"Terörle iş tutan vekile hesap sor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teröre karşı iç güvenlik yasalarının gerektirdiği her şeyin yapılacağını söyleyerek, "Parti kapatılmasına karşıyım ama teröre sırtını dayayan vekilleri de dokunulmazlık zırhından sıyırmalı ve yaptıklarının bedeli ödetilmeli" dedi

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, terörle mücadele, yapılan operasyonlar ve terörist saldırılara ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Türkiye Cumhuriyeti devleti teröristlerle, onları destekleyen sözde siyasetçi, sözde aydın, sözde sivil toplum kuruluşu temsilcisi herkesten de, şehitlerimizin kanlarının hesabını sorma gücüne sahiptir" dedi. Güvenlik güçleri ve yargı mensuplarına çağrı yapan Erdoğan, "İç Güvenlik Yasası'nın içeriğinde ne varsa, bunlar uygulamaya geçmelidir. Eğer uygulamada sıkıntı varsa, o zaman uygulayıcıların kendilerini test etmesi gerekir" dedi. Erdoğan, HDP'nin kapatılması tartışmalarıyla ilgili olarak da, "Parti kapatılmasını doğru bulmuyorum. Ama bunları dokunulmazlık zırhından arındırmak suretiyle de, 'terör örgütüyle iş mi tutuyorsun? Senin sırtını dayadığın yer terör örgütü mü? Bunun bedelini ödeyeceksin' diyerek, bu işbirliğinin bedeli ödetilmeli" diye konuştu.
Erdoğan, Çin ve Endonezya ziyareti öncesinde Esenboğa Havalimanı'ndaki basın toplantısında şunları söyledi:
ŞEHİT KANININ HESABINI SORACAĞIZ: Türkiye Cumhuriyeti devleti teröristlerle, onları destekleyen sözde siyasetçi, sözde aydın, sözde sivil toplum kuruluşu temsilcisi herkesten de şehitlerimizin kanlarının hesabını sorma gücüne sahiptir. Burada herhangi bir geri adım atma söz konusu olmayacaktır. Bu bir süreçtir ve bu süreç aynı kararlıkla devam edecektir. Gerek kırsalda, gerek şehirlerde, elinde silahı veya molotofu, yüzünde maskesi olan herkes önce güvenlik güçlerimizden, ardından adli kurumlardan gereken cevabı alacaktır. Bu konuda hem güvenlik güçlerimizin hem savcı ve hakimlerimizin ihtiyaç duydukları yasal düzenlemeler zaten yapılmıştır. Artık bu yetkilerin en etkili şekilde kullanılması şarttır.
HAK ETTİKLERİ KARŞILIK VERİLECEK: Milletimizin sabrını zorlayan bu hainlere hak ettikleri şekilde karşılık verileceğinden milletimin endişesi olmasın. Devletimizin yönetim kademelerindeki ilgili tüm sorumluların üzerilerine düşen görevleri süratle ve kararlı şekilde yerine getireceklerine inanıyorum. Türkiye, adı ve amacı ne olursa olsun ülkesine ve milletine karşı ihanet içerisine giren her türlü paralel devlet yapılanmasıyla mücadele etme dirayetine sahiptir. Bu milletin ve bu devletin hoşgörüsünü, sabrını, vakarını istismar edenler hak ettikleri cevabı en kısa zamanda alacaklardır, almaya da başladılar.
YASALARI UYGULAYIN: İç Güvenlik Yasası'nın içeriğinde ne varsa... Bunlar yasal bir düzenlemenin kitaplar arasında kalması için yapılmamıştır, uygulamaya girecektir. Eğer uygulamada sıkıntı varsa, uygulayıcıların kendilerini test etmesi gerekir. Şehirlerimizde, şehirlerimizin ilçe merkezlerinde, kırsalda, nerede olursa olsun ülkenin her santiminde devlet vardır ve varlığını bütün imkanlarıyla seferber ederek ortaya koyacaktır. Süreç şu anda başlamıştır ve rehavete kapılmadan sürecektir.
