• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Giriş Tarihi: 15.06.2014, 00:00
Sevgili babacığım,
"Babalar Günü" nedeniyle bugün hem sana olan duygularımı anlatmak istedim, hem de okuyucularıma seni biraz tanıtabilmek...
Yaş aldıkça, ve yaşadığım her deneyimden birşeyler öğrendikçe senin değerini daha iyi anlıyorum.
36 yıl olmuş ayrı düşeli. Dün gece rüyamda buluştuk bir yerlerde. Net hatırlayamıyorum ama bana yine güzel öğütler veriyordun.
Aramızda 55 yaş olmasına rağmen gençliğimde seninle çok iyi arkadaş olmuştuk. Liseye kadar başarılı öğrenciliğimle gurur duymuş, Atatürk Lisesi'nde müzik tutkumdan sınıfta kaldığım yıllarda bana olumsuz hiç bir şey söylememiş, hobilerime dört elle sarıldıkça beni gönülden desteklemiştin.
Bana güvendiğini her zaman belli ettin. Bu bana çok güç verdi. Ben de kızıma o güveni her zaman aşılamaya çalıştım.
***
Hastalandığımda iğnelerimi sen yaptın. Sünnetimi de. Sen Alsancak semtinin 50'li ve 60'lı yıllarının çok sevilen ve sayılan emekli sağlık memuru Recep Bey'iydin...
***
Çocukluğum boyunca senden masal gibi dinlediğim savaş anılarını, Çanakkale'de yaşadıklarını hiç unutmadım... Savaşta aldığın madalyanı gözüm gibi saklıyor, bazen ceketimin rozet yerine takıyorum...
Neredeyse bir asır geçmiş Gelibolu'da yaşadıklarınızın üzerinden...
Anlatırken heyecanlanır, sanki o anları tekrar yaşıyormuşçasına sesin titrerdi... Ben en çok aç kaldığınız günlerde ağaç kabuklarını kemirdiğinizi, kayalara dudaklarınızı yapıştırarak susuzluğunuzu gidermeye çalıştığınızı dinlerken etkilenirdim... Bir de İngiliz esirine yaptığın yardımdan aylar sonra, savaş bittiğinde İngiliz Büyükelçisi'nin hastanede seni ziyaret edip nişan taktığını anlattığında... Mustafa Kemal, Çanakkale, Arıburnu, Conk Bayırı kafama öyle kazındı ki anlattıklarından.
***
Kasığındaki süngü, başındaki şarapnel yarası Çanakkale'den sana kalan en belirgin izlerdi... Yirmi iki yaşında katıldığın Balkan Savaşı, Birinci Dünya Savaşı ve nihayet Kurtuluş Savaşı'dan (sen İstiklal Harbi derdin) sağ çıkman, 1946'da İzmir'de Devlet Demir Yolları'nda sağlık memuru olarak çalışırken annemle tanışıp evlenmen, sonra benim dünyaya gelişim... Üstelik sen Elazığ, annem Girit doğumluKader ağlarını o kadar ustaca örmüş ki, şaşmamak elde değil...

***
Savaş stresini en zor koşullar altında yaşayan, ölümü sürekli ensesinde hisseden insanların psikolojisi bozulur, savaş sonrası hayatları altüst olurmuş... Sen ne kadar güçlüydün, ne kadar hayat dolu, sevecen, anlayışlı, duygusal ve mantıklı bir insandın... Yaşadıkların seni yıpratmamış, tam tersine bilge bir insan haline dönüştürmüştü. Bana öğrettiklerin ve verdiklerin için sana hep minnet borçluyum...
***
Çok lezzetli dereotlu pilav ve patlıcanlı çilav pişirirdin. Hele evde verdiğimiz çilav partilerinde özellikle İstanbul'dan, Ankara'dan gelen sanatçı arkadaşlarım senin pişirdiğin çilava hayran kalırlardı. Çilav için Acem pirinci gerekirdi ve İzmir'de bulamadığın zamanlar İstanbul Teşvikiye'deki bir bakkaldan getirtirdin. Tencerenin dibine kuşbaşı etleri ve patlıcanı yerleştirir, üzerine pirinci döker, çilav piştikten sonra tencereyi başının üstünden ters çevirip tahta kaşıkla dibine vururdun. Çilav koca tepsinin ortasına bir kubbe gibi dökülür ve mis gibi bir koku sarardı etrafı. O günlerden anı olarak kalan fotoğrafların bazılarını anılarımı anlattığım kitabımda yayınladım babacım...
İnanki, o günleri paylaştığımız dostlarım, konusu açıldığında "Babanın çilavını unutmadık" diyorlar ve o vesileyle de seni anıyoruz... İzmir Radyosu'nda çalıştığım Bülend, Sebla Özveren, Ümit Tunçağ, Bülent Gül, Hülya; Fuar zamanları İzmir'e gelen Hıncal Uluç, Modern Folk Üçlüsü, Erol Büyükburç, Ömür Göksel, Yaşar Özel, Selda Alkor, Seyyal Taner, Gökben ve daha bir çok arkadaşım...
O arkadaşlardan Tanju Okan, Esin Engin, Esin Afşar, Ferdi Özbeğen, Ertan Anapa, Şerif, Şenay Yüzbaşıoğlu, Cem Karaca ve Renin Batıgün birer birer senin tarafa göç ettiler.
Oraları bilemiyorum. Belki de görüşüyorsunuzdur.
***
Bana annemle birlikte verdiğin sevgi, tattırdığın güzellikler, öğrettiğin her şey için sana teşekkür ediyorum. Bilge kişiliğinle bana hep örnek oldun.
Sana minnettarım, seni hep sevdim. Babalar günün kutlu olsun...



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA