Dünyanın stratejik analizleri ile ünlü Fransız Le Point dergisi, "2025 Yeni Dünya Düzeni" başlıklı kapağında, küresel siyasetin geleceğinde belirleyici olacağını vurgulayarak, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'e yer vermişti.
Derginin analizinde, kutup başları ABD ve Çin arasında bölünmekte olan bir dünyada Ukrayna'daki savaş, Avrupa'daki dağınıklık, Ortadoğu'da Katil Netanyahu'nun Gazze, Lübnan, Suriye saldırıları ve Asya'daki büyük güçlerin karşı karşıya gelmesi gibi her cephede artan gerginlikleri ele almıştı.
2025 yılının tamamlanmasına iki hafta kalırken, gerçekten, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, dünyanın en etkili liderleri Trump-Putin-Şi Cinping ile yakın ilişkileri dünya siyasetinde ses getirdi. Son bir haftada, Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın ABD Başkanı Trump ve Rusya Lideri Putin'le kurduğu jeopolitik hatlar net olarak gündeme damga vuruyor.
PUTİN'İN ZİYARETİ
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Cuma günü Türkmenistan başkenti Aşkabat'ta dünya siyasetini birebir etkileyecek baş başa görüşmeler yaptı. Erdoğan, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif'le Pakistan-Hindistan gerginliğini değerlendirdiler. Türkmenistan Milli Lideri ve Halk Maslahatı Başkanı Gurbangulu Berdimuhamedov ve Devlet Başkanı Serdar Berdimuhamedov'la enerji, ulaştırma, ticaret ve diğer alanlardaki iş birliğini gözden geçirdiler. Erdoğan, Türk Devletler Birliği'ni ilmek ilmek ördü. Kardeşimiz Türkmenistan'da yeni dönem yol haritaları konuşuldu. Putin'in Erdoğan'ın kaldığı otele bizzat gelerek yaptığı jestle, Erdoğan'la arasındaki yakın ilişki düzeyini bir kez daha gösterdi. İki liderin ele aldıkları küresel konular çok önemliydi. Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Putin'i Ankara'ya davet etti. Erdoğan, Putin ile çok iyi ilişkilerini anlatırken, "Bizim Rusya ile ilişkilerimiz günübirlik çıkar hesaplarıyla yürüyen ilişkiler değildir; köklü bir tarih, güçlü bir diplomatik zemin ve karşılıklı güven üzerine kuruludur" dedi. "Biz bu savaşın çoktan bitmesi gerektiğini düşünüyoruz; bunu da bütün muhataplarımıza açık bir şekilde söylüyoruz. Barış uzakta değil onu görüyoruz" diyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, dikkati çeken arka plan bilgisi verdi: "ABD Başkanı Donald Trump devrede. Trump'ın devrede olmasının yanında bizler de Amerika'yı teşvik ediyoruz. Putin ile yaptığımız bu görüşme sonrası, ABD Başkanı Trump'la da inşallah barış planını da değerlendirme fırsatı buluruz. Barış uzakta değil, onu görüyoruz. Tek yapmamız gereken istikametimizi barışın bulunduğu yöne çevirmektir. KARADENİZ'İN bir hesaplaşma alanı olarak görülmemesi gerekir. Böyle bir durum Rusya ve Ukrayna'ya sadece zarar verir, hiçbir fayda sağlamaz. Karadeniz'de seyrüsefer güvenliğine herkesin ihtiyacı var. Bu mutlaka sağlanmalıdır." Erdoğan, Putin'le yaptığı görüşme sonrası ABD Başkanı Trump'la görüşeceğini açıklaması, "BARIŞ UZAKTA DEĞİL ONU GÖRÜYORUZ" sözleri yeni gelişmelerin olacağını gösteriyor.