BUNLARLA ÇÖZÜM SÜRECİ MÜMKÜN DEĞİL
(Çözüm Süreci bitti mi, yoksa devam edecek mi sorusuna) 30 Mart yerel seçimlerine giderken Çözüm Süreci'nin istismarını gördük. Çözüm Süreci, Mart'ta Başbakan olarak partimin başındayken maalesef karşılığını bulmadı. Daha sonra yapılan genel seçimlere geldiğinde bu işin ciddi manada hasar gördüğünü fark ettik. Dolayısıyla bu hasarla birlikte artık ortada bir gerçek var. Bu ülkede, milli birliğimize, kardeşliğimize kast edenlerle bir çözüm sürecini devam ettirmek mümkün değil. 78 milyon vatan evladı, bugüne kadarki hakları neyse, bunları aynen kullanacaktır. Herhangi bir geri adım söz konusu değildir. Bu ülkede ret politikalarını, inkar politikalarını, asimilasyon politikalarını ayaklar altına alan iktidar, iktidarımızdır. Özgürlükten bahsedip uygulamaya gelince tehditlerle, silahların gölgesinde işlev görmeye kalkarlarsa, bunun adı demokrasi olmaz. Aklı selimin egemen olmadığı bir ortamda demokrasi olabilir mi, olamaz.
GÜVENLİ BÖLGE HAZIRLIĞI
Burada ilk adım malum bu güvenli bölgenin alt yapısını oluşturmak. Konuyla ilgili olarak benim geçtiğimiz çarşamba günü Sayın Obama ile yapmış olduğumuz görüşmede bunları etraflıca ele aldığımız gibi daha önce Dışişleri Bakanlığımızın Amerikalı yetkililerle yapmış olduğu görüşmeler ve şuanda da devam etmekte olan görüşmelerle her şeyden önce malum terör örgütü ve DAEŞ ile özellikle Kuzey Suriye'deki mücadelenin verilmesi büyük önem arz ediyor. Aynı zamanda yine ulusal güvenliğimize tehdit oluşturan, yine bölgedeki malum unsurlar var. Burada bizler için 'ikmal bölgesi' diye tanımladığımız bölgelerin tehditten arındırılması, bizdeki 1 milyon 700 bin Suriyeli vatandaşın ülkelerine dönme beklentisi için de önemlidir. İlk etapta bir defa buranın temizlenmesi, ardından oranın güvenli hale getirilmesinden sonra 'güvenli bölge' tanımının yapılması mümkün olacaktır.
NATO HAZIRLIKLI OLMALI
Saldırıya uğrayan Türkiye, güvence altına alma haklarını kullanmaktadır. Burada uluslararası hukuktan kaynaklanan ne hakkımız varsa kullanmaya devam edeceğiz. Diyoruz ki, 'burada NATO'ya da düşen görevler her an olabilir.' Dolayısıyla NATO'nun da bu konuda hazırlıklı olması talebimiz var. Nitekim Amerika'nın yapmış olduğu açıklamaları duydunuz. 'DAEŞ nasıl bir terör örgütüyse, PKK da bir terör örgütüdür' diye Amerika açıklamasını yaptı. Mesele bunu görebilmektir. 'DAEŞ terör örgütü, onunla savaşıyorsa diğeri terör örgütü değildir' gibi bir şey yok. Terör örgütleri de çıkar mücadelesi için birbirleriyle savaşmıyor mu?
"Kapatmaları doğru bulmuyorum ama..."
(HDP'nin kapatılma tartışmalarıyla ilgili) Ben parti kapatılması olayını doğru bulmuyorum. Fakat bu partinin yöneticilerinin bu işin bedelini ödemeleri gerekir. Fert fert, birey birey. Burada anayasanın 14'üncü maddesi çok şeyler sağlıyor. Eğer o yeterli değilse, dokunulmazlık zırhından bunları sıyırmak suretiyle, terör örgütlerini arkalarında gösterenler, 'biz sırtımızı şuraya, buraya dayıyoruz' diyenler, bu ifadelerin bedelini ödemelidirler. Gerçek kişilere yönelik olarak parlamento, bence gerekli değerlendirmelerini yapmalı. Bunları dokunulmazlık zırhından arındırmak suretiyle de, 'terör örgütüyle iş mi tutuyorsun? Senin sırtını dayadığın yer terör örgütü mü? Bunun bedelini ödeyeceksin' denmeli ve terörle iş tutmanın bedeli ödetilmeli.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.