İzmir Üniversitesi Çocuk Gelişimi Programı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Neslihan Koçer, tatil dönemlerini, "Yoğun eğitim-öğretim faaliyetleri arasında öğrencileri yeniden öğrenmeye ve araştırmaya motive eden mola zamanları" olarak tanımlıyor.
Yetişkinler üzerinde birçok olumlu etkisi olan tatilin öğrenciler için de önemli bir tazelenme ve öğrenme isteğini artırma görevi olduğunu belirten Koçer, "Tatiller aynı zamanda, çocukların gelecekte iş ve özel yaşantılarında karşılaşacakları yoğun stres ve zorluklarla nasıl baş edeceklerini planlamayı öğrendikleri süreçtir" diyor.
* * *
Özellikle çalışan anne babalar için zamanın doğru ve etkin kullanılmasının önemine değinen Yrd. Doç. Dr. Koçer'den birkaç uyarı daha:
* Tatil zamanları mutlaka çocukları rahatlatacak, mutlu edecek, onlara keyif verecek, okul zamanlarında yapamadıkları etkinlikleri kapsayacak zamanlar olarak planlanmalıdır.
* İstenmese de karnede zayıf notlar olabilir. Tatil döneminde çocukları suçlamak yerine neden başarısız olduklarına yönelik araştırma yapılmalı, nedenler ortaya çıkarılmalı, olanak var ise destek alınmalıdır.
* Çocuklarla beraber oyun oynanmalıdır. Özellikle duyuların hepsine hitap eden, ailecek oynanacak, evde ya da açık havada neşe ve mutluluk verecek oyunlar seçilmelidir.
Kadının adı var
Toplumun yarısını oluşturan kadınlarımızın çektiği sıkıntılar ortada. İşin gerçeği, erkek egemen toplumun dayattığı bir haksız rekabet var.
Buna rağmen başarıya koşan, yeni arayışlar sergileyen, her konuda tavrını sevgiyle umuda taşıyan kadınlar...
Dünden bugüne... Cephede bağımsızlık için bomba taşıyan da o, cumhuriyet şekillenirken aydınlık mücadelesi veren de... Aşını, işini her alanda paylaşan da o, haksızlığın, yanlışların girdabında sürüklenen de...
Kadınlarımız... Şarkılara, şiirlere konu olan en büyük değerimiz... Analarımız, bacılarımız... Minnet ve şükran duygularımız...
İşte kadınlarınız için belki de son yıllarda gerçekleştirilen en büyük adımlardan biri İzmir'de atıldı: Kadın Müzesi.
Bu büyük projenin de arkasında, Hakan Tartan var.
Konak Belediye Başkanlığı sıfatının ötesinde kent kültürü, kentin değerleri, 'önce insan' felsefesi, vefa ve sevgi anlamında da öncülük yapan bir 'İzmir sevdalısı'.
Kadın Müzesi, İzmir adına önemli bir adım. Türk kadını için de anlamlı bir güç.
Ne mutlu ki, İzmir'den bir ses yayılıyor: Artık kadının adı var!
Üretimiyle, tarihiyle, sevgi ve özverisiyle...
küpe
Çocuğu gideceği yolda çalıştır, büyüdüğü zaman ondan ayrılamayacaktır.
Alman Atasözü
günün fıkrası
Nasıl ağlamasın
Hoca'nın eşeği ölmüş. Kapının eşiğine oturmuş, hüngür hüngür ağlamaya başlamış. Bir komşusu yanına yaklaşarak, "Aman Hocam geçenelerde karın öldü ağlamadın. Bir eşek için ağlamak sana yakışır mı?" dedi.
Hoca cevap verdi:
"Nasıl ağlamam! Karım ölünce eş dost hepiniz kapıya dayandınız, sana daha iyisini buluruz, demiştiniz. Ama biri çıkıp da, Hoca ağlama, sana daha iyi bir eşek alırız, demediniz."
geçmişten
Yıkılan taht
Cumhuriyetin ilk günlerinde Naşit, sahnede kral rolüne çıkmıştı.
Yine portakal sandıklarından kurulmuş tahta çıkıp oturmak üzere iken, incecik tahtalar çatır çatır çöktü ve kral hazretleri içersine gömüldü.
Halk kahkahalarla gülerken Naşit konuştu:
"Artık bütün tahtların yıkıldığını bu asırda göreceksiniz."
laflama
* Issız bir adaya düşsem fabrika ayarlarına geri dönmeyi isterim önce!
* Feministlerin parolası; önce Canan, sonra Can!
* Bana dünyanın döndüğünü söylediler... İnsanların beyinlerinin içinde neler döndüğünü söylemediler be anam-babam!
* Evliliklerde bir cicim ayları vardır, bir de karı-kocanın birbirini boğmak için ip bulmaya çalıştığı sicim ayları!
* Bundan 1000 yıl sonra yaşadığımız yılları öğrencilerine anlatacak tarih öğretmenlerine acıyorum... Biz bir şey anlamıyoruz ki, onlar ne anlatacak!
* Brütüs'lerin kazanabileceklerini sanmaları 'akılara sezar' bir durumdur!
İbrahim Ormancı'dan