Bodrum dünya starlarına doyacak

KAPANIŞINI ünlü sanatçımız Fazıl Say'ın yapacağı festivalin Genel Sanat Yönetmeni Yücel Canyaran, Yeni Asır'a organizasyonla ilgili önemli açıklamalar yaptı
TURGAY NOYAN
Bir açık hava festivali organize etmek ve Avrupa festivalleri arasında bunu kabul ettirmek, başlı başına başarı. Ama bu yıl katılan sanatçılar gerçekten de bu başarıyı taçlandıracak. Tüm dünyanın tanıdığı starları ülkemize getirmek ve bunu neredeyse bedava sayılacak bir bedelle halka izlettirebilmek. Elbette bu işte aslan payı Doğuş Grubu'nun... Çünkü Doğuş Grubu, kurucu destekçiliğini yaptığı bu büyük organizasyona bünyesindeki tüm kurumlarla destek veriyor. Üstelik bilet gelirini de olduğu gibi yardım işlerine aktarıyor. D- Marin Turgutreis Klasik Müzik Festivali'nin perde gerisinde ise Doğuş Kurumsal İletişim Bölümü ile Genel Sanat Yönetmeni Yücel Canyaran görev yapıyor. Canyaran'la festivalin gelişimini, bu yılı ve önümüzdeki yıllara dönük projeleri konuştuk. Görünen o ki, sekizinci yılında birbirinden ünlü sanatçıları konuk edecek olan büyük şenlik önümüzdeki yıllarda kendi koymaya başladığı çıtayı yine kendisi yükseltecek...
- Sekiz dolu dolu yıl ve katlanarak artan seyirci sayısı... Nereden nereye dediğinizde aklınıza neler geliyor?
Toplam 7 bin 500 seyirciden 18 bine geldik... Bu yıl hemen hemen tüm biletler bitti. Bu doğal olarak organizasyona emek veren herkesi mutlu ediyor.

