Kılıçdaroğlu 2010’dan beri kaç yalan söyledi?

AMERİKA'DA başkanlığa Biden'ın seçilmesinden sonra, Washington Post ilginç bir araştırma yapmış. Gazetenin araştırmacılığı ile tanınan bir mensubunu eski Başkan Donald Trump'ın sözlerinde doğru olmayan kısımları tespit etmesi için görevlendirmiş. Washington Post'a göre, Trump dört yıllık başkanlık dönemi sırasında tamı tamına 30 bin 573 defa yalan söylemiş. Washington Post, ABD'nin en etkili ve büyük gazetesi. Derin Amerika'nın (CIA-Pentagon-Dış İlişkiler Konseyi) sesidir. Bu gazete dünyanın en zengin adamı, "amazon.com" satış sitesi sahibi Jeff Bezos tarafından satın alındı. Grup gazete, dergi, radyo, TV istasyonları ile yılda 2 milyar dolar kazancı olan en karlı basın kuruluşu...

TAM BİR YALAN MAKİNASI
AMERİKA örneğinden Türkiye'ye gelelim... CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 'tam bir yalan makinası' olduğu siyaset sahnesinde yoğun biçimde tartışılıyor. Kılıçdaroğlu'nun, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik iftira ve karalama kampanyalarıyla yürüttüğü siyaset dikkatleri çekiyor. Defalarca aslı olmayan iddiaları gündeme taşıyor. Trump için yapılan araştırma aynen Kemal Kılıçdaroğlu için de yapılsa ortaya nasıl bir sonuç çıkabilir? Acaba Kılıçdaroğlu, genel başkanlığa oturtulduğu 2010 Mayıs ayından bu yana KAÇ YALAN SÖYLEMİŞTİR?

CHP LİDERİNİN İTİBAR SUİKASTLERİ
KISA bir çalışma yaptığımızda Kılıçdaroğlu'nun birbirinden ilginç ve 'belge' göstermeden sarf ettiği yalanlar karşımıza çıkıyor. Kılıçdaroğlu, 2018 yılında yapılan genel seçimler öncesinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde "Altın klozetlerin olduğunu" iddia edecek kadar ileriye gitmişti. Bu iddialarını hiçbir zaman belgeleyemeyen Kılıçdaroğlu'na tepki gösteren Başkan Erdoğan, "Gel bütün tuvaletleri gez, bakalım bir tane altın kaplama klozet bulabilecek misin? Eğer bulursan ben cumhurbaşkanlığı makamından çekileceğim ama bulamazsan şu CHP'nin başından çekilecek misin? Eğer zerre kadar kişilik varsa, zerre kadar haysiyet varsa bu yazılı davetime uyar, gelir orayı gezer görür" demişti. Son olarak, 'Katar Yalanları', 'Yabancı yatırım yapacakları korkutma', '128 milyar nerede?' 'Kanal İstanbul yaptırmak için gözdağı vermeler', 'Göçmenlere yönelik komplo teorileri içeren sözleri', 'Sınırlarımız namusumuz' kampanyalarıyla hiç araştırmadan iftira atışları sürüyor. (NOT: Siyasette Yalan (Lying in Politics) Hannah Arendt'in yazdığı Mart 2018'de yayınlanan bir kitap. Siyasette yalan bu kadar etkili mi? Neden yalan söyleme ihtiyacı ortaya çıktı? Neden özellikle siyasette? Siyasetteki gelişmelerin bunda rolü neydi? Siyaset bilimci Hannah Arendt, bu sorular doğrultusunda "siyasette yalan" sürecini okuyucuya sunuyor. İç ve dış siyasetin belirgin aktörü olan "yalan"ın özellikle 21. Yüzyıl siyasetinde nasıl bir rol üstlendiğini, Kemal Kılıçdaroğlu'nda bizzat görmekteyiz.)

YALAN TERÖRÜ ESTİRİLİYOR
BAŞKAN Erdoğan, BOSNA-KARADAĞ dönüşünde CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, yalan makinası olduğuna ilişkin gazetecilerin sorusunu cevaplandırdı. Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Ülkemiz, benim "yalan terörü" olarak ifade ettiğim saldırılara çok sık maruz kalıyor. FETÖ'sünden PKK'sına terör örgütleri her mecrada türlü yalanlarla ülkemizi hedef alıyorlar. Bakıyorsunuz CHP ve Bay Kemal başta olmak üzere muhalefet partileri de bu yalanlara çok teşne. Adeta yalan fabrikası gibi çalışıyorlar. Dijital terör deseniz, o da sürekli iş başında. Yalan terörüyle mücadele etmekte kararlıyız. Arkadaşlarımız Türkiye'deki verinin, Türkiye'de kalacağı, vatandaşlarımızın kişilik haklarını, verilerini koruyacak, gerek geleneksel gerek yeni iletişim mecralarındaki itibarsızlaştırma, karalama, yalan ve iftira kampanyalarına karşı duracak yeni bir yasa çalışması için teknik bir çalışma yürütüyorlar. Meclis açılır açılmaz bu konu gündeme getirilecek. Bu konu ülkemiz için çok önemlidir, demokrasimiz için önemlidir."

SONUÇ: İKİ PARAMETRESİ GÖRÜNÜYOR
CHP-KEMAL Kılıçdaroğlu'nun yalan siyasetini önleyeceğini umduğumuz iki parametre görünüyor. 1) Kılıçdaroğlu'nun göreve geldiği 2010'dan bugüne kaç yalan söylediğine ilişkin bir araştırma inşallah yapılacak. Ortaya çıkacak rakamlar, inşallah utanmalarına yol açar. 2) Ekim ayında, dijital terörü önlemeye yönelik kanun teklifi de TBMM'den çıktıktan sonra, Kılıçdaroğlu'nun utanarak daha dikkatli olmasını, araştırma yapmadan konuşmamasını umuyoruz. OLABİLİR Mİ? GERÇEKLER UTANDIRMAZSA, SANDIKLAR UTANDIRIR.

SÖZ AZİZ MİLLETİMİZİN.