Geçtiğimiz haftanın haberiydi. Eski model, şimdinin jüri üyesi (evet böyle bir meslek var artık, bence okulları bile olmalı, Jüri Üyeliği Yüksek Okulu gibi) ve modelcan (böyle bir meslek de var, tarifi zor ama var) Ivana Sert, nişanlısından ayrılmış; sebep kıyafetleriymiş. Eski nişanlı, Ivanacan'dan kıyafetlerine çeki düzen vermesini istemiş ve bir ekran yüzüyle olmak istemediğine karar vermiş.
Bu haftanın haberi; televizyon, medya ve tekstil sektörünün vazgeçilmezi ve o olmasaydı ne yapacaklarını bilmediğim, ülke erkeklerin eriyip bittiği Burcu Esmersoy, "Kocam ne isterse giyerim" demiş... Bu açıklamasıyla, Türk erkeklerinin kendisini en az 50 yıl daha el üstünde tutacağı kesin. Bir sarı perukla bile aşk yaşayabilecek kapasiteye sahip yurdum erkeği için ne mükemmel bir açıklama. "Ben bilmem beyim bilir"...
**
Neresinden tutsan elinde kalıyor. Eşinin istediğini yapan kadın mı makbul, yapmayan mı? Ivanacan, "İstediğimi giyerim" tavrıyla, bir grup ezik kadının takdirini kazandı tabii.
Erkekler kadın kıyafetine, duruşuna, bakışına neden bu kadar karışır anlamak zor.
Ivana ya da Maria fark etmez, bir kadını beğenip, arzulayıp, akabinde değiştirmeye çalışmak bizim toprağa özgü bir davranış şekli olsa gerek. Erkekleri anlamaya çalışmamak lazım, akıllı kadın zaten "he" deyip bildiğini oluyor. Erkeği idare eden kadına bugün "makbul kadın" deniyor.
Erkeğin kadına "Benimlasın" demesi için, ne diyorsa yapılacak, ne istiyorsa emir kabul edilecek, anladık. Erkek insanları peki neden medeni memleketlerde aynı sorunu çıkarmıyorlar, onlar bir üst sürüm mü? Onların hard-disk'i mi farklı, modelleri mi? En özendiğim şeydir, gıptayla bakarım; gelişmiş bir ülkede özgürce, istediğini giymiş bir kadınla kol kola gülümseyerek yürüyen bir erkeğe.
Mesele dekolte meselesi de değil, bu noktada erkekler tarafından anlaşılmayı beklemiyorum. "Sana güveniyorum ama etraf kötü" zamazingosunu da yutmuyorum. Genç kadınlar da yutmasın istiyorum; giyimde-kuşamda özgür olmak, düşüncede de özgür olmaktır. Özgür kadın mutlu kadındır. Mutlu kadın, karşısındakini mutlu eden kadındır. "Ben bilmem BEYNİM bilir" durumudur yani, 'beyim' değil. Kadın bilir, giyinmeyi de soyunmayı da; edebi de ahlakı da. Nasıl giyineceğini söyleyecekleri kadına yarın bir gün nasıl konuşması ve düşünmesi gerektiğini de söyler bu adamlar. Sonra 'sonradan oluşan bu kadın modelini' beğenmezler. Zaten gözleri de, dekolte veren 'diğerleri'ndedir. Yok yok, elimde değil; şiddetim geldi. Bir liste yapıp, şöyle iyice pataklamak istediğim erkekleri sıralamalıyım...
Pataklamak istediğim erkekler
* Ivanacan'ın eski nişanlısı ve hatta eski kocası ve sanırım gelecekteki boy-friend'i.
* Sarı saç karşısında, gece gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi kalakalan erkeklerin tümü.
* "Abla" diye hitap edenler, "teyze" demeye yeltenenler.
* Sosyal medyadan abuk sabuk mesajlar yollayıp, cevap alamayınca "Sen amma havaya girdin" diyen; tanımadığım ama tanıyınca kafa göz girişmek istediğim erkekler.
* İlgi çeksin diye Ertuğrul Özkök.
* Kadın düşmanı olduğunu düşündüğüm için Serdar Turgut.
* Laf olsun diye Sinan Akçıl.
* Sırf zevk için adını vermek istemediğim altı kişi daha.