Muhalefetin hezimet tablosu

"Demokrasi tarihimizin en zorlu, en çetin, en ahlak dışı saldırılarını gerçekleştiği süreci biz asla unutmayacağız"

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Adana'da bakın bir nöbetçi mahkeme ayarlanıyor, verilen karara bakın. Tutuksuz yargılanmak üzere emniyet mensupları serbest bırakılıyor. Eleştiri aldıktan sonra da kalkıyor, bizleri de kastederek yaptığı açıklamaya bakın. Yargı mensubu sokağa çıkıp konuşmaz yargı mensubu kararlarıyla konuşur. Bunların önce haddini bilmesi lazım" dedi.

Başbakan Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen, Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "paralel yapının", Türkiye Cumhuriyeti devletine yönelik saldırılarının hesabının mutlaka sorulacağını vurguladı. "Milletimiz de zaten bizden bunu istedi" diyen Erdoğan, "30 Mart'ta milletimiz ortaya koyduğumuz planlarımız, projelerimiz, vizyonumuz kadar işte bu Türkiye düşmanlarından hesap sormamız için de bizlere yetki verdi" diye konuştu.

Milletin, 30 Mart öncesinde, feraset ve basiretiyle oynanan oyunların tamamını gördüğünü, senaryoyu çok iyi anladığını ve kurulan tuzağı çok iyi hissettiğini dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu: "İşte buyrun, Adana'da bakın bir nöbetçi mahkeme ayarlanıyor, verilen karara bakın. Tutuksuz yargılanmak üzere emniyet mensupları serbest bırakılıyor. Eleştiri aldıktan sonra da kalkıyor, bizleri de kastederek yaptığı açıklamaya bakın. 'Yargı mensubu sokağa çıkıp konuşmaz yargı mensubu kararlarıyla konuşur.' Bunların önce haddini bilmesi lazım. Yani bir taraftan kalkacaksın 'yasama yürütme yargı erklerin eşitliği' diyeceksin, ondan sonra kendini yasamanın yürütmenin tamamen üstünde, 'varsa yoksa benim' diyeceksin. Yok böyle bir şey."

Başbakan Erdoğan, bugüne kadar yargı mensupları içinde ceza alan kişi sayısının bir elin parmak sayısını geçmeyeceğine işaret ederek, şöyle devam etti: "Ama yasama mensupları öyle değil, yürütme mensupları öyle değil. Onlara gelen vuruyor giden vuruyor. Yasama mensupları, yürütme mensupları icabında işte rahmetli Menderes ve arkadaşlarının yaşadığını onlar kanlarıyla ödediler. Yürütmenin, böyle bir bedeli var. Biz de çıkarken ne dedik, 'biz kefenlerimizle yola çıktık' dedik. Bizim böyle bir endişemiz yok. Ama yargı, onlar da lütfen kararlarıyla konuşsun. Adil olanları kastetmiyorum. Onlara bizim saygımız büyüktür. Fakat bir yerlerden aldıkları talimatla karar verenleri kastediyorum ki bunlar paralel yapıdır. Millet bu oyunlar, bu tuzaklar karşısında dik bir duruş bekliyordu. AK Parti işte o dik duruşu sergiledi."

"ŞİMDİ HİÇBİRŞEY OLMAMIŞ GİBİ DAVRANIYORLAR"

"Muhalefetin, paralel yapı karşısında dik bir duruş sergileyemediğini" söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti: "Onlar paralel yapıyla beraber hareket ettiler. 30 Mart'ta sandıklar açılıp da başarımız ilan edildikten sonra eğer milletin bizlere bu oyları neden verdiğini unutursak, emanete haksızlık etmiş oluruz. İşte onun için demokrasi tarihimizin en zorlu, en çetin, en ahlak dışı saldırılarını gerçekleştiği süreci biz asla unutmayacağız. Şimdi muhalefet partilerine dikkat edin, ne yapıyorlar? Hiç bir şey olmamış, hiçbir şey yaşanmamış gibi davranıyorlar. Gündemi farklı yerlere çekerek seçim öncesi yapılanların üzerini örtmeye çalışıyorlar. Hiç kusura bakmasınlar, o yapılanların üzeri örtülemez, o yapılanlar unutulamaz. CHP genel müdürünün, Türkiye düşmanı o hain örgütle yaptığı işbirliği ve ittifakı inanın biz unutsak da millet unutmaz, tarih asla unutmaz. Ankara caddelerinde CHP genel müdürünün yaptığı bozkurt işareti hafızalardan silinmez. Bakıyorsunuz nerede ne yaptığı belli değil. İnsanların mahremlerine saldırıların, ses kayıtların ve montajların CHP tarafından nasıl ilkesizce, hukuksuzca kullanıldığını tarih unutmaz."

"ÇIKSIN AÇIKLASINLAR"

"CHP genel müdürü, o malum örgütün medyasına çıkıp Dışişlerindeki gizli görüşmeyi daha yayınlamadan nasıl ima ettiğini de hiç kimse unutmaz" değerlendirmesinde bulunan Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: "Belli ki Dışişleri Bakanlğında devletin en gizli toplantılarından biri dinlendikten, kaydedildikten sonra götürüldü ve CHP genel müdürüne dinletildi. Bunu da inkar eder. Çünkü bunlarda 'doğru konuşmak' diye bir şey yok. Bunlarda yalan var, takiyye var, bunlarda iftira var, fitne var, fesat var. Bu büyük ihanet girişimine belli ki CHP genel müdürünü ortak ettiler.

