"Bornova'ya vefa borcum var"

ERCAN AKGÜN
Ege Bölgesi'nin en önemli konser merkezlerinden Ooze Venue'nin işletme sahibi Tekin İçen, 20 yıllık meslek tecrübesini, bugüne kadar yaşadıklarını ve eğlence dünyasındaki başarılarını Yeni Asır'a anlattı. Zirveye doğru çıkışın öyküsünü anlatan İçen, sektörün durumunu ve yapılması gerekenleri de değerlendirdi.
Tekin Bey, eğlence sektörü ile ilk ne zaman tanıştınız?
- 1990 senesiydi. Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Manisa Spor Akademisi'nde öğrenciydim. Okul masraflarımı karşılamak ve kendi harçlığımı çıkarmak için o dönem Bornova'da Mobydick Disko'da bodyguard olarak çalışmaya başladım. Aynı zamanda öğrencilere yönelik çay partileri de düzenliyordum. Organizasyon işlerine ilk başlangıcım da bir nevi böyle oldu. Bodyguardlık sayesinde aileme yük olmadan üniversiteyi bitirdim.
KORUMA OLARAK
Peki mekan işletmeciliğine ne zaman başladınız?
- 1993'de üniversiteyi bitirince Mobydick'ten ayrıldım. İki ortağımla beraber Bornova'da Fiesta Cafe'yi açtık. İşletmecilik hayatıma ilk burada başladım. 3 yıllık Fiesta serüveninden sonra 1997'de yine Bornova'da TS Club'u açtım. Ardından 1999'da Pasha Cafe Bar Restoran'ı hayata geçirdik. Burası aynı zamanda 1990'da ilk bodyguard olarak çalıştığım Mobydick Disko'nun olduğu yerdi. İlk çalıştığım yere yıllar sonra patron olarak geri dönmüş oldum. Pasha adıyla 2002 yılına kadar devam ettik. 2003'te Pasha'nın disko bölümünü Ooze Rock Bar, kafe bölümünü de Born Street Pub olarak çalıştırmaya başladık. Bornova'yı sevdiğim için Bornova Sokağı anlamında olsun diye Born Street adını koymuştum.
Şu anki OOze Venue'nin hayata geçişi nasıl oldu?
- 2005 senesinde Born Street'in adını Felix Cafe Bar'a çevirdik. 2006'nın kasım ayında kendi mülkümüz olan Ooze Venue'yi Egeli müşterilerimizle tanıştırdık. Bugüne kadarki meslek hayatım boyunca açtığım işletmeler içerisinde en beğendiğim ve "işte budur" dediğim yer Ooze Venue oldu.
Biraz Ooze Venue'den bahsedelim mi?
- Bir yılda 55-60 sanatçı, grup ve şarkıcıyı sahnemize konuk ettik. Ege Üniversitesi öğrencilerinin tamamına yakını burada mutlaka en az bir gece eğlenceye katılmıştır. Öğrencilerin yanı sıra birçok seçkin işadamı ve mevki sahibi kişiler, hayranı olduğu şarkıcıyı dinlemek için mekanımıza misafir olmuştur. Mekan havalandırması konusunda oldukça iyi durumdayız. Özel olarak İtalya'dan getirdiğimiz, kendimize ait ses ve ışık sistemimiz var. Bu konuda her yerde bulunmayan bir sisteme sahibiz. İçerisi 2 bin 500 kişi, duruma göre 3 bin kişiyi ağırlayabilecek bir konuma sahip. Kapılarımız her çarşamba, cuma ve cumartesi gecesi açıktır. Yaptığımız organizasyonlarla, elde ettiğimiz başarılarla Türkiye markası haline dönüştük. Bu da gurur verici bir durum.
Başınızdan geçen unutamadığınız kötü bir olay var mı?
- Olmaz mı. 2006 Kasım'da Ooze Venue'yi açtığımız hafta diğer Ooze Rock Bar'da gece yangın çıktı ve içeride ne varsa kül oldu. Bir mekan doğarken bir diğeri hayata veda etti. Müşterilerin olmadığı bir güne denk gelmesi teselli sebebimiz oldu. Orasını 10 gün içerisinde toparlayıp eski haline getirdik. O zamanın parasıyla bize 250 milyar liraya mal olmuştu.
İşinizin zor yanları neler?
- Yaptığımız konserlerde bazen kepçeyle verip, kaşıkla bile alamadığımız oluyor. Gelen ulusal şarkıcı ve sanatçılarda ummadığımız şekilde zarar edebiliyoruz. Amacımız müşteriyi de şarkıcıyı da memnun etmek. Her hafta binlerce insanın bulunduğu bir ortamda bu tabii ki de biraz zor oluyor. Ama yine de işimi seviyorum.
İşletmecilik hayatı sizin yaşamınıza neler kattı, sizden neler götürdü?
- Maddi olarak çok faydasını gördüm. Allah'a şükür çok paralar kazandırdı. Manevi olarak da insanları daha iyi tanıma fırsatı verdi. Ancak iyi yanları kadar kötü yanları da oldu tabi. Bir kere en başta uyku düzenimizi yok etti. Bazen günlerce uyumadığımız zaman oluyor. Sosyal hayatımız sıfıra indi. Stresi bol olduğu için daha çabuk yaşlandık. Herkes benim konumumda olmak ister, ama gelin bir de bana sorun.
Yazlık bir yerde mekan açmayı düşündünüz mü hiç?
- Hayır. Yakın çevrem bana hep sorar neden yazlık bir yerde eğlence merkezi açmıyorsun diye. Zaten yılın 10-11 ayı Ooze Venue açık. Kendimize vakit ayırıp dinlenebilmemiz için geriye 1-2 aylık bir süre kalıyor. Geçen sene 12 ay açık kalmıştı. Bir de yazın iş yapmaya kalkarsak bünye kaldırmaz. Ooze Venue fazlasıyla yetiyor. Bizim de tatil yapmamız gerekiyor.
Bugüne kadarki işletmelerinizi sürekli Bornova'da açıtınız. Bir sebebi var mı?
- Bu işte para kazandığım ilk yer Bornova'ydı. Buraları seviyorum. Bornova'ya manevi anlamda bir vefa borcum var. Başka hiçbir ilçede mekan açmadım, açmam da. Burası dışında başka yerlerde eğlence merkezi açmam için çok teklif geldi. Ancak hiçbirisini kabul etmedim.
Mesleki başarınızın formülü nedir?
- İşlerin başında durup kontrolü ve takibi elden bırakmamak ana kural. Personelimden önce işe gelip onlardan daha fazla çalışırım. Bir işletmeyi zirveye taşımak istiyorsanız işiniz zordur, eğer zirvede kalmak istiyorsanız daha zordur. Bu sektörde ayakta kalmak ve patron olmak büyük sorumluluk ister. 20 yıllık iş tecrübesine sahip olduğumuz için eksikleri görüp, yapılması gerekenleri daha önceden farkediyoruz. Sonra da çabuk müdahele edip olumsuzlukları ortadan kaldırıyoruz. Geçmişteki işletmelerimizde halkın güvenini kazanmış olmamız da büyük etken. Mekan içerisindeki kilit noktalarda çalışanların, 1. dereceden kan bağı olan akrabalar olması da çok önemli. Çünkü aileden olmayan bir insan bizler kadar işine sahip çıkmıyor.
Ooze Venue'yi bu kadar popüler kılan etkenler nelerdir?
- Fiyatlarımızın uygun oluşu. Disiplinli oluşumuz. Kendi müzik gruplarımızın kaliteli oluşu. Ailelerin bile rahatlıkla gelip, sıkıntı yaşamadan eğlenebilecekleri bir yer olması. Burada zengini de bir, öğrencisi de orta hallisi de.

