"O yavrunun hesabını bütün dünya verecek"

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Akdeniz'i mülteciler için mezara dönüştüren Avrupa ülkeleri hayatını kaybeden her mültecinin vebaline ortaktır" dedi. "Akdeniz'de boğulan insanlığımızdır. Akdeniz'de bizi biz yapan değerler boğulmaktadır" ifadelerini kullanan Erdoğan, işadamlarına Bodrum'da cesedi kıyıya vuran 3 yaşındaki Aylan'ı hatırlattı, "bu 3 yaşındaki yavrunun hesabını tüm insanlık vermeyecek mi?" diye sordu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'de düzenlenecek G-20 Liderler Zirvesi çerçevesinde düzenlenen işadamlarının bir araya geldiği Bussiness-20 toplantısına katıldı. Şu mesajları verdi:
TERÖRLE İŞBİRLİĞİNE DAVET: Türkiye tek başına kalsa da terörle mücadelesini sürdürecektir. Bazı ülkelerin terör örgütleri arasında ayrım yaparak kimine karşı mücadele ederken kimilerini doğrudan ya da dolaylı desteklemesini de kınıyorum. Terör ateşinin ilk olarak nerede alev alırsa alsın, sonunda mutlaka tüm dünyayı yakıp kavuran bir felakete dönüşeceği asla unutulmamalıdır. Terörle mücadele konusunda Batı başta olmak üzere tüm dünyayı işbirliği yapmaya davet ediyorum.
ANTALYA'DA ANA GÜNDEM TERÖR: Ekonominin en önemli tehdidi terördür. Antalya G-20 zirvesinin çalıştaylarında ve özellikle çalışma yemeğinde en önemli gündemimizi bunlar oluşturacaktır. Küresel terör dünyanın tamamının huzurunu tehdit eden giderek büyüyen bir sorun olarak devam ediyor. Ülkemizin güney sınırlarından başlayarak Suriye ve Irak ile birlikte pek çok ülkeyi adeta ateşten bir gömlek gibi yakan bu sorun karşısında Batılı ülkelerin gerekli duyarlılığı göstermediğini, gösteremediğini üzüntüyle ifade etmek durumundayım.
DÜNYA BU VEBALE ORTAK: Dünyanın en kadim medeniyetlerine beşiklik eden Akdeniz'i mülteciler için bir mezara dönüştüren Avrupa ülkeleri, hayatını kaybeden her mültecinin vebaline ortaktır. Akdeniz'de batan bir botta, mültecileri taşıyan bir botta ölen 3 yaşındaki bir yavru bizim sahillerimize vuruyor. Bizim sahillerimizdeki bu 3 yaşındaki yavrunun hesabını tüm insanlık vermeyecek mi? Birçok savaşlarda mazotların içerisinde çırpınan hayvanları farklı bir şekilde ananlar, bu 3 yaşındaki yavruyu, annesini, kardeşini hatırlamayacak mı?
VARIN ERDOĞAN'I KÖTÜ LANSE EDİN: İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra tesis edilen küresel güvenlik sistemi işlemiyor. Bu sistemin en önemli unsuru olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi daima üyesi olan 5 ülkenin çıkarları dışında hiçbir konuya, hiçbir soruna eğilmeyen bir yapı haline dönüşmüştür. Bunun için biz 'dünya beşten büyüktür' diyoruz. '196 tane, 200'e yakın ülkenin kaderi bu beş tane ülkenin içinden bir tanesinin iki dudağı arasına mahkum edilemez' diyoruz. Bunları Erdoğan söylediği için dünya medyası tarafından her zaman 'kötü' olarak lanse ediliyor. Varın Erdoğan'ı kötü lanse edin. Hakkı hayatım boyunca söylemeyi sürdüreceğim.
İNSANLIĞIMIZ BOĞULDU:
Batı merkezli dünyanın geride kaldığını çok merkezli bir dünyanın var olduğunu artık kabul etmemiz lazım. Akdeniz'in kıyılarından hurda gemilerine, botlara binen insanlar batıda huzuru, yaşama imkanını arıyor. 2'nci Dünya Savaşı'ndan sonra özgürlüğün kriterlerini belirleyen batı ülkeleri maalesef şimdi bu değerlere sırt çeviriyor. Akdeniz'de boğulan sadece mülteciler değildir, Akdeniz'de boğulan insanlığımızdır. Bizi biz yapan değerler boğulmaktadır. Avrupa kapılarında kaderlerine terk edilen, hatta kasten botları batırılan, ölüme terk edilen her mülteci bu gerçeğin temsilcisidir.
BATI İNANDIRICI DEĞİL:
Kapısına dayanan mültecilere bile tahammül edemeyen Batı'nın; Irak'a, Suriye'ye, Libya'ya özgürlük, barış ve refah götürmek için çalıştığı iddiası inandırıcılığını kaybediyor. Orada yapılan ne biliyor musunuz? Onu da açık söylüyorum, "Libya'da, Irak'ta petrol var. Oradaki petrol kuyularına el koyalım".
YÜK ÜZERİMİZE BİNDİRİLMESİN:
Biz hiç şikayetçi olmadık, olmayacağız. 6.5 milyar dolar harcadık bugüne kadar. Elbette bu inasnlar huzura kavuşana kadar elimizden gelen gayreti göstermeye devam edeceğiz. Tüm dünyanın ortak sorununun tamamının üzerimize yıkılmasını doğru bulmuyoruz.
DUYARLILIĞA DAVET
Gerek DAEŞ ile olan mücadelemiz, ayrıca ülkemizdeki terör örgütleri ile verdiğimiz mücadelemiz. Bölgede durum normale döndüğünde, Türkiye insani ve ahlaki tüm görevlerini yerine getirmiş olmanın huzurunu yaşarken diğer ülkelere aynı nazarla bakılacağını sanmıyoruz. Bir kez daha Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkeleri her geçen gün daha da tırmanan insani dramlar karşısında daha duyarlı olmaya davet ediyorum. Dünya medyasını tarafsız olmaya davet ediyorum.