Biz CHP genel müdüründen, CHP yönetiminden haftalardır tatmin edici açıklama yapmalarını bekliyoruz ama henüz bir şey yok. Pensilvanya'daki örgütle ne boyutta işbirliği ve ittifak yaptığını açıklasınlar. Birbirlerine ne söz verdiklerini, nasıl bir senaryo yazdıklarını açıklasınlar. Özellikle de bu hukuksuz dinlemeler, montajlar ve bunların yayınlanması konusunda nasıl bir paslaşma içerisine girdiklerini, çıksın açıklasınlar. Eğer açıklamazlarsa bu ahlak dışı saldırılar, özellikle de bu büyük ihanet girişimi, CHP'nin tarihine yeni bir kara sicil olarak kaydedilecek ve oradan hiç çıkmayacaktır."

"BUNLAR NE YAPACAKLARININ FARKINDA DEĞİL"

"Ne diyordu bu CHP genel müdürü, MHP Genel Başkanı, 'Başbakan kaçacak. Başbakan Malezya'ya gidecek, Sudan'a gidecek.' Ne oldu? Dün akşam, Malezya Başbakanı buradaydı, beraber yemek yedik" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunlar istikameti şaşırmışlar. Bunların inanın siyasetten nasibi yok. Bunlar ne yapacaklarının farkında değil. Şu anda bu ülkeden kaçması gereken en azından oturdukları o koltukları terk etmesi beklenen CHP'nin ve MHP'nin genel başkanlarıdır.

Ama bunu yapmazlar. Niye? Bir taraftan MHP'nin genel başkanı 16-17 yıldır sürekli yeniliyor, sürekli millet ona, 'defol' diyor, 'sen bu işi yapamazsın' diyor. 'Sana bir iktidar şansı verdim, 3,5 yıl durdun bırakıp kaçtın gittin' diyor. Devam etseydin, 5 yılını tamamlasaydın, tamamlayamadın. Niye? Sakarya depreminin, Kocaeli depreminin altında ezildi. Yürütemezdi ve 3 tane genel başkan güya koalisyon kurdu, bu işi başaramadılar, yürütemediler, kaçıp gittiler. Ama AK Parti, evelallah... Ne Bingöl'de ne Van'da ne Simav'da ülkemizin neresinde olursa olsun, bütün depremlerde bir yıl içerisinde yeni şehirler inşa ettik ve oralarda da şu anda görüyorsunuz o yeni şehirlerle halkımızla bütünleştik. Biz beraber geleceğe yürüdük, yürüyoruz. Ekonomimiz sarsılmadı. Tam aksine daha da güçlenerek çıktı.

"BİRİNCİ PARTİ OLMAZSAK BIRAKIRIM DEDİM"  

Dünyanın her yerinde seçimde kaybedenlerin hesap verdiğine dikkati çeken Erdoğan, şunları söyledi: "Çıkıyor televizyonda diyor ki 'biz oylarımızı 2,5 milyon artırdık.' Aman Yarabbim. Bunlar hesap kitap da bilmiyor. Tam o esnada arkasında grafik yayınlanıyor. Grafikte de 99 seçimleri, 2014 seçimleri, bizim grafik tırmanıyor, onların grafiği ise arkada düşüyor. Farkında değil zavallı. Göremiyor, çünkü arkasında kaldı. Dünyanın her yerinde kaybeden bunun hesabını verir. Ama bizim ülkemizinde muhalefetin böyle bir kültürü yoktur.

İşte söyledim, 'eğer biz birinci parti olarak çıkmazsak ben bu makamı bırakırım' dedim. 'Kılıçdaroğlu bırakabilecek mi?' dedim. 'Bahçeli bırakabilecek mi?' dedim. 'Diğerleri bırakabilecek mi?' dedim. Bir ses geldi mi? Ne dedi Bahçeli, '51'i almazsa bırakması lazım.' Ya sen kendini konuş. Biz o yarışa da varız da sen nerede olacaksın sen onu söyle. Bunu söylemiyor. Çünkü bunların böyle bir hedefi yok. Ama bizim hedeflerimiz her zaman büyük oldu ve büyük olmaya devam edecek. Bu ülkemiz için milletimiz için de partimizi için de büyük hedeflerdir.

Başbakan Erdoğan, seçim sonuçlarının muhalefet adına vahim bir durum olduğunu ifade ederek, "Bu tablo muhalefetin apaçık bir hezimet tablosudur. İşte bu tablo kaset siyasetinin, ahlak dışı siyasetin hainlerle işbirliği içinde yürütülen bir siyasetin çöküş tablosudur. Muhalefet hedef saptırarak gündemi değiştirmeye çalışarak, bu tabloyu ve bu tabloyu oluşturan ahlak dışı süreci unutturamaz. Biz 30 Mart seçimlerinde 45,5 oy oranıyla, seçimlerde tartışmasız zafer kazandığımız halde birileri çıkıyor bizim hesap vermemiz, bizim bedel ödememizi bekliyor. Bakıyorsun, köşelerinde, manşetlerinde, kürsülerinde hala iktidarı sorguya çekmeye çalışanlar var."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.