SURİYE'DE SON DURUM
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "10 MART MUTABAKATIN HAYATA GEÇİRİLMESİ OYUNLARI BOZAR" dedikten sonra, olası gelişmelere ışık tuttu: "Suriye'de 10 Mart mutabakatının hayata geçirilmesi, bölgenin geleceğini yakından ilgilendiren bir süreçtir. Mutabakatın öngördüğü hedeflere ulaşılması, Suriye için en hayırlı netice olacaktır. Mutabakatın uygulanmasıyla Suriye'nin toprak bütünlüğü, birliği, beraberliği, istikrarı ve müreffeh geleceğe yürüyüşü tahkim edilecek. Ayrılıkların, çatışmaların Suriye'ye bir şey kazandırmadığı yakın geçmişte görülmüştür. Suriye yönetiminin, Suriye'yi oluşturan bütün unsurların bir araya gelmesi vizyonuyla hareket etmesi önemlidir." Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Aşkabat zirvesinde de Gazze için kararlı duruşunu gösteren bir konuşma yapmıştı. Türkiye'ye dönüş yolunda Gazze açıklamalarını sürdürdü: "GAZZE İÇİN ELİMİZİ TAŞIN
ALTINA KOYARIZ" "İsrail'in ateşkes ihlalleri devam ediyor. 11 Ekim'den bu yana 370'i aşkın kardeşimiz şehit oldu. İsrail ne yazık ki taahhütlerini yerine getirmiyor. İnsani yardım girişlerinde sıkıntılar sürüyor. İsrail'in verdiği sözleri yerine getirmesi, ateşkese tam anlamıyla uyması ve Gazze'de hayatın normale dönmesine müsaade etmesi şarttır. Kış şartları iyiden iyiye kendini hissettirmeye başladı. Gazze'deki barınma sorunlarını, temel ihtiyaçların karşılanamaması problemini acilen çözmek gerekiyor. Bunun için ise İsrail'in oluşturduğu güvenlik sorununun ortadan kalkması lazım. Türkiye hiçbir zaman elini taşın altına koymaktan kaçınmaz." Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Şubat 2025'te Avrupa'nın girdiği sıkıntılı duruma işaret etmiş, "AB'yi Türkiye Kurtarabilir" demişti.
AB-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ
Türkmenistan dönüşünde, AB-Türkiye ilişkilerine ilişkin açıklama yaptı: "Avrupa Birliği üyelik sürecinde biliyorsunuz 50 yılı devirdik. Bizi bu tür tekerlemelerle maalesef oyaladılar. Türkiye ne yazık ki bugün 86 milyon nüfusuyla, sanayisiyle, kapasitesiyle bu kadar güçlü bir ülke olarak Birliğe güç katacakken maalesef AB'ye hala alınmadı. Oyalama devam ediyor. NATO'nun en büyük ikinci kara gücüyüz. Savunma sanayiinde son yıllardaki atılımlarımız herkesin malumu. Bu süreçte gizli-açık kısıtlamalarla, hatta ambargolarla karşılaştık, fakat savunma yeteneklerimizi geliştirmeye devam ettik. Biz dostluk ve müttefiklik bağlarımızın bulunduğu Avrupa ülkeleri ile kazan kazan temelinde her alanda iş birliğimizi güçlendirmeye hazırız. Avrupa'nın stratejik bir vizyonla ilişkilerimize bakması, onlar açısından da kazanç olacaktır. Avrupa'dan gelecek adımlar ise bundan sonraki süreci inşa edecektir."
SONUÇ
CUMHURBAŞKANIMIZ Recep Tayyip Erdoğan'ın, dünyanın en etkili liderleri Trump-Putin-Şi Cinping ile yakın ilişkileri 2026 yılında da dünya siyasetinde ses getirecek gelişmeleri işaret ediyor. AMERİKA'NIN Rusya'yı yanına alma konusunda özel bir çabası var. Bu nedenle ABD hem Ukrayna'yı hem de AB'yi kenara atmış görünüyor. Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın Ukrayna- Rusya savaşını bitirmek için yapmakta olduğu arka kapı temasları önemli sonuçlara yol açıyor. Erdoğan'ın, Trump ve Putin'le yakın ilişkileri Türk Ordusunun Gazze'de Endonezya-Pakistan orduları ile birlikte göreve gelmesi hususunda arka kapı çalışmalarına hız kazandırmış görünüyor.
