• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
İzmir turizminin sıkıntıları ve öneriler ZEKERİYA MUTLU

İzmir turizminin sıkıntıları ve öneriler

zekeriya.mutlu@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 06.05.2010, 00:00
Yaz sezonu yaklaşıyor. İzmirli esnaf sanatkarlar, yaz aylarında bir türlü durağanlığını atlatamayan ekonominin canlanmasını, iş potansiyellerinin artmasını umutla bekliyorlar.
Turizm, İzmir için önemli bir sektördür. Yaz aylarında, kente gelen yerli ve yabancı ziyaretçiler İzmir 'in ticari hayatına önemli katkılar sağlayacaktır.
İzmir'e gelen turist sayısının artması, turizm sektöründe çalışan esnaf sanatkarın yanı sıra, kentte bulunan her ticari işletmenin de yararına olacaktır. İzmir'de yapılan her alışveriş, zincirleme refah halkası oluşturacak, piyasalarda nakit akışının hızlanmasına, ticari sirkülasyonun ivme kazanmasına vesile olacaktır.

DEĞERLER
İzmir önemli turizm materyallerine sahiptir. İzmir, Çeşme, Alaçatı, Foça gibi sahil beldelerine, Bergama, Kınık, Selçuk gibi tarihi kimliğe sahip ilçelere, merkezde Kemeraltı, Agora, Kuş Cenneti, Enternasyonal Fuar, Asansör, Kordon boyu gibi değerlere sahiptir. İzmir'in turizm değerlerini ana hatlarıyla beş kısımda toplamak mümkündür:
a- Sahil beldeleri: İzmir, muazzam doğal güzelliklere sahip kıyı şeridine sahiptir. Körfezin iki uç noktasından (Foça ve Karaburun) başlayan sayfiyelik sahil beldeleri doğası ve denizi ile yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağıdır. Çeşme ilçesinin denizi, dünyanın en güzel beş denizi arasında gösterilmektedir.
b- Tarihi dokuya sahip merkezler: İzmir, Bergama, Kınık, Selçuk gibi tarihte çeşitli kavimlerin yaşadığı ve yüzyıllardır ayakta kalan eserlerin bulunduğu ilçelerin yanı sıra, kent merkezinde de Kemeraltı, Agora, Asansör, Kordonboyu gibi günümüzde de yaşayan tarihi dokulara sahiptir.
c- Kentin ticari konumu ve fuarlar: İzmir Türkiye'nin üçüncü büyük kentidir. Bölgenin ticaret merkezi, ihracat ve ithalat kapısıdır. Öte yandan düzenlenen ulusal ve uluslararası ihtisas fuarları, yurt içinden ve yurtdışından kente yoğun bir turist akımı sağlamaktadır.
d- Sağlık turizmi: Turistler Şifne, Balçova, Bergama jeotermal ılıcaları gibi kaynaklardan yararlanmak için tedavi amacıyla kente gelmekte, konakladıkları süre zarfında ekonomiye katkılar sağlamaktadırlar.
e- İnanç turizmi: Selçuk ilçesi, hac vazifesini eda etmek isteyen hıristiyanların vazgeçemediği gözde mekanlar arasında bulunmaktadır. Selçuk ilçesine 9 km uzaklıktaki Bülbül Dağı üzerinde bulunan Meryem Ana Evi, Hıristiyan dünyası için büyük önem taşımaktadır.
Ayrıca asırlardır İzmir'de yaşayan farklı mezhepler ve azınlıklar kentin kültürel ve sosyal hayatına renklilik kazandırmışlar, geride Havra sokağı ya da Asansör örneğinde olduğu gibi turistlik cazibesi bulunan değerler bırakmışlardır.
Ancak tüm bu potansiyele rağmen, İzmir'in turizm alanında önemli sıkıntılar yaşadığı da bir gerçektir. Turizm sektöründen kente yeterli katma değer sağlanamamaktadır.
Kent turizminin geliştirilmesi, sektörde yaşanan sıkıntıların önlenmesi, İzmir'deki tüm kesimlerin öncelikli meselesi olmalı, herkes elini taşın altına sokmalıdır.
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, kent turizminin geliştirilmesi amacıyla sıkıntıları belirlemiş ve çözüm önerileri geliştirmiştir. Birliğimizin hazırladığı rapordan bazı bölümleri buradan aktarmakta yarar görüyorum.

