"Hayal kurun ve paylaşın, birlikte gerçekleştirelim"

Geçtiğimiz sene ilk gerçekleştirilen "Challenge Future Uluslararası Öğrenci Yarışması'nda derece alan Ekonomi Üniversitesi öğrencileri, tüm gençleri geleceği tasarlamaya davet ediyor
CANAN DÜZDOL
Hem kendiniz hem de gelecek nesiller için daha iyi bir dünya yaratmak ister misiniz? Ya da geleceğinizi kendiniz yaratmak ister misiniz? Cevabınız "evet" ise Challenge Future ile tanışmanızda fayda var. Peki nedir bu Challenge Future? Ekonomi Üniversitesi öğrencilerinden, Uluslararası İlişkiler Bölümü öğrencisi ve Challenge Future Chapter Yöneticisi Damla Aktan, Medya ve İletişim Bölümü öğrencisi ve Challenge Future Halkla İlişkiler ve Basın Sorumlusu Ekin Belce Altay, Endüstri Sistemleri Mühendisliği öğrencisi Anıl İnanlı, bu konudaki sorularımızı yanıtladı.
- Challenge Future nedir?
Geçen sene ilk defa Slovenya'daki bir üniversitede akademisyenler tarafından başlatılan bir öğrenci yarışması. Bugün 14 bin aktif üyesi var.
EKSİĞİ KAPATIYORLAR
- Amacı?
Temel mantık, gençlerin seslerini daha fazla duyurabilmelerini sağlamak. Çünkü ülkemizde yaşadığımız sağlık, küresel ısınma, kirlilik gibi sorunları hemen hemen tüm ülkeler yaşıyor ve halihazırda yetki sahibi kişilerin hayal kuracak zamanları yok. Biz de bu eksiği kapatmak istiyoruz.
- Nasıl bir sistemi var yarışmanın?
Her yıl bir tema ile gençler bir araya getiriliyor. Geçen sene konu, iletişimin geleceğiydi. Her sene farklı altbaşlıkta açılacak. Her grupta yarışan öğrenciler, yarı final ve final olmak üzere 2 ayrı süreçten geçiyorlar. Şimdi sınırlar daha da genişledi. Bütün fikirler www.challengefuture.org adlı bir web sitesi üzerinden görülecek hale getiriliyor. Böylece gençler hem birbirlerini değerlendirme ve yorumlama hem de arka plandaki profesyonel jüri tarafından o fikirleri değerlendirerek bir bilgiye ulaşma şansı yakalıyor. Ayrıca gençlerin fikirleri de uçup gitmek yerine internet üzerinden bir ağla paylaşılıyor. Tüm dünya gençleri kendini bu ağ üzerinde ifade ediyor. Bu ağ "gelecek için ben de varım, ben bunu yapabilirim" demelerini sağlıyor.
- Bu oluşuma kimler katılabilir?
Yarışma için koyulan sınır 15-30 yaş arası herkes. İllaki öğrenci olmaları da gerekmiyor.
- Geçen sene ilk kez düzenlendi yarışma. Nasıl tamamladınız yarışmayı?
Geçen sene en az 2, en fazla 4 kişilik takımlar halinde yarışılabiliyordu ve hepimizin öğrenci olmasını istemişlerdi. Biz 4. olarak zirvede bulunma şansı elde ettik. Online yarışma süreçleri sonunda 5-6 gün gibi bir zaman sonunda bizi Slovenya'da, Bled şehrinde bir araya getirdiler.
- Yarışma organizatörlerinin bundan sonrası için hedefleri neler?
2030'a kadar "geleceği yaratma" topluluklarını 200'den fazla üniversitede oluşturup o öğrencilerin iç içe geçmelerini ve interaktif bir platform oluşturmayı planlıyorlar.
- Türkiye'de sizden başka topluluk var mı?
İlk olarak Ekonomi Üniversitesi'nde kuruldu. Dünyada da 10 farklı ülkede var. Türkiye'de biz, şimdilik tekiz. Ama ülkemizdeki diğer üniversiteler de ekiplerini kurabilir.

EVRE EVRE İLERLİYOR
- Yarışmada istenenler nedir?
