İzmirli müzakereciler Bakan Bağış'la buluştu

FATİH ABACIOĞLU (İSTANBUL)
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "On Bin Müzakereci-Arabulucu-Lider Öğrenci" projesi kapsamında İzmir'den gelen 50 kişilik heyeti, Avrupa Birliği Bakanlığı İstanbul Ortaköy Ofisi'nde ağırladı. Ziyarette konuşan Bağış, İzmir'in EXPO adaylığına hükümet olarak tam destek verdiklerini belirterek, "EXPO'nun İzmir'e gelmemesi EXPO'nun eksiği ve kusuru olur. Daha iyisini mi bulacaklar" dedi. Bağış, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda yaptığı açıklamada, "Avrupa'da maalesef zihinsel engelleri olan bir takım siyasetçilerle uğraşmak zorunda kalıyoruz. Onlara rağmen o engelleri tanımıyoruz, azimle ve kararlılıkla Türkiye'nin haklarını savunuyoruz. Müzakere bizim genetik kodumuzda var" diye konuştu.
İzmir Valiliği, Buca Kaymakamlığı, Dokuz Eylül Üniversitesi ve Buca İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün hazırladığı ve Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın himayesinde yürütülen '10 bin Müzakereci-Arabulucu-Lider Öğrenci Yetişiyor' projesi kapsamında İstanbul Ortaköy AB Ofisi'nde sertifika ve rozet takma töreni düzenlendi. İzmir Valisi Cahit Kıraç'ın katıldığı törende konuşan Bakan Bağış, demokrasilerin sorun yaratma değil sorun çözme kültürü üzerine kurulduğunu belirterek, Türkiye'yi kendi bölgesinde en güçlü kılan özelliğinin demokrasisi olduğunu söyledi.
'DURMAK YOK, YOLA DEVAM'
Türkiye Cumhuriyeti'nin her bir vatandaşının aslında müzakereci olduğunu ifade eden Bağış, şöyle konuştu: "Ama sizler bunun eğitimini alıyorsunuz ve 10 bin müzakereci içerisinden burada Türkiye'nin baş müzakerecisi ile birlikte İstanbul'da birlikte olma noktasına gelmiş, seçilmiş kardeşlerimsiniz. Ben de sizleri burada ağırlamaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Demokrasilerde en önemli süreç uzlaşıdır. Avrupa Birliği reformları sayesinde bu ülkede yasakçı zihniyet son buldu, tüketilen gıdaların hijyen standartları arttı ve şehirler artık eskisinden daha temiz oldu. Bu yüzden, 'durmak yok reforma devam' diyoruz. Bu çerçevede kendi reformlarımızı kendi halkımızın ihtiyaçları için hep birlikte gerçekleştiriyoruz."
Bağış, proje kapsamında arabuluculuk ve müzakerecilik eğitimi alan öğrencilere 'Müzakerecilik' rozetlerini taktı. Öğrenciler Bakan Bağış'a hediyeler vererek, projeye desteklerinden dolayı teşekkür ettiler.
Müzakereciliğin nasıl işlediğini dile getiren ve konu hakkında bir karikatürü paylaşan Bakan Bağış, "Dikkat ederseniz el ele sıkışan iki kişinin aslında diğer elleriyle sakladıkları birer sopaları var. Ama bunu sakın gerçek anlamda müzakerecileri eli sopalı olarak düşünmeyin. Aslında eldeki sopa müzakeredeki argümanlarınızı temsil ediyor. Eğer temsil ettiğiniz fikirler, argümanlar, değerler güçlüyse onlar karşınızdaki müzakere ettiğiniz tarafları ikna etme konusunda çok önemli bir araç haline gelebiliyor. Sizleri gelecekte bakanlığımız bünyesinde görmeyi çok isterim. Geleceğin başmüzakerecilerisiniz" dedi.

'SÖZÜMÜZÜ YÜKSELTTİK'
Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu görevi kendisine tebliğ ettiğinde, "Egemen bey, 75 milyonun onurunu temsil edeceksiniz, diklenmeyin ama her zaman dik durun" dediğini hatırlatarak, şunları söyledi: "Türkiye'yi kendi bölgesinde en güçlü kılan kendi demokrasisidir. Müzakere sürecinden bahsederken 17 Aralık 2004'ten bahsetmemek elde değil. Rahmetli Adnan Menderes'in 1954'te başlattığı AB sürecinde bu tarih en kilit noktadır. Sayın Başbakanımız o gün elindeki argümanların bilinciyle sorun çıkaranlara, bu iş burada bitmiştir 'bye bye' diyerek masadan kalkmış ve uçağının hazırlanmasını istemiştir. O dönemin liderleri devreye girerek Türkiye'yi o müzakere masasına oturabilmek için o şartları kabul etmişlerdir. 45 yıllık bekleme sürecine son vermiş ve bu süreci başlatmamıza neden olmuştur."
'DAİMA DİK DURDUK'
Bu süreçte hep o dik duruş sergilemeye çalıştıklarını vurgulayan Bakan Bağış sözlerini şöyle sürdürdü: "Hazreti Mevlana'nın çok güzel bir sözü var: 'Sesini değil sözünü yükselt.' Türkiye de bu süreçte sesini yükseltmedi ama sözünü yükseltti. Karşımızdakilerin sözünü yükseltebilecekleri argümanları olmadığı için bazen seslerini yükseltiyorlar, Türkiye'nin kervanı ise yürümeye devam ediyor. Türkiye her geçen gün güçleniyor. Son 5 yıldır Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisi olduk. Önümüzdeki 20 yıl boyunca inşallah Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisi olmaya devam edeceğiz. İşte sözünü yükseltmek budur."
Bakan Bağış, konuşmasından önce görme engelli rehber öğretmen İdris Ekinci ile bir süre sohbet etti. Bağış, Ekinci'nin diğer insanlarla aynı şartlar altında bu tür çalışmaları yapabildiklerini söylemesi üzerine, "Müzakerede engel tanımıyorsunuz yani" dedi ve devam etti: "Biz de Avrupa'da maalesef zihinsel engelleri olan bir takım siyasetçilerle uğraşmak zorunda kalıyoruz. Ona rağmen o engelleri tanımamazlıktan geliyoruz ve azimle, kararlılıkla Türkiye'nin haklarını savunuyoruz."
30 SAATLİK EĞİTİM
Dokuz Eylül Üniversitesi Anlaşmazlı Çözümü Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abbas Türkünlü, "Liselerde şiddeti azaltmak, müzakereleri öğretmek amacıyla arabuluculuk ve müzakere eğitim vermeye karar verdik. Öğrencinin kendi yarattığı çatışmayı sadece kendisinin çözebileceği düşüncesiyle bu çalışmayı hayata geçirdik. Öğrencilerin kendi kendilerini yöneterek, sorunları çözebilmek için her bir lisede 4 kız ve 4 erkek olmak üzere sınıflarda arabulucu ve müzakereci olarak belirlendi. Arkadaşlarının aralarındaki ve çevrelerindeki sorunları çözmeleri için 30 saatlik eğitim aldılar. Kişiler arası anlaşmazlıkların doğasını anlatımı, öfke yönetimi, arabuluculuk ve yönetme becerisini öğrendiler" dedi.
EXPO'ya hükümetten tam destek
Bakan Bağış, İzmir'in EXPO adaylığı hakkında yaptığı açıklamada, "İzmir'in EXPO'ya ev sahipliği yapmasını sağlayacağız. İzmir EXPO adaylığının arkasında hükümetin tam desteği var" dedi. Bağış şöyle konuştu: "Olimpiyatları, EXPO'yu Türkiye'ye getireceğiz. Nasıl olimpiyatların İstanbul'da düzenlenmemesi olimpiyatların eksikliği ise, EXPO'nun İzmir'e gelmemesi EXPO'nun eksiği ve kusurudur. İzmir gibi on bin yıllık tarihi olan bir yerden daha iyisini mi bulacaklar. İzmir gibi farklı medeniyet ve kültürlerin huzur içerisinde yaşadığı çok fazla şehir mi var ki, EXPO'ya ev sahipleği yaptırmayacaklar. Başta sayın Başbakanımız olmak üzere tüm hükümetin tam desteği var. Sayın Valimizin tüm çabalarının arkasında olduğumuzu herkesin bilmesini Ortaköy'den dünyaya duyuruyorum. AB çalışmalarında İzmir'in verdiği destek konusunda İzmir'e ve halkına teşekkür ediyorum. İzmir EXPO'ya ev sahipliği yaparak doğu ile batının birleştiği nokta olduğunu ve tarihteki zenginliğini ortaya koyacaktır."

Vali Kıraç: Tatlı dilin çözemeyeceği sorun yok
İzmir Valisi Cahit Kıraç, bu tür çalışmaların Türkiye'nin geleceği açısından çok önemli olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: "Sayın Bakanımızın himayelerinde İzmir'den bir grup öğrenciyle müzakereciliğin insan ilişkilerinde ne kadar önemli olduğunu vurgulamak ve sayın Bakanımıza bu görevi üstlendiği için şükranlarımızı sunmak amacıyla buradayız. 4 milyon nüfusu ve 8 bin 500 yıllık tarihiyle İzmir'in en önemli kaynağının yetişmiş insan olduğunu görüyoruz. Karşılıklı saygının, görüşmenin ve tatlı dilin çözemeyeceği bir sorun olmadığını düşünüyoruz. Gelişen bir ülkeyiz. Nüfusunun yarısından çoğu genç. İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın felsefesiyle kurulan ve yaşayan bir ülkeyiz. Amaç bunun öğrenciler tarafından benimsenmesidir."