Gazetemizde önceki gün yer alan "Istakoz değil kumru yiyin" başlıklı haberdeki açıklama ciddi anlamda trajikomikti doğrusu. Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, tuhaflığın farkında elbette, kıyas yapmanın yanlış olduğunu söylemiş, yapılan açıklamanın üzerine.
Çeşme Turistik Otelciler Birliği Derneği Başkanı Veysi Öncel, 1700'lerde "ekmek bulamayan pasta yesin" diyen ve bu sözüyle tarihe geçen Marie Antoinette'i anımsattı. Tam tersi gibi bir şey söylüyor aslında ama öylesine absürd ki. Istakoz yiyemeyen yengeç bacağı veya ahtapot yesin dese anlayacağım, olayı ne ara ve neden patatese bağladı, çözemedim.
Melis Alphan ve Aslı Aydıntaşbaş, Yunan adalarında ucuz tatil yapmak varken, neden Alaçatı'da kazıklanalım diye yazarak Ege'nin iki yakasındaki fiyat farklarına değindiler. Ancak elmayla armudu kıyaslamamak lazım. Tutup da Kalimnos ile Alaçatı'yı kıyaslayamazsınız; kabul ediyorum belediye başkanının açıklamasını.
MYKONOS DA UCUZ
Fakat Mykonos gibi dünyanın göz bebeği konumundaki adaya bakacak olursak yine aynı şeyi görüyoruz. Sistem müşteri kazıklamak şeklinde kurgulanmamış.
Super Paradise en popüler beachlerden biri, her gün 16.30'da parti var, tıklım tıklım. Gayet makul fiyatlarla eğlenebiliyorsunuz. İki kişi, ot tabağı, salata, kalamar, sardalya ve içeceklere 30 euro ödedim.
Geçen yıl ailecek gittiğimiz Çeşme Fun Beach'te giriş ücreti, üstüne salata ve hamburgerlerden oluşan öğlen yemeğine 6 kişi bin liraya yakın hesap ödemiştik.
Kalimnos'un özellikle Türkiye'ye bakan kıyıları daha ucuz, iki kişi tıka basa balık ve salata yiyerek 20 euro ödedik.
Lokanta sahibi tatlı kadın bir şişe de şarap hediye etti. Leros ve Midilli'de de durum aynı.
Kalamar ve ahtapot porsiyonu 10 euro, üç kişinin zor bitirdiği, üzerinde koca bir kalıp peynir olan Grek salatası 5 euro, yarım şişe şarap 3.5 euro, gazlı içecekler neredeyse market fiyatından satılıyor restoranda da. Uzo da ucuz, küçük şişe 5 euro. Midilli ve Ayvalık fiyatlarına bakınca da şaşırıyor insan. Ayvalık/Cunda çok pahalı, Alaçatı kadar olmasa da. Artık markalaşmış ünlü lokantalara gidecekseniz ve güzel bir akşam yemeği yiyecekseniz adam başı 200 lira ödemeyi göze alacaksınız. Cunda'da butik otel fiyatları şaka gibi, oda kahvaltı 500 lira gibi fiyat çekiyorlar, Midilli'de güzel bir otelde 30 euroya aynı hizmeti alabiliyorsunuz. Bir de plajlara giriş ücreti konusu var ki söylemeden edemeyeceğim.
Birçok Yunan adasında yiyip içtiğinize para ödüyorsunuz, diyelim ki 3 euro verip bir beach'e gittiniz, bir içecek veriyorlar size.
'AVŞA'YA GİDİN' DEDİ
Cunda'da Papaz Beach var mesela, şık ve gözde bir mekan, giriş ücreti 35 lira. Geçen gün DJ Caner vardı diye 40 lira ödedik.
Hadiseyi toparlamak gerekirse mekan kiraları düşmeden vergiler düzenlenmeden ve bizdeki turist kazıklama zihniyeti değişmeden bir şey olmaz. Yunanlar da vergilerden çok şikayetçi, kiraların arttığını söylüyorlar ama yaptıkları hizmeti 12 aya dağıtıyorlar.
Alaçatı gibi bayramda parayı topladık topladık, yoksa yandık, gibi bir mantıkları yok.
Demek ki, turizm ciddi bir işmiş ve uyanık mekan sahiplerinin, istedikleri kira bedellerinin sonucu ülkemiz ciddi bir bedel ödemek zorunda kalabiliyormuş. Bu arada cingöz Ahmet Hakan da Avşa'ya gidin madem Alaçatı pahalı, buyurmuş. Gülmekten cevap veremiyorum. Sesli gülüyorum şu an. 'Sadece soruyorum' ne kadar şanslı olduğunun farkında mı, bu donanımıyla yazı yazıyor önemli bir mecrada..