Bugün 25 Kasım. Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü. Her 25 Kasım'da ve kadına yönelik şiddetin dozunun arttığı her zaman bu konuya değinerek istatistik verileri sizlerle paylaşıyor ve sözü olan kadınların görüşlerine yer veriyorum.
Bugün ise bir erkeğe bırakıyorum söz hakkını. Türkiye'nin en büyük ve önemli kuruluşlarından biri olan Borusan Holding CEO'su Agah Uğur, Kadın Girişimciler Derneği'nin (KAGİDER) konuğu olduğu toplantıda "kadının toplumda güçlendirilmesinin önemine ve kadına yönelik şiddete" değinen bir konuşma yaptı ve bakın neler söyledi:
"25 Kasım önemli bir gün ve öyle bir gün olmasına bile inanamıyorum. 2016 yılındayız ve böyle bir şeyin var olması beni şaşırtıyor. Bizler kadının yönetimde güçlenmesinden söz ederken, daha önemli çok başka sorunlarımız var. Bunların tek çözümünün ise bilinçlenmede olduğunu görüyorum" dedi.
Aslında kadın örgütlerinin, aktivist kadınların, gazetecilerin yıllardır dile getirdiği, adeta haykırdığı bir konu, artık öyle bir hale geldi ki, büyük şirketlerin gündemine de girmeye başladı. Çünkü geleceğimiz, dünyanın geleceği buna bağlı.
KADIN GÜCÜ MODERNLEŞME MESELESİDİR
Kadının güçlenmesinin artık geri dönüşü olmayan bir mecburiyet olduğunu ifade eden Agah Uğur da bakın neler söyledi:
En azından bunu bir insanlık hakkı olarak görmek lazım. Bırakın ekonomik kalkınma için bir mecburiyet olduğunu, yüzde 50 gücün kullanılmadığı bir dünyadan söz ediyoruz. Hakikaten bir insanlık hakkıdır bu. Bugün hala talep ediliyor ve verilmiyor.
Türkiye için bu durum daha da önemli. Bir beka meselesi, modernleşme meselesidir kadın gücü. Ben şahsen kadının toplum içindeki ve yönetimdeki gücünün dünyanın geleceğini tanımlayacak en önemli unsur olduğunu düşünüyorum.
Kadın gücünün daha yüksek olduğu bir dünya kesinlikle daha iyi bir dünyadır.
Konumuz artık sosyal sorumluluğun da ötesine geçmiştir. Bunu sosyal sorumluluk projesi olarak algılamayı ben ayıp görüyorum.
Tabii ki hepimizin sosyal sorumluluklarımız var ama politika yapanların bunu böyle görmemesi lazım." Borusan Holding şirketlerinde cinsiyet ayrımı yapmayan ve kadın-erkek bütün çalışanların profesyonel gelişimlerini sürdürmek için eşit fırsatlara sahip olmalarına odaklanan İK politikaları uygulandığını kaydeden Uğur, 2015 yılında "Borusan Eşittir" platformu kurduklarını, amaçlarının, başta cinsiyet olmak üzere hiçbir toplumsal rol ve algının eşitliğe engel olmayacağı, mutlu ve başarılı bir geleceği inşa etmek olduğunu söyledi.
DAHA İYİ BİR DÜNYA
"Bu platform insan kaynakları politikalarından iletişime kadar geniş bir yelpazede kadın ve erkeğin sadece kağıt üzerinde değil zihinlerde de eşit olması için çalışıyor" diyen Uğur, kadın aday yoksa o birime genel müdür atamayı ertelediklerini de sözlerine ekledi.
Kadınların genellikle insan kaynakları ve iletişim alanında yoğunlaştığına, satış ve pazarlamada yer almadıklarına dikkat çeken Uğur, "Ben en büyük kırılma noktasının girişimci kadınlardan geleceğini düşünüyorum.
Çünkü girişimci olduğunuz zaman, o cam tavanlar ortadan kalkıyor. Girişimci sayısı anlamında kadınların oranı bütün dünyada daha düşük. Belki bunun nedenlerini araştırmak lazım. Girişimci kadın ve erkek hayata eşit başlıyorlar aslında.
Doğru strateji oluşturduysa, boşluk bulduysa ve kendine de güveniyorsa, erkekten bir farkı yok" dedi.
Mavi yakalıların çoğunlukta olduğu Borusan Holding'te çalışanların yüzde 17'si kadın. Ofislerde çalışan kadın oranı ise % 26. Yönetimde kadın sayısı da % 27. Amaç bu sayıyı daha da artırmak. Bu nedenle 2010 yılında Birleşmiş Milletler tarafından oluşturulan Kadının Güçlenmesi Prensipleri'ne (Women's Empowerment Principles - WEPs) imza atan kuruluşlar arasında yer almışlar.
Umarız gelecek on yılda sadece Borusan Holding yönetiminde değil, iş dünyasından siyasete her yerde lider kadın sayısı daha çok artar, kadınlar daha çok güçlenir ve dünya daha iyi bir dünya olur.