• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ELİF AKTUĞ

Hıncalımın cenneti İstanbul!

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 16.10.2014, 00:00
Önceki gün köşesinde 'Bir Dünya Cennetinde Yaşamak' başlığını görünce İstanbul'dan bahsedeceği aklımın ucuna bile gelmedi. "Acaba nereye gitti" dedim kendi kendime... Mutlaka Vancouver'a gitti diye düşündüm, benim için dünyanın en güzel kentidir çünkü. Baktım hikaye İstanbul'da geçiyor, hani şu bildiğimiz İstanbul'da.
Hıncalım Uluçum, İstanbul aşığı bir gazeteci (aslında kendisi her türlü güzelliğe aşıktır), çok ortak zevkimiz olmasına rağmen bu konuda kesinlikle ayrılıyoruz. Hafta sonu Tuzla'daymış Hıncalım dostlarıyla birlikte (işte bu dost ortamındaki sohbetler tarifsizdir, İstanbul'dan kat be kat güzeldir); sonrasında ta Bağdat Caddesi'ne kadar sahil yolundan gitmiş. Anlata anlata bitiremiyor, Hıncalımın anlattığı İstanbul'u yakından tanımasam sevebilirim bile. Büyük korkum sevgili abimin yazısını okuyarak İstanbul'a taşınmak isteyenler olma ihtimali! Aman durun iyi düşünün, çünkü İstanbul sadece sahil yolu ve kafelerden oluşmuyor... Uluç'a neden itiraz ediyorum, sıralasam daha iyi olacak.
1- Şoförle yaşamak bir lükstür, araba kullansa acaba İstanbul'u sever miydi? Kullanmamasına rağmen ne kadar şikayetçi olduğunu defalarca yazmıştır. Kurallara uymayanları uyarır, köşesine taşır. Cennet demek çok iddialı olur, trafikte azap çekenlerin yaşadığı şehre.
2- Evlerinin, binalarının önünden 7/24 araba ve trafik sesinin eksik olmadığı bir yere cennet diyebilir miyiz? Yazıda bahsi geçen sahil şeridinde yaşayan kuzenim gürültüden, kafelerden gelen kokudan, hafta sonları yürüyüş yollarının kalabalığından nasıl şikayet ediyor anlatamam. Balkonda oturmaları imkansızmış mesela.
3- Arabası olmasaydı mesela, ne diyecekti? Otobüs, dolmuş, ayakta saatlerce yol almak, metrobüs, işten yorgun çıkmak ama eve bitap düşmüş vaziyette gelmek... Nasıl...
4- Birkaç kişi rahat yaşıyor diye kaos/travma/trajedi/tuhaflık dolu bu şehre cennet demeli miyiz? Sanırım aynı veya benzer güzelliklerin şehrin tamamına yayılması gerekir, İstanbul'a güzel bir şehir demek için.
**
İstanbul'u sevmiyorum, bana kızmayın. İstanbullu eş/dost pek bir sinirleniyor söylediğim zaman. İstanbul'da yaşamayan ise, Hıncalım gibi İstanbul'a methiyeler düzenlerden etkilendikleri ve magazin programlarıyla dizilerden tanıdıkları için şaşırıyorlar, "sevmiyorum" dediğimde. Şartlar gerektirdiği için geldim, İzmir marşıyla da ait olduğum yere döneceğim inşallah. O güne kadar İstanbul'u nasıl severim anlatayım...
1- Ayazağa'da, Kavaklı'da, Esenyurt'ta, Kayakent'te, Ümraniye'de, Pendik'te ve dahi şehrin göbeğinde yaşayanlar ve toplu taşımayı kullananlar da mutluyum dediğinde. Sabiha Gökçen Havalimanı'nda uçaktan inip Taksim'e 3,5 saatten kısa sürede ulaştığımda. Yüzü gülen insanlarla karşılaştığımda, hal hatır sormayı bilenler çoğunlukta olduğunda, trafikte küfür duymadığımda...
2- Lafı fazla uzatmayayım, İstanbul'u sevmemin tek yolu, onu terk etmek. Ancak festival, konser, gala için gelmek, arkadaşlarla buluşup sohbet etmek, yeni restoranları keşfetmek; sonra da yuvama dönmek.
**
Hıncal Uluç, yazısının sonunda 'nasıl muhteşem bir ülkede yaşıyoruz diyeceğim içimden, diyemiyorum" demiş, konuyu insanların nankörlüğüne bağlamış. Çok da iyi etmiş... Aslına bakarsanız, güzelliklerden zevk almak, güzel bakmak, güzel görmek bir meziyet. Sayın Uluç da bu meziyet fazlasıyla var, ancak son dönemde fazla iyimser gibi geliyor bana...
İstanbul'un bahsettiği kadar güzel, ülkemizin muhteşem olması için sizce ne gerekiyor; aman sakın daha çok para demeyin!

