• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Bu kitaplarla İzmir adım adım gezilir HÜROL DAĞDELEN

Bu kitaplarla İzmir adım adım gezilir

hurol.dagdelen@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 15.07.2011, 00:00
Yabancı bir kente geldiğinizde, ilk edinmeniz gereken şey, doğru ve güvenilir bir rehber...
Sizi cadde cadde, sokak sokak gezdiren, bulunduğunuz konumu, kentin tarihini, sinemalarını, kafelerini, otellerini, ilçeleri tanıtan bir kitapçık olmalı ilk hedefiniz...
İzmir'de böyle bir olanak var. Hem Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün yayınları hem de bir İzmir tarihçisi olan Yaşar Ürük'ün hazırladığı "Adım Adım İzmir ve Çevresi" kitabı size yol gösteriyor.
Bu kitapta kent kültürü ve sanat adına öğrenmek istediğiniz her şeyi bulmanız mümkün...
Antik alanlar, müzeler, anıtlar, kazı alanları ve daha niceleri hakkında en kesin bilgiler var burada...
Yaşar Ürük hem emeğini, hem bilgisini hem de öngörüsünü katmış kitaba...
İzmir metrapolünün tam bir özeti...
***
Önceki gün bana ulaştırılan bir başvuru kitabı ise, İzmir'in bir başka özelliğini meraklısıyla buluşturmuş...
Eğlence dünyasıyla...
"İzmir Gourmet Guide" adında bir ölçüde yeme-içme ve eğlence rehberi olan kitapçık, genelde yemek, eğlence ve oteller üzerine kurulu... Metropolde bulunan ilçeleri adım adım gezdiren, örneğin Konak'ın, Bornova'nın, Karşıyaka'nın eğlence mekanları hakkında bilgi veren kitapçık, aylar süren nitelikli bir çalışmanın ürünü...
Mandal Ajans'ın hazırladığı kitapçığın bir başka özel tarafı da, yemek ve eğlence mekanlarının kategorilerine göre ayrılması...
Yani balık ve deniz ürünleri bir köşede, diğerleri bir başka köşede...
Bu, büyük bir kolaylık...
Ayrıca İzmir'in geleneksel tatları hakkında da bilgi verilmiş kitapta...
***
Yeni geldiğiniz, daha önce hiç görmediğiniz bir kentte "şaşkın ördek" misali dolaşmamak, kenti bilinçli gözlemek istiyorsanız, uygun fiyatlarla hazırlanan bu kitaplardan mutlaka edinin.
Bunu için sadece yabancı olmanız da gerekmez, kentin yerlisi olsanız bile, içinde yaşadığımız İzmir gibi sürekli büyüyen bir şehri daha iyi tanımak için bu tür rehberlerden edinmeniz artık şart...
Hele bu şehrin trafiği sorun, yolları kalabalıksa... Bu açıdan bakınca kitap siz için bir nokta atışı...
Öncelikle ne istediğinizi, nerede istediğinizi bilecekseniz.

Orman içinde ağaç evler ve havuz keyfi
Bunaltıcı sıcaklar yaşıyoruz. Ne yediğimiz yemeğin tadını alıyoruz ne de sokakta dolaşmanın...
Uykusuz geceler de cabası...
İnsanın yüreğine inen, bunaltan bir aşırı nem durumu söz konusu...
Böyle olunca yapacak iki şey katıyor; ya evde kalıp klimalara yüklenmek ya da sağlıklı mekanlarda doğayla başbaşa yemek yiyip, temiz havuzlarda yüzmek...
İzmir'de böyle nitelikli bir alan var; doğa içinde, ağaç evlerle çevrili Güzelbahçe'deki Oba tesisleri mesela...
Burayı ilk gördüğümde, inanamamıştım kent içinde bir ormanlık alana... O şirin ağaç evlere...
Bir kent ormanı burası... İnsanlar huzurlu ve mutlu.
***
Şu sıcak yaz gününde, her gün dolup taşıyor Oba... Kentleri havasız bırakan beton binaların arasından sıyrılıp doğayla başbaşa kalıyor insanlar burada, üstelik uygun fiyatlarla...
Kuş sesleri, cırcır böcekleri arasında bir doğa ziyafeti yaşanan...
Bir de havuzu var ki, keyifli ve tertemiz... Sadece havuz için bile gelinir Oba'ya...
Kadınlara, çocuklara, öğrencilere giriş beş lira... Böyle bir fırsat kaçar mı?
Bence yaşayın bu deneyimi, doğayla iç içe bir mekanda, serinlemenin keyfini çıkarın.
Bir de özlediğiniz doğayı.

Gerçeği görebilmek...
New York'ta, Brooklyn Köprüsü üzerinde dilenen kör bir dilenci bir gün, bir şairin dikkatini çeker. Dilencinin boynunda asılı bir tabela vardır. Şair, dilenciye günlük kazancının ne kadar olduğunu sorar.
Dilencide sekiz - on dolar kadar olduğunu söyler. Bunun üzerine şair, dilencinin boynuna asılı tabelayı ters çevirerek birşeyler yazar; 'Şimdi buraya senin kazancini arttıracak birşeyler karaladım. Bir hafta sonra yanına geldiğimde bana sonucu söylersin' der ve oradan ayrılır.
***
Şair, bir hafta sonra dilencinin yanına uğrayıp kendini tanıtınca dilenci; 'Bayım size ne kadar teşekkür etsem azdır. Bir haftada kazancım ikiye katlandı. Çok merak ediyorum tabelaya neler yazdınız?'
***
Bunu üzerine şair gülümser ve, 'Tabelada - Doğuştan körüm, yardım edin - yazıyordu. Bense - Bahar gelecek, ama ben yine göremeyeceğim - diye yazdım' der.
Önemli olan, anlatılmak istenen şeyi en iyi şekilde anlatmak olduğuna göre; her şeyin daha iyi anlatılabileceği bir yol vardır. Yeter ki onu bulmaya, uygulamaya ve ufkumuzu bu doğrultuda genişletmeye uğraşalım.

GÜNÜN SÖZÜ

Sevdiğimiz insanın her yalanında bir doğru, sevmediğimiz insanın her doğrusunda bir yalan ararız.
Dostoyevski

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA