Cennetin diğer adı; Scilla


Turkuaz renkli denizi yemyeşil vadilerin ve tepelerin ardına saklanan kent ya da İki insanın yan yana yürümekte zorlandığı dar sokaklarıyla farklı bir cazibeye sahip bu kenti görmeden İtalya'dan dönmemek gerek...

ÇİZMEYİ AŞMADAN EGE'DEN İTALYA'YA / CEM LİMAN
Scilla Scilla Scilla (Şilla, Şilla, Şilla), "Güney'in Venezia"sı ya da "cennetin diğer adı" demek, bu bölge için çok da abartılı bir tabir olmasa gerek. Turkuaz rengi denizin yemyeşil vadi ve tepelerin arasına saklanmış. Balıkçılığı yaşam tarzı olarak benimsemiş insanların kasabası burası, evlerin pencerelerinden balık tutulan, iki insanın yan yana yürüyemeyeceği dar sokaklara sahip, sıcak kanlı insanların kasabası.
Reggio'dan trenle 25 dakika mesafede ve gidiş dönüş tren bileti kişi başı 2.10 Euro. Bölge, turizme çok alışık olmadığı için makinistler bile treni durdurup bizimle fotoğraf çektirdikten sonra yoluna devam ederken biz de sahile doğru yol almaya başladık.
Birkaç dakika içinde sahile ulaştığımızda inanılmaz bir manzarayla karşılaştık. Uzun bir sahil şeridi, turkuaz rengi deniz, karşımızda Messina, biraz sağımızda ise dik falezlerin yamacına kurulmuş bir kale, zamanında korsan saldırılarından şehri korumak ve haberdar etmek için inşa edilmiş; şimdi ise sadece deniz feneri görevi görüyor.
Sahil yolunu kat ettikten sonra kendimizi bir anda tek kişilik sokakların, iç içe geçmiş evlerin arasından kaleye doğru çıkarken bulduk. Evyenrin kapıları birbirine öyle yakın ki, sanki bir adımda bir evden diğerine geçmek mümkün. Yollar eski ve görkemli. Tepeye çıktığımızda kalenin yarımada şeklindeki falezlerin tepesine konuşlanmış olduğunu fark ettik.
Biraz dinlendikten sonra, sağ tarafa doğru kasabanın tek sokağından yürümeye başladık. Adım başı başka bir güzellikle karşılaştığımız için fotoğraf makinemi kapatamıyordum, saksılarla süslü balkonlardan atılan oltalar, yöresel kıyafetleri ile sizi selamlayan İtalyanlar.. Her saniyesi bir başka güzel, bir başka keyifliydi. Bölge ekonomisi tamamen kılıç balığı üzerine kurulmuş, Lontre adını verdikleri tekneleriyle gün boyu eski usulle avlanıyorlar. Teknelerin üzerinde yüksek bir direğin tepesinde gözcünün oturabileceği bir kule, o şekilde denize açılıyorlar. Denizi her ne kadar güzel görünse de öğrendiğimiz kadarıyla yabancı kaptanların korkulu rüyasıymış. İlginç bir hikayesi var...
EFSANELER DE BOL
Suların çekilmesiyle ortaya çıkan kayalıklar, bu bölgede pek çok teknenin batmasına sebep olmuş. Efsanesi şöyle; Scilla, Poseidon'un oğlu Glauco'ya aşık olur, Glauco da onun aşkına karşılık verir ama Scilla oldukça utangaçtır. Bu yüzden büyücü Circe (Çirçe)'den yardım ister; fakat Circe de Glauco'yu görünce ona aşık olur ve Scilla'yı 6 kafalı bir canavara dönüştürür. Scilla bunu kendine yediremez ve kalenin altındaki falezlere saklanır, sinirinden ötürü de bölgeden geçen gemileri batırır.
YARIN: ROCELLA

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.