Dilay’ın hayatını değiştiren melodiler

AYDIN Adnan Menderes Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda viyolonsel (çello) eğitimi gören 16 yaşındaki Dilay Ra Oygür, başarıya doymuyor.
Oygür, New York Golden Classical Music Awards Ödül Töreni'nde, viyolonsel performansıyla birincilik ödülünü kazandı. 10 yaşında başladığı kariyerine sayısız başarı sığdıran genç kız, "Çello olmadan yaşayamam" dedi. Çocukluk yaşlarda müziğe ilgi duyan Dilay Ra Oygür'ün yeteneğini ilk keşfeden annesi Elif Ocak oldu. Oygür, annesi Elif Ocak'ın desteğiyle Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Devlet Konservatuvarı Müzik ve Sahne Sanatları Lisesi'ne kayıt oldu. Konservatuvarın Yaylı Çalgılar Ana Sanat Dalı Dr. Öğr. Üyesi Özgür Elgün ile tanıştıktan sonra Oygür'ün hayatı değişti.
Öğretmeni çalarken ilk kez dinlediği çelloyu 10 yaşında eline alan Oygür, kısa süre sonra uluslararası yarışmalarda boy göstermeye başladı.
Oygür, katıldığı yarışmalarda sunduğu çello resitalleriyle birçok önemli başarıya imza attı.

NEW YORK'TA SAHNEYE ÇIKTI
ADÜ Devlet Konservatuvarı Müzik ve Sahne Sanatları Lisesi Yaylı Çalgılar Ana Sanat Dalı 2. Sınıf Öğrencisi Dilay Ra Oygür, son olarak katıldığı 'NY Golden Classical Music Awards Ödül Töreni'nde, viyolonsel performansıyla birincilik ödülünü kazandı.
Türkiye'nin gururu olan genç kız, başarı sırlarını ve hedeflerini Yeni Asır'a anlattı.

ÇELLOSUZ YAŞAYAMAM
ÇELLO'NUN hayatının önemli bir parçası olduğunu dile getiren Oygür, "Müziğe küçük yaşlarda ilgi duymaya başladım. Ancak çello çalmak gibi bir hedefim yoktu. Enstrümana olan yeteneğimi annem keşfetti. Annem, bana 'burada bir konservatuvar varmış sınavına girmek ister misin?' dedi. Ben de 'tamam' dedim. Sonra Özgür Hoca'yla tanıştım. Çello çalışını dinledim, çalacağım enstrüman çello olmak zorunda diye karar verdim.
Çello çalmaya 10 yaşımda başladım, o zamandan beri kimse elimden alamıyor.
Çello olmadan artık yaşayabileceğimi sanmıyorum. Benim için çok değerli ve özel bir şey" dedi.

Oygür'ün parmakları kısa olduğu için hiçkimsenin konservatuvara almak istemediğini söyleyen ADÜ Devlet Konservatuvarı Müdürü Dr. Özgür Elgün "Ondaki potansiyeli gördüm. İyi bir geleceği olduğunu düşünüyorum" dedi.

ÇALARKEN HER ŞEY YOK OLUYOR
ÇELLO çalarken kendini rahat hissettiğini ve mutlu olduğunu vurgulayan Oygür, müzik alanında gelmek istediği noktayı şöyle anlattı: "Benim hayalim, insanları müziğimle etkileyebilmek.
Çaldığında en huzurlu noktan olması lazım, en rahat ve mutlu noktanız. Dünyadaki her şey yok oluyor, bir tek sen ve enstrümanın. Zaten aynı şey oluyorsunuz. O anın içinde bütün olmalısınız" Oygür, en beğendiği çellistlerin ise Mstislav Rostropovich, Mischa Maisky ve Jacqueline du Pre olduğunu söyledi.

BU ÇOK UZUN BİR YOLCULUK
OYGÜR'ÜN annesi Elif Ocak da kızının başarılarıyla gurur duyduğunu belirterek, "Çocuğumu konserlerde izlemek çok çok farklı bir duygu, inanılmaz, büyüleyici ve etkileyici. Çok gurur duyuyorum kızımla, dilerim birçok kişi de bu mutluluğu yaşama şansına erişir. Ancak bu süreç uzun bir yolculuk. Gerçek anlamda bir müzisyen yetiştirmek istiyorsanız ciddi anlamda tüm hayatınızı ona göre yönlendirmeniz gerekiyor" diye konuştu.

JÜRİ ALMAK İSTEMEDİ
DİLAY Ra Oygür'ün öğretmeni ADÜ Devlet Konservatuvarı Müdürü Dr. Özgür Elgün ise "Dilay, parmakları çok kısa biri. Sınav jürisinden hiç kimse Dilay'ı konservatuvara almak istememişti. Ondaki potansiyeli gördüm. Dilay, iyi bir örnek ve çok çalışan bir öğrenci. İyi bir geleceği olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

ULUSLARARASI ÖDÜLLER
Uluslararası yarışmalarda dereceleri olan Oygür, Macaristan 3. Danubia Talents Liszt Uluslararası Müzik Yarışması'nda öğretmenöğrenci kategorisinde ikincilik, ABD King's Peak Müzik Yarışması'nda üçüncülük, İngiltere Mecidi Uluslararası Müzik Yarışması'nda üçüncülük ödülü, Türkiye 5. İstanbul Genç Yetenekler Yarışması'nda üçüncülük, Macaristan 3. Wiener Klassiker Uluslararası Müzik Yarışması'nda üçüncülük, Macaristan 5. Danubia Talents Uluslararası Online Müzik Yarışması'nda üçüncülük ve Macaristan 4. Danubia Talents Uluslararası Müzik Yarışması'nda mansiyon ödülü aldı. Dilay, USA NY Golden Classical Music Awards Yarışmasındaki 1. lik kazanarak bir kez daha Türkiye'yi gururlandırdı.