Cimrilik değil minimalizm

Günümüz teknolojisiyle beraber değişen yaşam tarzları, insanları fazla tüketime yönlendirerek sadelikten uzaklaştırıyor. Bu yaşam tarzı karşısında duran "minimalizm" felsefesi insanları az eşya ile sade ve doğal yaşama yönlendiriyor. Minimalist yaşam tarzı hakkında açıklamalarda bulunan Milim İç Mimarlık'ın sahibi İç Mimar Rıdvan Karahan, bu felsefi yaklaşımın yalnızca eşyalardan arınmak değil bireyin kendisini de sadeleştirdiğini belirtti.
KENDİNİ SADELEŞTİRMEK
Minimalist yaşam tarzını benimsemiş olan İç Mimar Rıdvan Karahan, bu anlayışı uygulamak için öncelikle zihinlerin temizlenmesi gerektiğini söyledi ve ekledi: "İnsanlar ihtiyacı kadarını kullanmalı ve evdeki eşyalardan yedikleri yiyeceklere kadar hayatlarının her anında bu anlayışa sahip olmalıdır. Eşyaları yalnızca eşya olarak görmeli ve 'Ben bunu neden almıştım?' sorusunu kendine yönelterek fazlalıklardan kurtulmalıdır. Daha sakin ve rahat bir hayat için minimalizm önemli bir adım." Minimalist yaşayan bireylerin kendilerine daha fazla zaman ayırabildiğini söyleyen Karahan; "Bu yaşam tarzını benimseyerek isteklerinize daha rahat ulaşabilirsiniz. Örneğin beş kazak almak yerine çok istediğiniz markanın kazağını satın alabilirsiniz veya görmek istediğiniz bir şehre, fazla eşyalara ödediğiniz miktarla gidebilirsiniz." Akımın temelinde fazla eşyalardan kurtulma anlayışı varmış gibi görünse de asıl amaç, kişinin kendine zaman ayırmasını sağlamak, hayatını, düşüncelerini hatta konuşmasını sadeleştirmektir. İhtiyacın olanı satın al, zihnini değiştiremeyeceğin şeylerle meşgul etme... Minimalizmin en önemli iki kuralı bu. Daha az para harcamanızı sağlayan bu yaşam tarzını benimsemek size cimri yaftası yapıştırsa da gerçek çok daha farklı
TÜKETİM BASKISI
Aldığımız birçok ürün belli bir ömrü olacak şekilde üretiliyor. Bu da aslında "planlanmış eskime" gibi bir durum ortaya çıkarıyor. Böylece daha çok ve daha yenisini almak için ister istemez dayanılmaz bir ihtiyaç duyuyoruz. Çünkü eşyamızın bir süre sonra ya bir özelliği bozuluyor/ ihtiyacı karşılamıyor ya da modası geçiyor. Bütün enerjimizi harcayarak karşılığında aldığımız şu eşyalara bakınca ne görüyoruz? Sırf moda olduğu için aldığımız ayakkabılar, ya da 3d televizyona gerçekten ihtiyacımız var mı mesela? Onlarsız çok daha mutlu olabiliriz. Bizi en son modelini, daha iyisini, daha iyisini, ve en iyisini satın almaya zorlayan, üzerimize üzerimize gelen tüketim baskısını püskürtmek için seçebileceğimiz en iyi yol minimal olmayı benimsemek. Minimal yaşam tarzı, tüketim odaklı yaşamın karşıt biçimi olarak ortaya çıktı. Sanayi devriminden beri, gitgide büyüyen ve virüs gibi yayılan tüketim sendromundan artık iyice tiksinen bireyler, minimal yaşam tarzını daha çok aramaya başladı.
HOLLYWOOD'UN MİNİMALİSTLERİ
Minimalist yaşam tarzı deyince akıllara öncelikle evinde yalnızca bir Einstein tablosu, bir lamba, sandalye ve bir de yatak olan Apple'ın kurucusu Steve Jobs geliyor. Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg'in de iş yaşamından özel yaşamına, minimalist felsefeye uygun yaşayan en ünlü isimlerden. Yıllarca tişört/ pantolon/ terlik ya da sneaker gibi adeta onun üniforması haline gelen giyim tarzıyla eleştirilse de Zuckerberg, giyim kuşam için zaman harcamamayı tercih ettiğini dile getirmekten çekinmedi. Bu iki isim dışında Hollywood yıldızları arasında da minimalizmi benimseyenler var. Bu ünlüleri cimri olarak nitelendirmek zor çünkü paralarını eşyaya değil yardım kuruluşlarına harcıyorlar
Kate Middleton: Cambridge Düşesi genellikle farklı vesilelerle aynı kıyafetleri giyiyor ve ucuz markaları seviyor. Kate hayırseverliğiyle de biliniyor. 'Heads Together' adlı son projelerinden birinde, savaş gazilerine ve evsizlere yardımda bulunuyor.
Jennifer Lawrence: 'Açlık Oyunları' filminin yıldız oyuncusu, dikkatli para harcamayı alışkanlık haline getirmiş. Hala Wolkswagen Eos kullanıyor, mağazalardaki indirim dönemlerini takip ediyor. Ancak bir çocuk hastanesine de yardımda bulunuyor. Tam iki milyon dolar harcayarak, bir kardiyoloji ünitesi kurdu.
