CHP-İP-SP derinliğinde dip dalgaları

Millet İttifakı’na mensup partiler çok iyi ilişkileri varmış gibi görünebilirler. Ancak sahne önünde yaşananlara bakmayın. Hem Saadet hem de İYİ Parti yöneticilerinin açıklamaları ittifakın çatısı konumundaki CHP’den duydukları rahatsızlıkları itiraf eder mahiyette. İşte konuk yazar Bülent Erandaç'ın değerlendirmesi...

KONUK YAZAR BÜLENT ERANDAÇ
Derin Amerika'nın, CHP omurgasında oluşturduğu Millet İttifakı, sahne önünde pek iyiler. Birbirlerini öpüyorlar, gidip geliyorlar, süslü laflarla, aralarının çok iyi olduğu izlenimi veriyorlar. Bakmayın siz sahneye koydukları oyunlara. Gerçek hiç de öyle değil. İçlerinde, derinliklerinde görülmemesi için çok uğraştıkları dip dalgaları, rahatsızlıklar var. Son haftalarda, Millet İttifakı derinliğindeki dip dalgalarını gösteren iki gelişme oldu. 1) Saadet Partisi, Millet İttifakı içinde olmadığını açıkladı. 2) Durduk yerde, İP Genel Başkanı Meral Akşener, 'Cumhurbaşkanı adayı değilim. Başbakan olacağım' dedi. Bu iki gelişmenin arka planına bakınca, Millet İttifakı'nın derinliğindeki dip dalgalarını görmemek mümkün değil.

BAŞBAKANLIK LAFI BİR TAKTİK
Önce, Saadet Partisi'nin CHP'den kaçma harekatına bakalım. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi'nin Millet İttifakı içinde olduğunu sık sık gündeme getiriyor, çok iyi anlaştıkları algısını yaratmaya çok uğraşıyordu. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, çıktı net ve açık şekilde "bir ittifakın içinde değiliz. Her parti ile dirsek temasındayız' dedi. Karamollaoğlu, "İttifaklar seçime girileceği zaman ortaya çıkar. Geçmişte doğrudur biz ittifakın içinde bulunduk. Bundan sonra da nerede bulunacağız bir beyanda bulunmadık. Elbette partilerle görüşmelerimiz oluyor. Bu görüşmeler de seçime giderken son kademede somutlaşacak" ifadelerini kullandı. Bu ne demek? Saadet Partisi, Millet İttifakı içinde değil. Millet İttifakı'nın bir başka partisi İYİ Parti lideri Meral Akşener, "Cumhurbaşkanlığı'na aday değilim, Başbakanlığa adayım" açıklaması yaptı. CHP'liler çok memnun oldular. Kılıçdaroğlu'nun önünün açıldığı yazıldı. Bir neşelendiler ki sormayın. Aradan günler geçerken, İYİ Parti'den manidar-tuhaf açıklamalar gelmeye başladı. İYİ Parti'nin önde gelen bir ismi, (Adının son dönem çok fazla gündemde olması dolayısıyla yazılmasını istememiş) Akşener'in sözlerinin bir taktik olduğunu ifşa edercesine şöyle konuştu: "Sayın Genel Başkanımın aday olmayacağını açıklaması kişisel bir tercihtir. Zaten bunun kişisel tercihi olduğunu beyan etti. Kendisinin kişisel kararına saygı gösteririz. Ama parti yönetimi olarak bir aday göstermeyeceğimiz anlamına da gelmez." İsminin yazılmamasını isteyen İYİ Parti yöneticisi devam etmiş; "Sayın Genel Başkan, 'ben olmak istemiyorum' dedi. Parti yönetimi olarak ona bu görevi verme hakkımızın da olduğu unutulmamalı..." Ne demek bu? Yani, İYİ Parti olarak, Meral Hanım'a CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYIĞI GÖREVİ VEREBİLİRİZ."
Daha bitmedi. İsminin verilmemesini isteyen İYİ Partili etkin yöneticinin söylediği şu sözler, CHP ile İP arasında sıkıntılar olduğunu, problemler bulunduğunu, CHP yöneticilerinden çok rahatsız olduklarını itiraf eder mahiyette: CHP'den gelen adaylık açıklaması İYİ Parti cenahında sıkıntı yaratıyormuş. İYİ Parti'ye danışılmadan bir aday belirleneceğine yönelik yaratılmak istenen algıdan rahatsızlık duyuluyormuş. Buna karşı ellerinde bir kozun olduğunu da CHP'ye anımsatmaktan geri durmuyorlarmış."

MİLLET İTTİFAKI İÇİNDE ÇALIMLAR
MERAL Akşener'in Cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmesi lafı güzaf. İYİ Parti, Cumhurbaşkanlığı adaylığı görevi verebilirmiş. İYİ Parti, CHP polit bürosunun ileri geri konuşmasından, 'Kılıçdaroğlu ortak Cumhurbaşkanı adayı olacak' lafları sokuşturmasından çok rahatsızmış. İsmini vermeyen İYİ Partili etkin yöneticinin bir lafı var ki, "CHP'nin İYİ Parti'den yerel seçimlerde verdikleri destek karşılığı yeni bir talepte bulunma hakkı yerel seçim ile birlikte bitmiş. Saadet Partisi CHP'den kaçmış. İYİ Parti CHP yöneticilerinden rahatsız. Millet İttifakı'nın derinliği çok gösterilen gibi değil. Dip dalgaları var. ORTAK ADAY BELİRLEYEMEZLERSE BİRBİRLERİNİ YEMELERİ SÖZ KONUSU.

SONUÇ

MİLLET BUNLARI AFFETMEZ
ABD Başkanı Biden'ın trenine binenler, CHP-HDP (PKK)-İP-Deva- Gelecek-DP'nin taktik ve stratejileri iyice netleşti. Çok gizleseler de makyajları, pratikte dökülüyor. Oynadıkları maskeli balo ile nereye yürüdükleri belli. Parlamenter sistem diye bir araya getirildiler. Bir taraftan, Erdoğan'ı yıkmak için her yolu mübah görüyorlar. Korku iklimi oluşturma, yapay gündem yaratma, ülkenin yönetilemediği algısını yerleştirmek için uğraşıyorlar, diğer taraftan derinliklerde birbirlerinin boynuna sarılmayı gizlemek için büyük çaba sarf ediyorlar. Bunun son örneği, Derin ABD'den aldığı sufleler doğrultusunda, Kılıçdaroğlu'nun "siyasi cinayetler işleneceği" tezgahıdır. Bir gerçeği tekrar hatırlatırız. Aziz milletimiz, kirli senaryolara prim verenleri, Türkiye'nin istikrarını sarsıp aradaki boşluktan sıyrılarak iktidar olacağı hayali görenleri affetmez. Sandığa gömer.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.