Çalışmalar 10 ay önce başlamıştı! Akyaka Kalesi’nde sur duvarları ortaya çıktı
Ege'nin "sakin kent" unvanlı bölgesi Muğla Akyaka'da 10 ay önce başlayan kazı çalışmaları sonucunda Akyaka Kalesi’ndeki sur duvarları tamamen gün yüzüne çıktı. Idyma Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Abdulkadir Baran, Akyaka Mahallesi'ndeki deniz, kum ve güneş turizminin yanında kültür turizminin de devreye girmesiyle bölgede turizm faaliyetlerinin 12 aya yayılmasına önemli katkılar sunacağını belirtti.
- Muğla
- İHA
- 5.9.2021 12:50:22
Gökova Körfezi'ne hakim İnişdibi Tepesi'nde kurulan yerleşimin MÖ 7'inci yüzyıldan MS 7'inci yüzyıla kadar kesintisiz iskan gördüğü, kale yapısının ise MS 11'inci yüzyılda yapıldığı ve ardından beylikler tarafından ele geçirildiği, Selçuklular ve Osmanlı döneminde de bazı bölümlerinin kullanılmaya devam edildiği yapılan kazı çalışmalarında ortaya çıktı.
Idyma Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Abdulkadir Baran, bir taraftan konservasyon çalışmaları sürerken, diğer taraftan restorasyon projelerini hazırladıklarını belirterek, "Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izinleri ile Muğla Valimiz Sayın Orhan Tavlı'nın destekleri ve Ula Belediye Başkanı Özay Türkler'in katkıları ile 10 aydır burada kazı çalışmalarımızı yürütüyoruz. Kazı çalışmalarında yaklaşık 600 metre uzunluğunda bir sur kazımız vardı. Kale surunun yaklaşık 500 metrelik bölümü tamamlandı ve üçte birlik bölümünün de tamiratını yapmak üzereyiz. 10 aylık süreçte İdyma Antik Kenti'nin bir mahallesi olan Akyaka'daki bu alanda önemli bilgilerimiz açığa çıktı. Bunlardan en önemlisi bizim ilk başta Ortaçağ kalesi olarak başladığımız bu kale yapısının milattan sonra 11'inci yüzyıllarda yapılmış olduğu ve kısa bir süre sonra beylikler tarafından ele geçirildiği, daha sonra da Selçuklu döneminde kullanıldığını, 19'uncu yüzyılda yine Osmanlılar tarafından kısmen bazı bölümlerinin kullanılmış olduğunu görmüş olduk. Bu Ortaçağ kalesinin, yani Doğu Roma dönemi kalenin ise milattan önce 7'inci yüzyılda başlayan ve milattan sonra 7'inci yüzyıla kadar kesintisiz olarak yerleşim gören bu İnişdibi Tepesi'nin üstüne milattan sonra 11'inci yüzyılda bir askeri garnizon olarak kurulmuş olduğunu bilimsel veriler ile ortaya koyduk. dedi.