HALKA AÇIK KONSER
- Bu yıl Jose Carreras gibi bir ismin gelmesinin de katkısı var sanırım.
Elbette ama festivaldeki diğer isimler de dünya çapında yıldızlar. Her biri kendi dalının starı. Örneğin Yuri Bashmet... Efsane şef ve solistlerden... Müzikseverler dünyanın en iyi oda müziği topluluklarından birini dinleyecekler. Gitarcı Jose Maria Gallardo Del Rey ve Dansçı Antonio Marquez başka bir dünya yaşatacak. Marquez, 'Dünyanın en iyi dansçısı' ödülünü taşıyan adam... Ve sonra milli gururumuz Fazıl Say var. Kendi bestesi Mezopotamya Senfonisi'ni seslendirecek. Bu arada halka açık olarak düzenlenen Günbatımı Konserleri'ni de eklemeliyim. Burada da önemli sanatçılar sahne alacaklar.
- Böyle bir kadroyu davet etmek için neler gerekiyor?
Bu tür sanat organizasyonları sadece maddi imkanlara bağlı değil. Gelecek sanatçı senin kimlerle çalıştığını, kimlerin geldiğini, seyirci durumunu her şeyi ama her şeyi inceliyor. Örneğin biz 2009'da EFA'ya (Avrupa Festivaller Birliği) 2009'da üye olduk. Bu kabul festivalin kalitesinin de belgelenmesiydi bir yerde.
BİR BENZERİ YOK
- EFA'ya kabul işlemi için ne gibi kıstaslar var?
Bir defa sürdürülebilirliğine bakıyorlar...
- Siz kaç senedir bu işi yapıyorsunuz ve sürdürebilecek durumda mısınız?
Kaç seyirci geliyor, seyirci profili nasıl? Gerçek bir klasik müzik festivali mi? Bunun için repertuvarlara bile bakılıyor. Yıllar içinde kimler gelmiş, neler icra etmişler? Tabii gelen sanatçıların konserlerle ilgili yorumları, memnuniyetleri de önemli. Bu yeni davet edeceğiniz kişileri de etkiliyor.
- Gelenler memnun kalıyor mu?
Çok şükür şu ana kadar tek bir memnuniyetsizlik yaşanmadı. Tam tersine gelirken tereddüt edenler, mutlu ve son derece şaşkın bir şekilde ülkelerine döndüler. Hepsinin söyledikleri birbirine benziyor. "Böyle bir ülke beklemiyorduk. Böyle bilinçli bir seyirci, konukseverlik gerçekten bizi çok şaşırttı" cümleleri artık duymaya alıştığımız şeyler.
- Bayağı ciddi bir organizasyon. Her yıl kaç sanatçı geliyor?
300- 350 sanatçı ağırlıyoruz.
- Belediyelerden, resmi kurumlardan destek var mı?
Maddi olarak değil. Otel, yemek, yol, sanatçı kaşesi (prova- konser ayrı ayrı) hepsini organizasyon karşılıyor. Belediye iyi niyetle yardımcı oluyor ama katkısı afiş asılması vs gibi şeylerle sınırlı...
- Bu iş için ciddi personel de gerekiyor herhalde?
Elbette. 300'e yakın insan 10 gün çalışıyor. Bir defa bizim konserlerimiz bir marinanın çekek alanında yapılıyor. Bildiğim kadarıyla dünyada yapılan bu tür tek festival. Yani burası aslında konser alanı değil. Sahne, oturma grupları her şey yeni baştan kurulup kaldırılıyor. Beş bin kişilik oturma grubu, kulis vs...
- Bilet gelirleri ne oluyor?
Bizim festivalin en önemli yönlerinden biri herkesin rahatlıkla gelebileceği bir fiyat uygulanması. Yani Doğuş hem sanatçıya hem de halka sponsor oluyor. Dört konser toplam 90 TL... Buradan gelen tüm gelir Tohum Otizm Vakfı'na gidiyor. Bu yıl ilk olarak Bodrum Sağlık Vakfı'na da bir bölümü ayrılacak.
- Türk sanatçıları ve genç yeteneklerle ilgili heler yapıyorsunuz?
Fazıl Say ve daha önce çalan övünç kaynağımız dünya çapındaki Türk starlar zaten biliniyor. Ama özellikle genç yeteneklere önem veriyoruz. Dikkat ederseniz bu yılki program dahil hep Türk sanatçılarıyla genç yeteneklerle ilgili etkinlikler göreceksiniz. Örneğin bu yıl Türkiye'nin ilk çocuk orkestrası Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası flamenko efsaneleriyle birlikte sahne alacak. Festivalin üçüncü gecesinde, Türkiye'nin ilk çocuk orkestrası Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası (DÇSO), flamenkonun efsane gitaristi Jose Maria Gallardo Del Rey ve efsane flamenko dansçısı Antonio Marquez'e eşlik edecek. Bu gerçekten de orkestra ve onun genç üyeleri için büyük bir atılım...
- Davet edilecek sanatçılar için ne zaman çalışmaya başlıyorsunuz? Siz de yurtdışı festivallere gidiyor musunuz?
Hiç ara vermiyoruz ki!.. Örneğin Jose Carreras için iki yıldır uğraşıyoruz. Burada sanatçının istemesi de yetmiyor. Konser programının uyması gerek. Dünyanın ayrı ayrı köşelerinden sanatçıları bir araya topluyorsunuz, onların hepsinin takvimi uyacak... Gerçekten de çok yönlü çalışma gerektiriyor. Sadece programlama açısından... Ben de olabildiğince konser izlemeye çalışıyorum. Örneğin kışın Viyana'ya, Dubrovnik'e gideceğim. Julian Rachlin'in sanat yönetmenliğini yaptığı konserler için
- Son bir soru. Bu festivalle ilgili ne hayaliniz var?
Hayalim diğer büyük kuruluşların da aynen Doğuş gibi bu işin gönüllüsü olmaları. Onların da katkılarıyla festivalin tek bir noktada değil. Tüm Bodrum'u kucaklayacak bir sokak etkinliği halinde geçmesi. İçine görsel sanatların da girdiği bir festival... Sokak atölyeleri, workshoplar, sergiler... Her sergiye bir resital. Böylece halkla daha da kaynaşılmış olur diye hayal ediyorum. İtalya'da Prespes Festivali var. Bir köy sanatçıları belirliyor, onları evlerinde misafir edip arabalarını tahsis ediyor. Sonra da kocaman bir alanda dev bir konser... Bodrum'da bu yapılamaz mı? 40-50 ev ve sanatsever bulunamaz mı? Mesele düşünüp uygulamakta...
İnşallah böyle noktalara da geliriz. Ama önce bu yılki nefis konserlerin tadını çıkartalım.
Önümüzdeki yıl Ağustos ayında
- Konserler televizyondan yayınlanacak mı?
Açılış NTV'den yayınlanacak. Ancak konserlerin canlı yayınlanması konusunda henüz hazır değiliz. Sanatçılar bu tür yayınlara pek sıcak bakmıyor. İş yayına geldiği zaman çok farklı müzik ve kayıt sistemleri isteniyor. Bunları aşabildiğimiz zaman yurtdışı da dahil yayın söz konusu olabilir.
- Seneye takvim değişecek mi?
Evet, Ramazan'a dikkat ediyoruz. Bu nedenle önümüzdeki yıl Ağustos ayına, bayramdan sonraya kaydıracağız...

Yücel Canyaran kimdir?
İstanbul'un en önemli kültür merkezlerinden Caddebostan Kültür Merkezi'nin (CKM) Genel Sanat Yönetmeni olan Yücel Canyaran İTÜ Devlet Konservatuvarı mezunu. Yedi yıldır bu merkezin yönetmenliği yapan Canyaran, henüz ikinci yılında burayı Türkiye'nin en başarılı 10 kültür merkezinden biri yapmıştı. Yücel Canyaran D- Marin Turgutreis Klasik Müzik Festivali'nin ikinci yılından bu yana Sanat Yönetmenliğini yapıyor
PROGRAM
14 Temmuz Cumartesi
Açılış konseri 21:00
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası
Şef: David Gimenez
Tenor: Jose Carreras
Soprano: Simge Büyükedes

15 Temmuz Pazar
Günbatımı Resitali 19:00
Gülru Ensari (piyano), Mirijam Contzen (Keman)
Akşam konseri: 21:00
Moskova Solistleri
Yuri Bashmet (Viyola ve şef) Alena Baeva (Keman)

17 Temmuz Salı
Günbatımı Resitali (Leyla Gencer anısına) 19:00
Anna Lapkovskaja (Soprano), Tamas Kery (Piyano)
Akşam konseri: 21:00
Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası
Şef: Rengim Gökmen
Gitar: Jose Maria Gallardo Del Rey
Antonio Marquez


18 Temmuz Salı
Günbatımı Konseri 19:00
Sevil Ulucan (Keman), Gülnare Şekinskaya (Piyano)
Akşam konseri 21:00
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası
Şef: Gürer Aykal
Solistler: Fazıl Say (Piyano), Carolina Eyck (Theremin), Bülent Evcil (Bas flüt), Çağatay Akyol (Bas blok flüt), Aykut Köselerli (Vurmalı çalgılar)