• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Dünya enerji piyasalarında yeni dönem: Elektrik Çağı

GONCA ELİBOL

Dünya enerji piyasalarında yeni dönem: Elektrik Çağı

gonca.elibol@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 14 Aralık 2025

Dünya enerji piyasalarında dengeler hızla değişiyor. Bugün hangi kaynağın kullanıldığı kadar, enerjinin nasıl üretildiği, nasıl depolandığı ve nasıl yönetildiği konuşuluyor.
Dünya genelinde "elektrik çağı" konuşuluyor. İklim krizi, yapay zekâ uygulamaları, veri merkezleri ve dijital ekonomi elektrik talebini hızla artırırken; ulaşım, ısıtma ve sanayi süreçleri de elektrifikasyona yöneliyor.
Uluslararası Enerji Ajansı'na (IEA) göre, küresel enerji talebindeki artışın önümüzdeki yıllarda en büyük payı elektrikten gelecek. Ajans, 2026 itibarıyla elektriğin küresel enerji sisteminin ana taşıyıcısı hâline geleceğine dikkat çekiyor. Bu nedenle 2026, elektriğin çağının somutlaştığı yıl olarak öne çıkıyor.

ZİRVEDEN NOTLAR
Bu dönüşümün Türkiye'ye yansımasını analiz etmek ve öngörüler ve vizyon sunmak amacıyla Enerji Fuarcılık tarafından bu yıl 15'incisi düzenlenen Türkiye Enerji Zirvesi, "Enerji sektörü nereye?" sloganıyla 8-9 Aralık'ta İstanbul'da gerçekleştirildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar'ın konuşması da bu küresel dönüşümün Türkiye ayağına dair net mesajlar içeriyordu. Bakan: "enerji arz güvenliğinde yerli üretimin önemine dair geniş çerçeveye vurgu yaptı. Örneğin Gabar'da günlük üretimin 80 bin varilin üzerine çıkması 2 milyar dolarlık petrol ithalatının önüne geçildiğini belirtti. Ayrıca enerji piyasalarının çeşitlendirilmesi gerekliliğine de dikkat çekti. Bu noktada yenilenebilir enerji yatırımları, çevresel bir tercihin ötesinde, enerji güvenliğinin ve sistem dayanıklılığının temel unsuru olarak da konumlanıyor.
Nitekim Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın 2035 Yenilenebilir Enerji Yol Haritası ve stratejik planları, bu alanda son derece iddialı hedefler içeriyor. Güneş ve rüzgâr kurulu gücünün hızla artırılması, iletim altyapısının güçlendirilmesi ve yenilenebilir kaynakların daha etkin entegrasyonu bu yol haritasının temel başlıkları arasında yer alıyor. Bakanlık, bu hedefler doğrultusunda yatırım ortamını güçlendiren ve uygulamaya dönük somut adımlar yürütüyor.

KÜRESEL EĞİLİMLER
Diğer taraftan dünya enerji piyasalarında Uluslararası Enerji Ajansına (IEA) göre yenilenebilir kaynakların hızla artması, enerji sistemlerinde esneklik ve depolama ihtiyacını zorunlu kılıyor. Bu nedenle enerji dönüşümünün merkezinde üretim kadar depolama teknolojileri ve akıllı şebekeler çok önem taşıyor.
Bakan Bayraktar'ın depolama konusunda regülatif çözümler sunulacağını belirtmesi küresel eğilimlerle örtüşen bir politika yönüne işaret ediyor. Ancak bu noktada en hassas noktası sanayide ve işletmelerdeki üretim maliyetleridir. Türkiye'de sanayiciler ve üreticiler elektrik maliyetleriyle karşı karşıya. Elektrik üretiminde yenilenebilir kaynakların payı artsa da sistem hâlâ önemli ölçüde ithal girdilere ve döviz bazlı maliyetlere bağlı. IEA, sanayide rekabet gücünün korunabilmesi için ülkelerin öngörülebilir, destekleyici ve uzun vadeli elektrik politikaları uygulaması gerektiğine dikkat çekiyor. Türkiye açısından da bu bir kapasite artışı değil; daha kapsayıcı, regülasyonu güçlü ve üreticiyi destekleyen bir elektrik piyasası yapısı kritik önem taşıyor. Sanayi lehine fiyatlama mekanizmaları, uzun vadeli alım anlaşmaları ve yenilenebilir elektriğe erişimi kolaylaştıran düzenlemeler bu sürecin anahtarı olacak.

DOĞAL GAZIN ROLÜ
Diğer taraftan doğal gazın rolü eğişiyor. 2026'da ABD, Katar ve Afrika merkezli yeni LNG projeleriyle küresel arzın genişlemesi bekleniyor. Bu gelişme fiyatlar üzerinde aşağı yönlü baskı yaratabilir.
Türkiye, LNG'de küresel bir ticaret merkezi değil; ancak mevcut terminaller ve FSRU yatırımları sayesinde arz güvenliği ve tedarik çeşitliliği açısından önemli bir esneklik sağlıyor. Karadeniz gazı, Gabar petrolü, yenilenebilir enerji yatırımları, depolama çözümleri ve uzun vadeli stratejik planlar birlikte değerlendirildiğinde ülkemiz kritik bir eşiğin önünde. Belirlenen enerji politikaları, girişimci ve yatırımcıların kararlığı sayesinde önüömüzdeki beş yıl içinde çok büyük ölçüde dışa bağımlılıktan büyük ölçüde kurtulabiliriz. Tıpkı savunma sanayiimizdeki devrimler gibi, enerjide tam bağımsız bir Türkiye olmak pekala mümkün...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.