Leonardo DiCaprio: Aslında çok çok zengin olan Leonardo, hala bir Toyota Prius kullanıyor ve özel uçakla değil; şirketlerin ekonomi sınıfında uçmayı tercih ediyor. 1998 yılında, kendi bağış fonu olan 'Leonardo DiCaprio Vakfı'nı kurdu ve 30 farklı hayır kurumuna 15 milyon dolardan fazla para bağışladı.
Christian Bale: Ailemizin Batman'i Christian Bale, şöhret olduktan sonra ailesiyle birlikte tek odalı bir evde yaşamaya devam etti; hala cep telefonu ve koruması yok. Aktör, The Promise filminden aldığı tüm parayı hayır kurumlarına bağışlamıştı.
Jennifer Garner: Hollywood yıldızı Jennifer Garner sıradan bir ev hanımı gibi yaşıyor. Alışveriş yapmak için semt pazarına gidiyor. 10 yıldır Çocuk Hakları ve Eğitim Vakfı'na düzenli bağışta bulunuyor.
Vincent Kartheiser: 'Mad Men' dizisinin yıldızı bir araba satın almak istemiyor. Genellikle toplu taşıma araçlarını kullanıyor ve çok mütevazi bir evde yaşıyor. Rol aldığı Mad Men dizisinin popülaritesi arttıkça, Vincent çevresini saran lüksten rahatsız olmuş ve her şeyini dağıtmış.
Sarah Jessica Parker: Aktris parasını çok dikkatli harcıyor ve çocuklarına da bunu öğretmeye çalışıyor. Giysilerini bizzat kendi dikiyor, yalnızca ayakkabı satın alıyor ve ikinci el kıyafet seviyor. Carrie Bradshaw karakterini canlandıran ünlü oyuncu, dizi sayesinde sahip olduğu bütün ayakkabılarını satmış ve elde ettiği tüm parayı bir müzik ve sanat okuluna bağışlamıştı.
Keanu Reeves: Keanu Reeves, Hollywood'un zirvesine çıktığında bile ev satın almadı. Çok fazla eşyası yok, etrafında güvenlik görevlisi istemiyor. Hatta sık sık toplu taşıma araçlarıyla seyahat ediyor. Aktör, The Matrix'ten aldığı paranın yüzde 90'ını (80 milyon dolarını) sahne arkası film personeline dağıtmış ve 12 dublörünün her birine motosiklet hediye etmişti.
Keira Knightley: Aktris aylık olarak kendine bir limit belirliyor ve eğer bu limitin üzerinde bir şey satın almak istiyorsa uzun uzun düşünüyor. Lüks bir yaşam tarzının, insanları anlamasını engellediğini söylüyor. Keira önemli törenlerde giydiği kıyafetleri, farklı dernekler yararına satıyor.
​MİNİMAL YAŞAMIN GETİRECEGİ ARTILAR
● Daha az eşya- daha çok paramız olması.
● Daha az eşya, daha az gereksiz sorumluluk demek. Temiz ve düzenli tutmanız gereken daha az eşya ve hakkında kaygılanmanız gereken daha az maddi varlık...
● Daha az tüketim- daha az atık ve çevre kirliliği demek. İnsanların yaşayış biçimleri ve tüketim miktarı dünyamız için büyük bir fark yaratıyor.
● Daha az eşya- üretken olmak için daha çok zaman: Dikkatimizi dağıtan eşyaların sayısı azaldıkça kendimize ve zihnimize ayıracak daha fazla alanımız kalacak. ● Küçük alanlarda da yaşayabilme becerisi
● Fazla yük ve dağınıklık hissinden kurtulmak, hafiflemek
● Geçmişe daha az takılıp kalmak
● Daha mutlu olmak.
● Dünyayı değiştirmek için insanlara iyi bir örnek olmak.
YENİSİ GELİRSE ESKİSİ GİTMELİDİR
Minimalizm akımına göre, yeni bir eşya satın alacaksanız sahip olduğunuz bir eşyadan da vazgeçmeniz gerekiyor. Bu anlayıştan yola çıkacak olursak dolabınızda vazgeçmek istediğiniz bir kazağınız yok ise yeni bir kazağa da ihtiyacınız yoktur. Minimal ve sade bir hayat sadece evinizdeki eşyalarla ilgili değildir. Değiştiremeyeceğiniz şeyler üzerine düşünmekten vazgeçin ve üstlenebileceğinizden fazla sorumluluk alarak kendinize endişe yaratmayın. Zihninizi arındırmak öğrenmenizi kolaylaştıracak, üretkenliğinizi arttıracaktır.
TEKNOLOJİK ALETLERLE İLİSKİNİZİ SINIRLANDIRIN
Hayatı sadeleştirmenin bir diğer yolu dijital dünyada harcadığınız zamanı sınırlamaktan geçiyor. Ara sıra cep telefonunuzu kapatarak, günlük televizyon izleme sürenizi azaltarak, sosyal medya profillerinizi daha az kontrol ederek asıl önemli işleriniz için daha fazla zaman kazanıp sahip olduğunuz zaman dilimini daha etkin kılabilirsiniz. Unutmayın zamanınız söz konusu olduğunda kontrol sizde olmalıdır. Daha huzurlu bir hayat için minimalizmi benimsemek sizi hayatınızı daha fazla sorgulamaya teşvik edecektir. Bu doğrultuda kendinizle vakit geçirmek hayatınızla ilgili farkındalığınızı artıracaktır.

MELİH DEMİRTAŞ

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.