Yarışma evre evre ilerliyor ve her evre için farklı bir şey isteniyor. Örneğin ilk evrede tanıdığınız ya da tanımadığınız 5 kişiyle röportaj yapmak var, kendi geleceklerini nasıl gördüklerine yönelik. Bu 5 röportajı yaptığınızda ilk evre tamamlanıyor. Varılmak istenen de şu: Siz nasıl bir gelecek hayal ediyorsunuz ve bu geleceği herkes için nasıl sağlayabilirsiniz? Biz de evre evre, "geleceği sunmaya" çalışıyoruz.
- Gelecek nasıl sunulabilir?
Yine geçen seneden örnek verelim. Geçen sene yarışmayı Singapur'dan mühendislik çıkışlı öğrenciler kazanmıştı. Ülkelerinde metrolar çok uzun sürede geliyormuş. "Daha az bekleyerek insanlar nasıl binebilir metroya" diye düşünmüşler. Zamanımızın yarısını yolda kaybediyoruz diye bir proje üretmişler. Matematiksel işlemler, fiziksel ayrıntılar derken metro kapılarını değişik bir dizaynda tasarlıyorlar. Bu kapılar sayesinde de süreden yarı yarıya tasarruf ediyorlar.
- Değerlendirme nasıl yapılıyor?
Sonucu yüzde 80 profesyonel jüri, yüzde 20 gençlerin oyları belirliyor. Proje bitiminde bir de bir kkitap hazırlanıyor.
- Nasıl bir kitap?
"Future Book" diye bir kitabımız var. Proje bitiminde hepimizin fikirlerini içerecek şekilde oluşturuldu. Bu kitap Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Moon, Slovenya Cumhurbaşkanı Dr. Danilo Turk, Amerika Eski Dışişleri Bakanı Coin Powell ve General Electric Eski CEO'su Jack Welch gibi isimlere verildi. Bu kitapta tüm gençlerin fikirleri var ve bu fikirler bir şekilde o ulaşılamaz insanlara eriştiriliyoor. Hayal kuran kesimin sesini o ulaşılmaz insanlara duyurabilmek. Kitabın kapağında ise "Gelecek bugündür, çünkü şu anda dünyanın herhangi bir yerinde yarın olmuştur" yazıyor.
"Düşünmeye değil eğlenmeye yöneliyorlar"
- Sizinki bir ilk ve şu anda ekibinizi genişletmek istiyorsunuz. Gençlerin bu konuya yaklaşımı nasıl? Bazıları "ben genç fikirliyim, bu geleceği ben yaratabilirim" diye düşünüyorlar. Açıkçası kendilerini ifade etmek için birçok yola başvuruyorlar. Ama bir kısmı da düşünmeye değil eğlenmeye yönelmeye başladı. Şöyle bir algı var bizim ülkede; "ben daha gencim, annem babam var. İleride yaparım zaten." Ama unuttukları bir şey var; bu yaşta bir şey yapmıyorsan, ileride çocukların da o yaşa geldiğinde bir şey yapmıyor.
Fikirlerinize sahip çıkın!
Mutlu geleceğin formülünü "umut, istek, inanç, çaba, bilim" olarak açıklayan Ekonomi Üniversitesi'nin gençleri bu projede üniversitelerine ve kendilerine destek veren arkadaşlarına minnettar. Projelerine daveti ise bu sözlerle yapıyorlar:
Damla Aktan: Bu gelecek, bizim geleceğimiz. Ben bir hayal kurdum, şimdi buradayım. Benim gibi birçok hayal kuran arkadaşımız yarın burada olacak. Hayal kurun, paylaşın ve hep beraber gerçekleştirelim.
Ekin Belce Altay: Biz sadece yaşadığımız şehrin sorunlarını biliyoruz. Ama bizim haberimiz olmayan sorunlar da var. Herhangi bir şekilde fikir, eğitim, danışmanlık gibi her alanda destek olmak için, bizim farkında olamadığımız bazı şeyleri sorunlara dair çözümler üretmek için bize iletebilecek kişilerin paylaşımlarını bekliyoruz.
Anıl İnanlı: Fikirlerinizi kenara koymayın, onlara sahip çıkın.