VE ÖNERİLER...
- Kurumlararası uzlaşma platformları oluşturulmalıdır: İzmir'de yerel yönetimler, kamu kurumları ve sivil toplum örgütleri kentin turizm açısından daha etkin olabilmesi için bir araya gelmeli, güçbirliği platformları hazırlanmalı, güvenlikten organizasyona, tanıtımdan ulaşıma kadar her konuda ortak çaba gösterilmelidir.
Ayrıca, turizm açısından her kurum kendi tabanını aydınlatmalı, turistlere daha iyi ve kaliteli hizmetlerin sunulması için üyelerini eğitmeli ve bilinçlendirmelidir.
- Turların güzergahları kent yararına düzenlenmelidir: Kent merkezine yeterli sayıda turist akımı sağlanamamaktadır. İzmir'deki kurumlar, turizm şirketleriyle bir araya gelerek ziyaretçiler için kentin çıkarları doğrultusunda yeni güzergahlar hazırlamalıdırlar. Bugünkü durumda, havaalanımız Bodrum, Pamukkale gibi turizm merkezlerine geçmek için bir basamak olmakta, çoğu kez turist kafileleri İzmir'i görmeden yollarına devam etmektedirler.
Aynı şekilde Bergama, Selçuk gibi arkeolojik değerlere sahip olan ilçelerimiz de aynı sorunu yaşamaktadır. Söz konusu ilçelerimiz turizm açısından önemli bir potansiyel taşımaktadırlar. Ancak tur operatörleri tarihsel alanlar dışında turistlerin ilçelerimizde dolaşmasına izin vermemektedir. Oysa kısa sürelerle de olsa turistlerin ilçelerimizde dolaşması ilçelerin kalkınması için büyük fırsatlar yaratacaktır.
- Güvenlik önlemleri ihmal edilmemelidir: Geçmişte Türk turizmini baltalamak isteyen terör örgütlerinin eylem yaptıkları, bazı çevrelerin de terörü kullanarak Türkiye'nin güvensiz bir ülke olduğu yönünde propaganda faaliyetlerinde bulundukları bilinen bir gerçektir. Öte yandan yaz aylarında sık sık yaşanan orman yangınları da özellikle yabancı turistlerin ülkemizden soğumalarına neden olabilmektedir.
Turizm sezonunda istenmeyen olayların yaşanması, İzmir'in prestij kaybetmesine ve önümüzdeki yıllarda da kent turizminin büyük yara almasına sebep olacaktır.

NELER YAPILABİLİR?
Bu durumlara mahal vermemek için:
- Turistik bölgelerde özellikle halkın yoğun bulunduğu yerlerde denetimler sıklaştırılmalı, devriye ve nokta görevi yapan personel sayısı artırılmalıdır. Halk da güvenlik güçlerine her konuda yardımcı olmalı, rahat ve verimli çalışabilmeleri için her türlü desteği vermelidir.
- Kemeraltı turizme kazandırılmalıdır: Kemeraltı, yüzyıllardır İzmir'in cazibe merkezi olmuştur. Geçmişte Anadolu'dan kervanlarla gelen baharatlar, ipekler bu ticaret merkezinde işlenerek Avrupa'ya pazarlanmıştır. Kemeraltı bugün yine ticari potansiyelini sürdürmektedir. Ancak Kemeraltı sadece bir ticari çarşı olarak düşünülmemeli, turizm merkezi haline dönüştürülmelidir. Bu noktada kentteki her kuruma ve idarecilerine önemli görevler düşmektedir.
- Kemeraltı Çarşısı, günün 24 saati yerli ve yabancı turistlerin gezmek ve alışveriş etmek isteyeceği bir merkez haline dönüştürülmelidir.
- Kente yeni turizm tesisleri kazandırılmalıdır: İzmir'de kıyı şeritlerinde ve tarihi mekanlarda ziyaretçilerin istirahat edecekleri, eğlenecekleri ve konaklayacakları tesisler yetersiz kalmaktadır.
- Kentte turistlik noktalara yeni ve daha çağdaş tesisler kazandırılmalı, mevcut tesisler mevsim gelmeden revizyondan geçirilmeli, çalışan personelden daha kaliteli hizmetler almanın yolları aranmalıdır.
Öte yandan, dünyadaki kaplıca turizminde yaşanan hızlı gelişmeye paralel olarak bazı ilçelerimizdeki (Bergama, Dikili, Urla) jeotermal ılıcalarının gerekli tesislerle turizme kazandırılmasının da ilçelerimize, şehrimize ve ülkemize büyük katkılar vereceğine inanıyoruz.
- Yurtdışı tanıtım: Yurtdışında özellikle Türkiye'ye rağbet eden Avrupa ülkelerinde düzenlenecek sektörel ihtisas fuarlarında İzmir'in etkin tanıtımı yapılmalıdır.
Bu amaçla İESOB bünyesinde turizm komisyonu kurulmuş ve pek çok yurtdışı ihtisas fuarında kent tanıtımına önemli katkılar sağlamıştır. İzmir'de bu amaçla kurumlararası düzeyde faaliyet gösterecek bir komisyon kurulmalı ve fuarlar başta olmak üzere tüm tanıtım materyalleri daha verimli kullanılmalıdır.

HATIRLATMA..
Gecikme cezası yüzde 2'ye indi

SSK ve Bağ-Kur prim ve diğer alacaklarına, ilk üç aylık sürede, her bir ay için yüzde 3 oranında uygulanan gecikme cezası, 1 Mayıs 2010 tarihinden itibaren yüzde 2'ye indirildi.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA