Meclis dışından bir cumhurbaşkanı: Sezer

ÇANKAYA SANCILARI / EROL MARAŞLI'NIN KALEMİNDEN
Hükümet ortaklarının cumhurbaşkanı adayı olarak Ahmet Necdet Sezer'i teklif etmesi, muhalefet partileri tarafından da olumlu karşılanıyordu.. Bu konuda ilk görüş belirten Fazilet Partisi oldu. FP Grup toplantısında Genel Başkan Recai Kutan, Başbakan Ecevit'in kendisine, meclis dışından Ahmet Necdet Sezer'i cumhurbaşkanı olarak önerdiklerini söylediğini aktardı ve Sezer'e destek kararı çıktı.
DYP de Sezer için onay verince sorun çözülmüş gibi oluyordu. Çok partili Türk siyasi hayatında bir ilk gerçekleşecek ve parlamentoda temsil edilen tüm partilerin ortak kararıyla meclis dışından bir aday cumhurbaşkanlığı için ortak aday olarak gösterildi. Tüm genel başkanlar Ahmet Necdet Sezer'i aday gösteren öneriyi, parlamentoda düzenledikleri basın toplantısında, imzaladılar. Bu arada TBMM Başkanı Yıldırım Akbulut ve DYP Kilis Milletvekili Doğan Güreş, cumhurbaşkanlığına aday oldular.
ANAP Ankara milletvekili Yücel Seçkiner ve ANAP Van milletvekili Kamran İnan cumhurbaşkanı adayı olacaklarını açıklıyorlardı. Daha önce de DSP Eskişehir milletvekili Mehmet Mail Büyükerman ve DSP Ankara Milletvekili Oğuz Aygün, FP İstanbul Milletvekili Nevzat Yalçıntaş, ANAP Balıkesir milletvekili Agah Oktay Güner; cumhurbaşkanlığına aday olmuştular. Böylece, cumhurbaşkanlığı adaylığı için milletvekillerinden Meclis'e resmen yapılan başvuru sayısı altıya çıkıyordu. FP, eski Anayasa mahkemesi başkanı Sami Selçuk'u aday göstermeyi düşünüyordu ama ilk turda Sezer'i destekleyeceklerini bildirdiler.
Somuncuoğlu'na büyük tepki
Adaylık sürenin bitimine bir saat kala koalisyonun MHP'li Devlet Bakanı, Aksaray milletvekili Sadi Somuncuoğlu, cumhurbaşkanlığı adaylık başvurusunu yapmak amacıyla TBMM'ne geldiği sırada bazı MHP'li milletvekillerinin engellemesiyle karşılaştı; tartaklandı, korumaları darp edildi. Genel Evrak ve Arşiv Müdürlüğü önünde bekleyen bazı milletvekilleri, Somuncuoğlu'nun otomobilin etrafını çevirdiler ve karşılıklı söz düellosu yaşandı. MHP'li Şevkat Çetin ile Orhan Bıçakçıoğlu, Somuncuoğlu'nun otomobiline binerek, aday olmaması yönünde baskı yaptılar. Ordu milletvekili Cemal Enginyurt'un, "Al arabanı git, partiden istifa et, adaylığını öyle açıkla.. /eski ülkücüleri kasdederek/ yakamızdan düşün!" diye bağırdığı görüldü. Bakanın koruma polislerinin kendisini durdurmaya kalkışması üzerine, Enginyurt, polisleri tokatlıyordu. Çıkan kargaşa sırasında bazı basın mensuplarının da fotoğraf makineleri ve kameraları hasar gördü. Somuncuoğlu, bir süre sonra makam otomobilinden indi ve başvuru dilekçesini vermek istedi ise de MHP'li milletvekilleri Somuncuoğlu'nun dilekçesini yırttılar. Ancak, TBMM, Somuncuoğlu'nun yırtılan dilekçesini kabul etti.
Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğlu ve korumaları, yaşanan olayla ilgili olarak Kavaklıdere Karakolu'na giderek, MHP Ordu milletvekili Cemal Enginyurt, MHP Ankara milletvekili Şefkat Çetin, MHP Yozgat milletvekili Ahmet Ersoy ve MHP İstanbul milletvekili Mustafa Verkaya hakkında şikayetçi oldular.
Anayasa mahkemesi başkanlığından istifa eden A.Necdet Sezer; 25 Nisan 2000'de, koalisyon ortaklarının yanı sıra muhalefet partilerinin liderleri Recai Kutan ve Prof. Dr. Tansu Çiller de dahil 131 milletvekilinin ortak önergesiyle cumhurbaşkanlığına aday gösterildi. Sezer, beş partinin ortak adayı olmasına karşın 367 oy gereken ilk iki turda; önce 281, sonraki turda 314 oy aldı. 276 oyun yeterli olacağı son tur 5 Mayıs'ta yapıldı ve Sezer oylamaya katılan 533 milletvekilinden 330'unun oyunu alarak Türkiye'nin 10. cumhurbaşkanı seçildi.
Kadere bakın ki; Sezer'i Çankaya'ya taşıyan Başbakan Ecevit ile Sezer büyük kavgalar yaşayacaklar, Sezer; Ecevit'e anayasa kitapçığını fırlatacak ve Türkiye büyük bir ekonomik krize girecek, Kara Çarşamba'yı yaşayacaktı.

Koalisyonlar kuruluyor
Milli Görüş'ün partisi, Fazilet Partisi ile Doğruyol Partisi'nin koalisyonu sırasında Çankaya'da Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel vardır. Dış maniplasyon, İstanbul dükalığı ve bir kısım basının yaptırdığı Post Modern darbe ile halk oyuyla seçilen bir iktidar daha yıkılıyordu. FP'nin kapatılması sonucu, bu partide de doğal olarak parçalanma yaşanıyordu. Ve diğer partiler pastadan pay kapmak için transfer ataklarına kalktılar. Bu arada on iki yıl siyasi kargaşalar içinde geçerken bir seçim, bir de cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı. Ecevit'in DSP'si, Bahçeli'nin MHP'si ve Mesut Yılmaz'ın ANAP'ı 1999 seçimleri sonucu koalisyon oluşturdular. İşte bu koalisyon 2000 yılında Ahmet Necdet Sezer'i cumhurbaşkanı olarak atadılar.
Kapatılan Fazilet Partisi üçe bölünecek ve Erbakan'ın dışında, İstanbul belediye başkanlığı yapan Recep Tayip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Arınç ve Abdüllatif Şener ve arkadaşlarının başını çektiği grup bir parti kuracaktı. Melih Gökçek-Burhan Özfatura ikilisinin de ayrı bir partiyi örgütleyeceği varsayılıyordu. Senaryo kısmen tuttu: kısmi transferlere de rastlandı. Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Abdüllatif Şener ve arkadaşları Adalet ve Kalkınma Partisi'ni AK Parti kurdular. Ve bu parti 2002 yılında iktidar olurken DSP, MHP, ve ANAP baraj altında kalıyordu.
Fazilet partisi; kendisine kalan milletvekilleriyle Saadet Partisi'nde Recai Kutan'ın liderliğinde, Necmettin Erbakan'ın vesayetinde varlığını devam ettirmeye çalıştı. Daha sonra Erbakan'ın yasaklılık süresi dolduğunda vesayeti geri aldı ama bu da çok uzun sürmedi; bu kez bir mahkeme kararıyla yine yasaklı duruma düşerek, Saadet Partisi'nin genel başkanlığından ayrılıp koltuğunu yine mutemet adamı Recai Kutan'a bıraktı.
Bu arada 28 Şubat'ın mimarları olarak kabul edilen askerler ve siyasiler de emekli oldular. Ak Parti iktidar olmadan iki ay önce Genelkurmay Başkanlığı'na Org. Hilmi Özkök getirildi. Askerin Ak Parti iktidarına karşı kuşkuları vardı ama Özkök döneminde akıllı ve soğukkanlı tavrlarla pek sıkıntı yaşanılmadı denilebilinir.
YARIN: 11. CUMHURBAŞKANI ABDULLAH GÜL