AK Parti'nin Kızılcahamam toplantılarının perde arkaları her zaman renkli ayrıntılarla doludur. Bu yılki kampta Ege'yi doğrudan ilgilendiren benim ulaşabildiğim çarpıcı bir detay yok. Çünkü Kızılcahamam'da yerel sorunlardan çok terör ve anayasa konuşuldu. Milletvekillerinin aileleriyle katıldığı kamptan ilginç notlar şöyle:
- Vekiller Başbakan Erdoğan ile birlikte karşılarında buldukları bakanları adeta soru yağmuruna tuttu.
- En çok soru Dışişleri, Çevre ve Şehircilik, Ekonomi, Çalışma ile İçişleri bakanlarına soruldu.
- En az soru Spor Bakanı Suat Kılıç'a yöneltildi.
- Milletvekilleri soru bölümü bittiğinde 'Keşke Bakan'a Milli Takımı sorsaydık" diye espri yaptı.
- Başbakan Erdoğan süre yetmediği için sorusunu yazılı soran milletvekillerini bakanlara göstererek, "Bu arkadaşların soruları mutlaka cevaplanacak" talimatı verdi.
- Yeni milletvekilleri bu dönem Meclis'te sert bir muhalefet tarzını benimseyen BDP'ye karşı uyarıldı.
- Grup başkan vekilleri "Asıl sorumluluk bizde. Siz zorunlu kalmadıkça onlarla karşılıklı diyaloga girmeyin" uyarısında bulundu.
- Görme özürlü Lokman Ayva trafik kazalarına dikkat çekerek, "Tedbir alınmazsa bu bayramda en az 200 kişi ölecek dedi. Erdoğan'ın "Bir dakika sen nereden biliyorsun bu kadar kişinin öleceğini" sözlerine Ayva, "İstatistikler öyle söylüyor" cevabını verdi. Erdoğan bu kez Ayva'ya "Sen bu bayram yola çıkacak mısın?" diye sordu. Ayva'nın "Benim şoförlüğüme güvenerek yola çıkan cennete girmeyi garantiler" cevabı salonu kahkahaya boğdu.
- Erdoğan toplantıda Ege'deki süt üreticilerini sevindirecek bir de müjde verdi. Alıcı bulamadığı için sütünü dökmek zorunda kalan üreticinin malını artık devlet alacak. Toplanan sütler okullarda ücretsiz olarak dağıtılacak.
MHP'nin görmezden geldiği AK Partili
AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, ülkücü camiaya yabancı bir isim değil. 12 Eylül öncesinde MHP çatısı altında Manisa'da siyaset yaptı. 7 yıl süren cezaevi döneminin ardından merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun sağ kolu olarak BBP'de görev aldı. 12 Eylül referandumu ve sonrasındaki genel seçimde ise yolu AK Parti ile kesişti. MHP'nin Manisa'da 3 olan milletvekili sayısının 2'ye düşmesinde Özdağ faktörü etkili oldu. Belki de bu yüzden olacak MHP'li milletvekilleri kendisine oldukça mesafeli duruyor. Bugüne kadar aralarında eski arkadaşlarının da bulunduğu MHP grubundan kimse ile bir merhabası bile olmamış. Sadece Ali Uzunırmak ile telefonda bir vatandaşın işi için görüşmüşler. Meclis açıldığında MHP'lilerin kendisine en azından "Hayırlı olsun" demesini beklediğini ancak bunun bile gerçekleşmediğini söylüyor. Anlattıklarına bakılırsa eski arkadaşlarının tepkisi sadece konuşmamakla sınırlı kalmamış. Manisa'da verdiği iftar yemeğine katılan 3 MHP'li partiden ihraç edilmiş. Bu iddia doğruysa "En önemli sorunumuz konuşamamak" diyen Özdağ'la, Meclis'te hiçbir MHP'linin muhabbete girmemesine şaşmamak lazım.
AİHM'e 75 bin euroluk mobbing başvurusu
Son yıllarda hayatımıza giren bir kavram mobbing. İşyerindeki psikolojik baskı ya da 'bezdiri' adıyla da tanımlanıyor. Mobbingle Mücadele Derneği verilerine göre Türkiye'deki çalışanların yüzde 40'ı mobbing mağduru. Çalışanların korkulu rüyası haline gelen mobbing'e en çok kamu kurumları ve üniversitelerde rastlanıyor. Derneğe günde ortalama 30 başvuru yapılıyor. Batı ülkelerinde bir insanlık suçu olarak kabul edilen ve ağır cezai yaptırımlar uygulanan mobbing konusunda Türkiye'de yasal bir düzenleme yok. Hal böyle olunca mobbing mağdurları da çareyi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) gitmekte buluyor. Mobbingle Mücadele Derneği Başkanı Hüseyin Gün, önlem alınmadığı takdirde AİHM'e Türkiye'den yapılan mobbing başvurularında patlama olacağı uyarısında bulunuyor. Gün'ün verdiği bilgiye göre, özürlü çocuğunu sık sık doktora götürdüğü için işinden olan bir kadın memur, AİHM'de 75 bin euro tazminat talebiyle ilk davayı açmış. "Arkası gelecek. Yasal düzenleme yapılmazsa Türkiye'nin başı çok ağrıyacak" diyen Gün'ün sözleri umarım birilerini harekete geçirir. Mobbing yeni anayasaya mutlaka girmeli. AİHM, bugüne kadar işkence ve insan hakları ihlalleri iddialarıyla canımızı çok yaktı. Ne zaman tazminatları ödemeye başladık, işkence vakaları bıçak gibi kesildi. Türkiye mobbing'de de aynısı olmasın istiyorsa, yasal düzenlemeyi bir an önce yapmalı.