• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
EGİAD ve genç kalanlar ERKİN USMAN

EGİAD ve genç kalanlar

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 02.03.2010, 00:00
Ayrıntıları yazmayı da severim.
Net bilgiler de zaten orada.
Geçenlerde Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) bir toplantı zincirinin ilk adımını attı.
EGİAD'ın her biri pırıl pırıl dinamik işadamları kente sahip çıkma duyarlılığı içinde İzmirli yerel yöneticilerle bir araya gelerek ne olup bittiğini tartışacak.
Anket yaptılar, ilk toplantı için topluluk:
"Dr. Hakan Tartan olsun..." dedi.
Hemen belirteyim, bir yandan bakanlık kimliği ile devlet adamı tecrübesi taşıyor.
Gazeteci ve yazar kimliği ile halkın içinde bir görüntü veriyor.
İzmir'e yenilik projelerinde o var.
Bu elbette sevindirici toplantıda EGİAD Danışma Kurulu üyesi olarak bir başka sembol isim vardı: Oğuz Tatiş...
İzmir'in en köklü ailelerinden gelme,sanayi ve eğitim alanlarında unutulmaz hizmetlere imza atan Bahattin Tatiş'in aynı sevgi, atılım ve heyecanını taşıyan oğlu.
Şimdi bazıları "Daha önceleri de Tartan ile Tatiş bir araya gelmişti" diyeceklerler.
Doğru...
Ama, Almanların "Herşey ayrıntıda gizlidir" sözünü de unutmayalım.
***
O toplantıda, İzmir adına güzel şeyler konuşuldu, umutlar tazelendi, yeni hedefler tartışıldı,
Şimdi sizlere iki küçük ipucu...
İzmir adına kullanılan ve hepimizin iki tanımlamanın sahibi de onlar çıktı.
İzmir için yıllar önce "Akdeniz'in Yıldızı" tanımını ilk kullanan ve İzmir için marka olmasını isteyen Oğuz Tatiş'ten başka değil.
"İzmir Kültür, Tarih, Turizm, Eğitim ve Sağlığın Başkenti" söylemini ilk ortaya atan da Hakan Tartan...
Yani, bir güç ve büyüklük ifadesi: İzmir bir Başkent...
***
Bu tanımlamalar EGİAD'ın başarılı başkanı Cemal Elmasoğlu'nun toplantısında bir kez daha gündeme gelince herkes heyecan duydu.
İzmir'in gücü, sevgisi ve heyecanı hepimizi mutlu etmiyor mu?
Bence, EGİAD toplantısının Türkiye adına umut veren sözcükleri bunlar oldu:
Akdeniz'in Yıldızı ve Başkent İzmir...
Bravo gençler ve genç kalanlar!..

kentten
Karşıyaka "Anıt Anne"yi kaybetti

Karşıyaka yalısının betonlaşmadığı yıllardı.
Sahil boyu bahçeli evler, deniz banyoları, şarpiler, dragonlar ve kayıklar...
Karşıyaka yalısının en canlı noktalarından biri, şimdiki KSK yelken kulübünün tam karşısındaki 50 metrelik yüzme havuzu ve hemen yanındaki halk banyolarıydı.
Yaz günleri bütün Karşıyaka'nın akın ettiği sahil kesimiydi buraları.
* * *
Şimdiki Yelken Kulübü'nün bitişiğinde yükselen apartman o yıllarda, bahçesine güllerin, sardunyaların, mimoza ve manolyaların renk verdiği bir sakız tipi evdi.
Mehmet amcamız ile Münire teyzemizin yaşadığı evdi burası. Evin üç çocuğu vardı. Yılmaz, Yalçın ve Müjgan...
Yılmaz ile Yalçın Türk Koleji'nde okuyordu. Evin en küçük kızı Müjgan'ın o sıcak yaz günlerinde önemli bir görevi vardı.
Yüzmekten yorulan bizler bazı gün öğlenleri Müjgan'a sorardık:
"Evde ne yemek pişti..."
Müjgan listeyi ezbere okur, mönü hoşumuza giderse- ki hep hoşumuza giderdi- dayatırdık:
"Münire Teyzemizin ellerinden öperiz.."
Bu mesaj karşı kaldırımdaki eve ulaşır, beş-on dakka sonra önde Müjgan, arkada aşçı kadınlar tabak tabak yemekleri deniz kenarında bekleşen çocuklara taşırdı.
Bizim çağımızda olup, Karşıyaka kulübünde yüzmüş, top koşturmuş, yelken açmış gençler içinde Münire Teyzenin öğle yemeklerini tatmamış olanı bulamazsınız.
Münire Teyze sadece çocuklarının arkadaşlarını değil, çevrede, ihtiyacı olanların hemen hemen hepsini sevindirme yarışına çıkardı.
Bu yarışta Mehmet Temizocak amca da geride kalmazdı.
Okuttukları öğrencilerin sayısını kendileri de bilmez gibiydi.
***
İşte Karşıyaka böyle bir anneyi kaybetti.
Münire Teyze, iki erkeksi erkek biri kız üç evladını, 7 torununu, beş torun çocuğunu ve binlerce Karşıyakalıyı bırakıp aramızdan ayrıldı.
Nur içinde yatsın, mekanı cennet olsun...

küpe
Beyefendi davul sesi ile uyanır; bekçinin gecesi nasıl geçti, nereden bilsin?
Sadi

fıkra
Niçin sandalye?

Hakim kocasını yaralamak suçundan karşısına getirilen kadına sordu:
"Kocanın kafasına niçin sandalye ile vurdun?"
Kadın soğukkanlıydı.Yavaş yavaş yanıtladı:
"Koltuk çok ağırdı, kaldıramadım efendim..."

duvardan
Çevreci kızlarla çıkmayın... Beklete beklete sizi ağaç ederler
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA