Bizi siyasetin gündelik çekişmelerinden yarıp çıkaracak bir koridora ihtiyacımız var. Onu da ancak 'sanatın mucizesi' yaratabilir. Çünkü dünyamızı güzelleştirecek sihirli dokunuşun sırrı onda. Ama ne yazık ki toplumsal her alanda öne çıkan politik varyeteler, o dokunuşlara fırsat tanımıyor!
30 Mart sürecini yaşamadık mı? Yerel yönetimler sanki hayat durmuşçasına aylarca 'koltuk'larına yatırım yaptılar. İzmir'de bir elin parmaklarını geçmeyen festivallerimizden bile el ayak çekildi. Neden!
Korkarım şimdi de 'cumbaba' yarışı, ardından genel seçimlerin puslu havası karabasan gibi çökecek üzerimize. Büyüklerimiz de o rüzgara kapılıp gidecek.
***
Oysa kalıcı iz bırakacak projeler, kentin kültür basamaklarını yükseltecek yatırımlardır. Seçimler bugün var, yarın yok! İleride daha mutlu, aydınlık, keyifli ve yaşanabilir bir kent ve ülke bırakıp bırakamadığınız sorgulanacak.
Bu yüzden 'kültür sanat' üstü örtülmek şöyle dursun, aksine seçim ve hizmet yarışının temeline oturtulmalıdır. Modern, ilerici ve Batılı bir kent ve ülke özlemimizin birinci koşulu, tıpkı gelişmiş toplumlar gibi, medeniyet güzergahımızı, tarihi ve kültürel değerlerimizin üzerinden geçirmektir!
Bu düşüncelerle sanata duyarlı, sanatçıyı ve üretimlerini destekleyen yönetimler bekliyoruz...
***
Ünlü tiyatrocumuz, sanatın ve kurumlarımızın yaşaması için en etkin mücadeleyi veren sevgili Tamer Levent hocamız, genel başkanı olduğu TOBAV adına güzel bir duyuruya imza attı geçtiğimiz günlerde, 'Sanata evet diyen cumhurbaşkanı istiyoruz' diyerek...
Paylaşmak istiyorum:
"Yurtiçinde ve yurtdışında barış kültürünün yaygınlaşması için; barış kültürünün demokrasi kültürü ile buluşması için; demokrasi kültürünün sanat kültürü ile buluşması için; etik, estetik ve adaletin ortak yaşama anlayışı haline gelebilmesi için; laiklik için; Türkiye için; SANATA EVET diyen bir cumhurbaşkanına ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.
Kesinleşecek adayların sanat felsefesi konusunda içinde bulunduğumuz milenyumun sorunlarını da göz önünde bulundurarak görüş ve düşüncelerini şüpheye gerek bırakmayacak bir şekilde açıklamalarını talep ediyoruz. Söz konusu yaşamın sanatsallaşması felsefesinde görüş belirtmeyen bir Cumhurbaşkanı adayının, ülkemizin bulunduğu siyasi ve coğrafi noktada üstlenmesi gereken sorumlulukları eksik bırakacağı düşüncesindeyiz."