyük bir boşluğu doldurduk ve arkamızdan başka dergiler geldi. Bugün özellikle anne adayına ve annelere merak ettikleri her konuda bilgi veren pek çok dergi, kitap, internet siteleri ve bloglar var. Yeterli mi? Hayır. Televizyon programları da olmalı. Ama yasak savar gibi değil, konunun öneminin farkında olarak yapılmalı bu programlar. Reyting almıyor diye de kaldırılmalı. Ayrıca çok reyting alan programlar da yapılabilir. Sağlık programı diye illa didaktik olması gerekmiyor. Konular basit ve anlaşılır şekilde ele alınırsa seyredildiğini Doktorum gibi programlar gösterdi zaten.
Eğer anne ve bebeğin sağlığını düşünüyorsak, kadınların kürtaj olmak zorunda kalmalarını istemiyorsak ve normal doğuma onları yönlendirmek istiyorsak, bakanlığın kanallarla işbirliği yaparak bu programları desteklemesi gerekiyor. Ve koşulları iyileştirmesi. Tek kişilik odada doğum yapmak gibi.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA