Alkışlar Başbakan'a...

25 yıldır Türk siyasetini izlerim. Okuduklarımdan da biliyorum, Menderes ve Tayyip Erdoğan dışında gelip geçen bütün liderler her zaman çok dilli olmuşlardır. Bu liderler nabza göre şerbet vermeyi iyi politika yapmak sanmışlardır. Süleyman Demirel'i hatırlayalım: Konya'da "göğsünü gere gere Müslümanım demek"ten söz ederken batıda başka şeylerden dem vururdu. Ecevit'in 70'li yıllarda Doğu mitinglerinde "su kullananın toprak işleyenin" şeklindeki kışkırtıcı nutuklarını dün gibi hatırlıyoruz. Bugüne gelelim. En son bir Kılıçdaroğlu vakası ile karşı karşıyayız. Tunceli'de "genel af" tan söz ederken Kayseri'de "ben öyle demek istemedim" deyiverdi. Bir de ilginç gelişme yaşandı. Türkiye'nin doğusuna gidemeyenler Başbakan Erdoğan'ın yapacağı Diyarbakır mitinginin derdine düştüler. Evet, Başbakan Erdoğan dün Diyarbakır'da konuştu: "vatan" dedi, "millet" dedi, "milli birlik ve beraberlik" dedi. Erdoğan'ı dinlerken gerçekten mutlu oldum. Hem Başbakan'ın sözlerini alkışlarıyla destekleyen Diyarbakırlıların tutumunu beğendim hem de vatanın her yerinde Türk milletinin temel vazgeçilmezlerini haykırabilen bir Başbakan'a sahip olduğumuz için mutlu oldum. Bu tabloyu görünce mütevazı bir kalem erbabı olarak Recep Tayyip Erdoğan'a destek vermekle hiç yanlış bir şey yapmadığımı anlıyorum.