İDARE ETMEK GEREK
Müzisyenlerin sizin sahnenizi tercih etme sebepleri nedir?
- Bütün şarkıcı ve grupların burada sahneye çıkmak isteme sebebi, tabii ki de müşteri yoğunluğunun çok fazla olması ve ses, ışık sistemlerinin kaliteli oluşu. Mekanın konumu da onlar oldukça önemli.
Bütün gününüz sürekli alkollü müşterilerin arasında geçiyor. Sıkıntı yaşadığınız oluyor mu?
- İçkiyi satıyorsak, gelen müşteriyi de taşımayı bilmemiz gerekiyor. Çok kişi beni tanımaz. Ortalarda gezinirim, işleri kontrol ederim. Beni müşteri zannederler. Bu sırada alkolün etkisiyle bana çarpanlar, kaba saba konuşup taşkınlık yapanlar olur. Alkollü insanları idare etmeyi bilmek gerek.
Bu işi ne zamana kadar yapmayı düşünüyorsunuz? Kafanızda başka bir iş var mı?
- Ben öyle herkesin zannettiği gibi ölene kadar bu sektörde olmayı istemiyorum. Benimle birlikte yakınlarımın da bu işe devam etmesini istemiyorum. 20 yıl boyunca sektörün bütün kahrını, eziyetini, çilesini yaşadım. Eğer birgün bu işleri bırakırsam asla geri dönmek istemem. İleride inşaat-müteahhitlik işine girmeyi istiyorum. Şimdiye nazaran daha sakin bir hayat.

"İzmir eğlence yaşamı kötüye gidiyor"
İzmir'in eğlence yaşamını nasıl görüyorsunuz?
- Maalesef İzmir gece hayatı, içkili eğlence sektörü günden güne kötüye gidiyor. İnsanların alım gücü, eğlenceye para ve vakit ayırması giderek düşüyor. Kapalı alanlarda sigara içme yasağı da büyük etken. Üstüne üstlük her sene yeni eğlence merkezleri açılıyor. Bizim sektörün canlanması için en başta ekonomik durumların iyi olması gerekiyor. Gelir seviyelerinin kötü olduğunu gördüğümüz için bizler de fiyatlarımızı makul seviyede tutmaya çalışıyoruz. Bir nevi katkımız olsun istiyoruz.