• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Ekonomi zor dönemeçte CAHİT SÖNMEZ

Ekonomi zor dönemeçte

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 04.02.2011, 00:00
Türkiye ekonomisinde çok alışık olmadığımız bir tabloyla karşı karşıyayız. Merkez Bankası faizleri aşağı çekiyor, bu süreçte sıcak para girişinin durmasına bağlı olarak kurlar TL aleyhine yükseliyor. Aslında hep tersi olurdu, yüksek faizler ve düşük kurlar... Aynı zamanda, ilginç gelişmeler reel kesimde de yaşanıyor. Örneğin, petrol fiyatlarına ve kur hareketlerine bağlı olarak enflasyon yukarı yönlü baskı altına girdi.
Eğer, Ortadoğu'daki gerginlikler artar ve daha geniş coğrafyaya yayılırsa, hem petrol hem de emtia fiyatlarının yükselişe geçme olasılığı artacak. Süveyş Kanalı'nın kullanımı ve taşımacılık maliyetlerinin yükselmesi gibi faktörler de enflasyonu tehdit ediyor...
Böyle bir ekonomik konjonktürde, başta Merkez Bankası olmak üzere ekonomi yönetimi zorlanacağa benziyor. Çünkü, Merkez Bankası'nın son aksiyonlarının dayanağı tamamen "Senaryo 1" idi. Yani, bugünlerde uyguladığı para politikasını, gelişmiş ülkelerin parasal genişleme politikalarını sürdüreceği ve bunun sonucunda küresel likiditenin yükseleceği, sıcak parayı Türkiye gibi ülkelere yönlendireceği üzerine kurgulamıştı.
Karşımıza çıkan resmi okumaya çalışalım...
* Kurların yükselmesi, dış ticaret açığını aşağı çekecek. İhraç ettiğimiz malların dolar cinsinden fiyatı düşeceği için ihracatçıların rekabet gücü artacak. Buna karşın, ithal malların fiyatları yukarı çıkacağından, ithalatta daralma olacak. Ancak, madalyonun diğer yüzünde enflasyon gerçeği duruyor. İthal girdilerin pahalılaşması, üreticilerin üretim maliyetlerini olumsuz etkileyecek, tüketiciler de ithal nihai malları daha pahalı alacak.
* Merkez Bankası'nın sıcak para girişini engellemek ve kredi hacmini daraltmak için aldığı önlemlerin sonucunda dış talep biraz canlanıyor, ancak iç talep ise daralıyor. Belirgin bir şekilde ayrışan iç ve dış talep seviyeleri benzer trendin sürmesine bağlı olarak birbirlerine karşı yakınsayacaklar.
* Yüksek işsizlik oranının olduğu bir dönemde, kredi imkanlarının düşürülmesi, harcanabilir gelire yönelik önlem alınmaması bir taraftan iç talebi düşürürken, işsizlik oranının canlı kalmasına hatta yükselmesine neden olacak.
* Şirketlerin kaynak maliyetleri yükselecek. Sıcak para girişi azalacağı için, şirketlerin hisse senedi kanalıyla özkaynak yaratma imkanları da daralacak. Diğer taraftan, bankalar açısından yükümlülük maliyetleri yukarı çıktığından, diğer bir deyişle kaynak aktarım maliyetleri artacağından, kredi faiz oranlarına bu maliyeti yansıtmak zorunda kalacaklar. Dolayısıyla, şirketler hem yabancı hem de özkaynak yaratırken maruz kalacakları maliyet artışını mal ve hizmet fiyatlarına yansıtmak zorunda kalacak.
* Bir ekleme yapalım... Yabancı sermayenin ürkütülmesi ile mali piyasalar düşük iç tasarrufa kalacak, bu da halka açılma seferberliğini sekteye uğratacak.

AŞAMALI GEÇİŞ!

Yanlış anlaşılmamak için tekrar etmek istiyorum. Sıcak paranın hayrından çok zararını gördük bugüne kadar. Sıcak paradan medet ummanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Yıllardır uygulanan yüksek faiz ile yabancı sermaye çekerek kurları düşük tuttuk ve o kaynakla büyümeye çalıştık. Sonra? Ağır bedeller ödedik. Merkez Bankası'nın önlemleri doğru. Ama, vitesi bir anda dörtten ikiye indirmemesi gerekiyordu. Yani aşamalı geçiş olmalıydı. Bunun altını çizmeye çalışıyorum...
Dikkat ederseniz, yukarıda saydığım faktörlerin bazıları olumlu bazıları ise olumsuz gelişmelerin sinyallerini veriyor. Buradan şu tespiti yapabiliyoruz, iktisadi önlemler büyük resme göre alınmıyor. Tabii, durum böyle olunca, ustalar gibi bir yeri yaparken diğer tarafı bozuyorlar. Dolayısıyla, iktisadi politikaların neler olduğu üç aşağı beş yukarı belli. Ancak, hayati nokta bu önlemlerin uygulanma sırası, dozajı, ahenginin sağlanması, zamanlaması ve ne kadar süreceğinin belirlenmesidir.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA