Sındırgı kendi gastronomi hikayesini yazıyor

Memleketim, doğduğum topraklar doğal şehir Sındırgı'da son zamanlarda güzel gelişmeler oluyor. Şehrimiz değişip dönüşüyor. İlçemizi marka şehir yapacak festivaller, sanat günleri, termal ve gastronomi konusunda yaşanan gelişmeler, o toprakların çocuğu olarak beni mutlu ediyor. Tüm bu gelişmeler Sındırgı'yı önemli bir turizm destinasyonu haline getiriyor. Jeotermalle ısınan kentte Türkiye'nin ilk ve tek jeotermalle çalışan kuru meyve tesisi bulunuyor. Doğanın kucağında leyleklerin yuva kurduğu, mutluluk ve sağlık veren bir şehirdir Sındırgı. Dünya'da sadece Japonya ve Sındırgı'da bulunan termal suyuyla şifa dağıtır. Turizm alanında yeniliklere açık, doğallığını, kültürünü ve gastronomisini de aslına uygun şekilde yaşatmak adına sürekli projeler geliştiriliyor. Hatta Sındırgı Türkiye'ye proje ihraç eder hale geldi...

YÖRESEL LEZZET ATLASI
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi'nin "Balıkesir'in Gastronomi Atlası" oluşturmak adına başlattığı proje kapsamında; Anadolu mutfağının temsilcisi gastronomi yazarı Ömür Akkor Sındırgı'nın yöresel lezzetlerini de haritasına işlemek amacıyla geçtiğimiz günlerde ilçeye geldi. Doğal şehir unvanına sahip Sındırgı ilçesinin doğasına, samimiyetine ve kendine özgü geleneklerini koruyan bir yer olmasına hayran kalan şef, gastronomi yazarı Ömür Akkor pandemi süreci ile birlikte insanların doğaya ve doğallığa yöneldiği süreçte Sındırgı'nın tam istenilen yer olduğunu belirtti.
KÖFTEYE ADANMIŞ BİR ÖMÜR
Bugün bir anıyı, bir tarihi yazıyorum. Memleketim Sındırgı'nın simgesi olan ve 1964'den bu yana hizmet veren yarım asırlık çınarı Köfteci Cemal. Benim çocukluğumun, öğrencilik yıllarımın anılarında Köfteci Cemal'in özel bir yeri vardır. Zira o yıllarda Köfteci Cemal'de köfte yemek bizim için ayrıcalıktı, lükstü. Köfteci Cemal'de köfte yediğimiz gün kendimizi şanslı hissederdik. Keyfimize, mutluluğumuza diyecek olmazdı. Öğrencilik yıllarımızda paramızın olmadığı günler önünden geçer, o köftenin kokusunu alır mutlu olurduk. 35 yıl sonra bu yazıyı yazarken de o kokuyu hatırlıyorum. Köfteci Cemal Sındırgı ile özdeşleşmiş mekanlardandır. Köfteci Cemal 1964'te Baba Aziz Pravalı ve amca Sacit Pravalı tarafından kurulmuş. Aile Bulgaristan göçmeni 1877 Osmanlı Rus Savaşı yani 93 harbinden sonra Türkiye'ye gelmişler. Şimdi işin başında 11 yaşından itibaren işin içinde olan oğul Cemal Pravalı bulunuyor. 34 yıldır köftecilik işi ile uğraşan, bu işi severek, gönlünü ve ruhunu katarak yapan Cemal Usta "Kendimizin yemediği hiçbir ürünü müşterilerimize sunmuyoruz. Hijyen, doğallık, temizlik dürüstlük ve samimiyet başarımızın en önemli unsurlarıdır" dedi. 24 kişilik mütevazi mekanın köftelerinin sırrı ustalıkta. Ayrıca et konusunda çok titiz davranıyorlar. Dananın ön kol ve kaburgasını kullanıyorlar. Köftenin harcında sadece kıyma, tuz, kimyon, kekik bulunuyor. Köftenin yanında yöresel fasulyelerden yapılan piyaz ve salatadan yemeyi unutmayın. Efsane kabak tatlısını mutlaka tatmalısınız. Yerli susamdan yapılmış tahin ve Balıkesir'in meşhur manda kaymağı ile servis ediyorlar. Benim gibi kabak tatlısı sevenler için karşı konulmaz bir lezzet. Manda kaymaklı ekmek kadayıfı ve Kemalpaşa tatlısı da bir o kadar güzel.

USTA ELİNDEN YEMEKLER
Geleneksel Türk yemeklerinin birçok çeşidinin bulunabildiği esnaf lokantalarının özelliği yemekleri taze, lezzetli ve belirli bir kitlesi olmasıdır. Bu hafta sizi Hüseyin Canbaz ustanın ellerinden yapılmış yemekleri tatmak için Sındırgı Aşçı Hüseyin Lokantası'na götüreceğim. Mekan 2016 yılında Hüseyin Canbaz tarafından açılmış. Hüseyin Canbaz çocukluktan itibaren 50 yılı aşkın süredir sektörün içerisinde. Sındırgı merkezdeki 100 kişilik bir mekanın başında şimdi ikinci kuşak Mehmet Canbaz bulunuyor. 06.30'da açılan mekanda sabahları çorba servisi bulunuyor. Öğlen ve akşam servislerinde ise birbirinden leziz pek çok çeşit var. Düğünlere, özel günlere, hayırlara yemek servisi veren lokantada toplu yemek organizasyonları da yapılıyor. Mehmet Canbaz'a lezzetlerinin sırrının öncelikle ustalık, daha sonra ise bölgede yetişen ürünler olduğun söyledi. Çorba olarak tavuk suyu, kelle paça, işkembe ve beyin bulunuyor. Yemeklerden ise tas kebabı, kuzu kavurma, şimdi mevsimi olan oğlak güveci, İzmir köfte, musakka, ciğer sarma ve Arnavut ciğeri mutlaka tadılmalı. Ayrıca Balıkesir'in meşhur tatlısı höşmerimi en özel haliyle burada tadabilirsiniz. Balıkesir'in manda kaymağı ile servis edilen ekmek kadayıfını da öneririm. Tahinlerini organik susamlarından kendileri yapıyor. Hüseyinoğlu Höşmerimi ve tahinin marka tescilini de almışlar

Son söz; Sındırgı turizm alanında olduğu gibi gastronomi kültürü ile de örnek oluyor. Şimdi de Sındırgı, kendi başına gastronomi hikayesi yazıyor. Üreticisini koruyarak, destek vererek, geleneksel tohumlarına sahip çıkarak, üretim yöntemlerini değiştirmeden, tamamen kendileri gibi kalarak müthiş bir başarı hikayeleri yazılıyor. Bu hikayenin yazılmasında büyük emeği olan Sındırgı Belediye Başkanı Ekrem Yavaş'a ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz'a hemşerilerim adına teşekkür ediyorum.

SEZER ALTAN