Gördüm duydum söyledim

* Nur Yerlitaş fenomen oldu; çok severim kendisini. Özel sohbetlerimiz çoktur, ah keşke izin verse de o özel sohbetleri anlatabilsem... Bence kitap yazmalı, tam sırası...
* Kötü insanlar ölsün, evet evet ölsün...
* 'O Ses Türkiye'yi seviyorum, özellikle Mazhar ve Özkan'dan sonra. Yapımcılar her zaman böyle bir kaç kişiyi yan yana getirip başarılı olmak ister. Çoğu program partnerler yüzünden tutmaz, kimyaları uyuşmaz çünkü. Acun Ilıcalı'nın en çok takdir ettiğim yanıdır bu, doğru isimleri jüri olarak seçti 'O Ses Türkiye'de, en başından beri...
* Gökhan, geçtiğimiz gece bir yarışmacıya, "Sen e harfini yanlış kullanıyorsun" dedi, çok da haklıydı. Peki Gökhan, Hadise'nin e'lerine ne diyeceksin?
* Hadise demişken, Saba Tümer ve Zerrin Özer'den sonra duyduğum en korkunç kahkahayı atıyor... Külkedisi'nin üvey annesi gibi, hani elmayı uzatır cadı kılığında ve zavallı Külkedisi yere düşerken de kahkaha atar ya; aynı ses.... Bırrrrr... Ödüm kopuyor.
* Hadise fanatikleri hemen celallenmesin, konuşurken veya kahkaha atarken feci ama şarkı söylerken değil... On numero...

Aşk, aksiyon, sosyal içerik

* 'Yargıç-The Judge' haftanın en iddialı filmi, yarın vizyona giriyor. İki önemli Robert karşı karşıya. Robert Duvall ve Robert Downey Jr... Robert Duvall 83 yaşında ve kariyeri muhteşem filmlerle dolu. Dustin Hoffman ile gençliğinde aynı evi paylaşan Duvall Hollywood'un aykırı aktörlerinden. Filmde oğlunu canlandıran ve aynı zamanda filmin yayımcılarından biri olan Robert Downey Jr. da aykırılıkta Duvall'dan aşağıda kalmaz. 49 yaşında ve dibe vurup çıkmalarıyla ünlü. Küllerinden birkaç defa doğan Downey Jr, dünyanın en başarılı ve yakışıklı aktörlerinden biri olarak gösteriliyor.
* Haftanın duygusal filmi, 'Unutulmaz Aşk-The Best of Me'. İlk aşkını asla unutamazsın gibi herkesin hemfikir olacağı bir cümlesi var filmin. İlk aşk pek tabii unutulur, yaşanıp bitmeyen, yarım kalan aşk unutulmaz diye eklemeliyim hemen. Her neyse 20 yıl aradan sonra karşılaşan ve farklı hayatlar yaşayan eski sevgililerin hikayesini anlatıyor.
* Derviş Zaim imzalı 'Balık' merak ettiğim bir Türk filmi. Bülent İnal ve Sanem Çelik başrolde. Bülent İnal yeni dizisi 'Urfalıyam Ezelden' ile nefis bir projeye dahil olmuş. Dizi çok başarılı, hikayesi, görüntüler, oyunculuklar muhteşem... İnşallah uzun soluklu olur.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA