'İzmir’den şarkılar için kolları sıvadım'

ERCAN AKGÜN
Lise yıllarındayken radyo programcılığı ile müzik hayatına başlayan Ozan Akçiçek (33), hem akademisyen kimliği hem de asıl işi olan DJ'lik ve prodüktörlükle, meslektaşlarından farklı bir yaşam hikayesine sahip. 17 senedir DJ'lik yapan, son bir yıldır eğlence mekanlarında müzik direktörlüğünü sürdüren ve aranjörlüğün isminin bile duyulmadığı senelerde bu işle uğraşan Akçiçek, dünyanın ilk akademisyen DJ'i olma özelliğine sahip. Eğlence hayatı içerisinde aranjörlük yapıp kendisine ait bir şarkıyı single olarak piyasaya çıkarmaya hazırlanan ve bu konuda ilk İzmirli DJ olan Ozan Akçiçek, üniversitedeki eğitmenlik hayatının bitiş sebebini, bu günlere gelme sürecini, başından geçen tehlikeli anılarını ve ileriye dönük hayallerini Yeni Asır'a anlattı.
Ozan, müziğe başlama maceran nasıldı?
Radyoculuğu çok seviyordum. Lisede okurken Aliağa'da mesleğe başladım.
Orada çalışmaya başladıktan 5-6 ay kadar sonra bir partiye davet edildim. Cihazları kullanmayı bildiğim için o gece ve sonrasında diğer eğlence mekanlarından teklifler aldım. O işe başlayınca ikilemde kaldım "Acaba radyoculuktan mı devam etsem yoksa kulüpten mi" diye. Çünkü ben müziği çok sevdiğim için radyoculuk yapıyordum. Kulüplerdeki DJ'liği yapabildiğimi de görünce daha çok hoşuma gitti ve biraz o tarafa doğru kaymaya başladım.

RADYOCULUK DEĞİŞTİ
Mekan DJ'liğine geçiş yaptığın dönemde internet var mıydı?
İnternet yeni yeni yaygınlaşıyordu. Özel radyolar da yavaş yavaş kapanmaya başlamıştı. İnternet geliştikçe radyolar darbe yemeye başlamıştı. Bu durum beni tamamen kulüplere yöneltti.
İnternet radyolara zarar mı verdi?
İnternetin yaygınlaşması, radyoculuğu çok kötü etkiledi. Bizim gençlik zamanımızda radyoculuk çok popüler bir meslek iken öyle büyük bir darbe yedi ki şu anda kimse radyocuları bilmiyor. 16-17 yaşımdayken radyodan çıktığım zaman insanlar bana starmışım gibi bakardı.
Kulüplerde çalışma hayatın nasıl geçti?
O dönemde aynı zamanda üniversitede okuyordum. Hem radyoculuk yapıyordum hem de farklı kulüplerde çalıyordum.
Sonrasında radyoculuğu da bıraktım. Bir yandan öğrencilik yaptım bir yandan da yabancı dilim olduğu için turizm sektöründe çalıştım. 4 sezon Kuşadası, Bodrum, Didim, Özdere ve Gümüldür'deki lüks otellerde DJ'lik yaptım.

İNGİLİZ DİLİ VE EDEBİYATI
Eğitim durumundan bahseder misin?
İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunuyum.
Öğretmenlik yapmak istemedim ama ailemin de kaygıları vardı geçimimi nasıl sağlayacağım konusunda.
Sabit maaşı olan, düzenli bir işte çalışmamı istiyorlardı. Bir sene kadar başka işlerle meşgul olmaya çalıştım ama huzurlu değildim. Bunun üzerine bir sezon daha Kuşadası'nda mekanda çaldım. Yaz bitiminde Kuşadası'ndan İzmir'e geldiğim gün Dokuz Eylül Üniversitesi'nde (DEÜ) öğretim görevlisi olan bir arkadaşım beni aradı. Üniversiteye öğretmen aradıklarını söyleyip benim orada çalışmam için mülakat sınavlarına girmemi istedi.
Gittin mi peki?
Ben hocalık yapmayı düşünmüyordum ama arkadaşım üniversite ortamının farklı olduğunu söyleyip ısrar edince mülakata girdim. Görüşmeler olumlu geçti ve ertesi hafta DEÜ'de İngilizce okutman olarak göreve başladım. O günden sonra kendi kendime "Benim bundan sonraki yaşantım üniversite ortamı olacakmış demek ki" dedim. Çünkü işi sevmiştim.
BENİ İKNA ETTİLER
Eğlence hayatını bıraktın mı?
O günden sonra eğlence ve turizm sektörüyle ilişiğimi kestim. Aradan birkaç ay geçti, İzmir'de karaoke işini yapmam için İstanbul'dan gelip beni buldular. Karaoke partilerini benimle yapma teklifinde bulundular. Ben o işleri bıraktığımı söyledim ama beni bir şekilde ikna ettiler.
Evet yaptım. Sonrasında hem öğretim elemanı olarak hem de hafta sonları DJ olarak hayatıma devam etmeye başladım.
Zor olmuyor muydu?
İkisini de severek yaptığım için zorluğunu önemsemiyordum. Bir de çaldığım mekanlara gelen öğrencilerimin de ilgisi baya fazlaydı.
İzmir'deki barların ve kulüplerin geldiği aşamaları nasıl görüyorsun?
Aslında ben 2009-2012 arasındaki yıllarda İzmir'in eğlence hayatını pek fazla sevmiyordum ve yoğun olarak girmek istemiyordum. Sadece hafta sonları veya haftada bir gün çalışıyordum.
Çünkü İzmir'deki işletmecilik anlayışı o dönemlerde çok da iyi değildi.
2012'de güzel bir markalaşma akımı başladı kulüplerde. 2013'te Öküz Bar'ın müzik direktörü Emrah Göktaş ile tanıştım. DJ'e ihtiyaçları olduğunu söyledi.
Konuşup anlaştıktan sonra orada çalışmaya başladım. Sonrasında Öküz'den ayrılmak zorunda kaldım. Çünkü okul ile aynı anda gitmiyordu. Yazın sorun olmuyordu ama kışın haftanın pek çok günü çalmamı istiyorlardı. Zorlanmaya başladığım için el sıkışarak ayrıldım.
Üniversitedeki görevine neden nokta koydun?
Geçen sene 15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası İzmir Üniversitesi de kapatıldı.
Menajerim Sevinç Kadıoğlu ile konuştuk ve bu durumun çözüme kavuşmayacağını düşündüğümü belirttim. O dönemlerde "Akademik kariyerime mi devam edeyim yoksa eğlence hayatına mı ağırlık vereyim" diye çok düşündüm. Çünkü DJ'likle ilgili sürekli bir ileriye gidiş yaşıyordum. 5 sene önceki halimden çok daha iyi noktaya geldiğimi görüyordum.
Eğitmenlik görevin bittikten sonra neler yaptın?
Eskiden sadece DJ'lik yapıyordum. Performanslarımı gösteriyordum. "Madem bütün enerjimi buna verdim sadece DJ'likle sınırlı kalmayacağım" dedim. Müziğin prodüksiyon kısmıyla ilgilenmeye başladım. Zaten üniversite öğrencisiyken prodüksiyon çalışmalarım vardı benim. O zamanlar daha kimse bu işlerle uğraşmıyordu ve aranjörlük de bu kadar popüler değildi.
Üniversiteden beri hiç yapmadın mı?
Yok hayır. 12 senedir hiç prodüksiyon çalışmasında bulunmadım. Çünkü vakit isteyen bir işti. Günlerim DJ'lik yapmakla geçtiği için zaman ayıramamıştım.
Ama geçen sene üniversiteye veda ettikten sonra "Artık vaktim de var" dedim ve yeniden prodüksiyon çalışmalarına başladım.
Ama sadece remixler yapan değil İzmir'den şarkılar çıkaran bir DJ olmak için kolları sıvadım. Aynı zamanda son bir yıldır da eğlence mekanlarına müzik direktörlüğü yapıyorum.
İzmir'de bu özelliklere sahip başka bir DJ var mı?
Ulusal çapta sıfırdan şarkılar çıkaran, aranjörlük ve müzik direktörlüğü başka bir DJ yok.

SIFIR ŞARKI HAZIRLAYACAĞIM
Şarkı sözü de yazacak mısın?
Söz yazma kısmına daha hemen girmeyeceğiz.
Yakın bir zamanda belki o da olacak. Şu anda sözleri arkadaşlar yazıyor, ben de müziklerini yapıyorum.
Genelde var olan parçalara remixler yaptım.
Her ay hem Türkçe hem de yabancı olmak üzere 2'şer parçaya remix hazırladım.
Asıl amacım bu yazın sonuna doğru bir şarkı çıkarmak. Şartlar el verirse sıfır bir şarkı hazırlamak istiyorum ama olmazsa en kötü ihtimalle bilinen bir parçaya cover yapmayı düşünüyorum.
Umarım sıfır bir parça olur.
O da olacak yakında. Şimdilik Duman'ın "Oje" parçasına cover yaptık.
Merve Mete adlı solist bir arkadaşım seslendirdi. Benim üniversite zamanımın şarkısıydı ve çok seviyordum.
Ona bir club aranjesi yaptık. Aslında rock müziği olan şarkı kendi kimliğinin dışına çıktı.
Şarkı yayınlandı mı?
Yayınladık. Tam bir klip yapmadık, sadece sözlerinden oluşan bir klip hazırladık. Bu tarz klipler son zamanlarda popüler olduğu için böyle bir yöntemi seçtik. Bu süreçte anladım ki şarkıyı çıkarmak en kolay işmiş.
Zor olan o parça çıktıktan sonra tanıtılması ve duyurulmasıymış.
İşin tanıtım kısmını da yapacakken bir aksilik yaşadık.
Ne oldu?
2.5 ay önce babamın karıştığı bir trafik kazası nedeniyle yapacağım bütün işlerin hepsi kaldı.
Babamın durumuyla ilgilendiğim için işimle ilgili hiçbir şey yapamadım.
PR çalışmasına giremediğim için sadece kendi yakın çevreme yolladım klibi ve buna rağmen internette kısa sürede 59 bine yakın izlenme oldu. Hiçbir reklamı yapılmamış bir şarkı için iyi bir rakam bence.
HEP İSTANBUL'DA OLMAK GEREKMİYOR
Senin eski evin sayılır radyolar. Oralarda bir çalışma yapmayı düşünüyor musun?
10 tane radyo kanalı ile bir anlaşma yapıyoruz. 1 saatlik paket programlar hazırlayıp onlara göndereceğim ve oralarda çalınacak.
Sırada ne var?
Şu anda planımız yıl bitmeden sıfır bir şarkı hazırlamak. Avrupai tarzda hip-hop söyleyen Emrah Karakuyu ile yeni bir projeye imza atacağız yakında.
Ona klip çekecek misin?
Tabi ki de.
İzmir'de mi olur?
Aslında klibin İzmir'de çekilmemesi için bir sebep yok. Burada o kadar güzel yerler var ki. Benim düşüncem her şeyi İzmir'de hazırlamak.
"Oje"nin cover çalışmasını da İzmir'de yapmıştık zaten. Her şey İstanbul değil.

"İSTEK ŞARKI KRİZİ BİZDE DE YAŞANIYOR"
Bu zamana kadar nerelerde çaldın?
İzmir, Çeşme, Kuşadası, Foça, Denizli, Cunda, İstanbul ve Bodrum'da görev aldım.
Bizim kültürümüzde sahnedeki müzisyenden peçeteyle şarkı isteme vardır bilirsin. Senin başına hiç geldi mi böyle bir şey?
Olmaz mı. Club'da pop müzik çalarken oyun havaları isteyenler, "Roman Havası" yok mu abi diyenler, "Ankara'nın Bağları"nı soranlar.
Bir keresinde mekanın kapanmasına yakın son parçayı çalıyordum ve bir şarkı isteği geldi. Müşteriye geceyi bitirdiğimizi ve çalamayacağımızı söyledim. Adam gitti birkaç dakika sonra elinde bıçakla gelip bana saldırmaya kalktı. Arkadaşları ve güvenlik görevlileri tutmasa saplayacaktı bıçağı.
Bir şarkı çalınmadı diye mi bu hırs?
Aynen öyle. Diğer meslektaşlarımın başına daha neler neler geliyor. Kurşunlanan bile oldu bu yüzden. Fenomenlerle bizim hedef kitlemiz farklı
Son zamanlarda popüler olan internet fenomenlerinin DJ'lik yapmasına nasıl bakıyorsun?
Kimsenin DJ'lik mesleğine ilgi duymasıyla ilgili bir sıkıntım yok. Hatta her işte rekabetin artması kaliteyi de artırır. Ama DJ'lik mesleğinin tabiatına aykırı işler yapılıyor. Piyasada hazır olarak çalınan 1.5-2 saatlik setler var. Sadece play tuşuna basmak yeterli. Bunu herkes yapabilir. Bu DJ'lik olmuyor ama internet fenomenleri camiada DJ olarak lanse ediliyor.
Eskiden mekanlara iyi müzikten anlayan daha kaliteli müşteriler giderdi. Ama internet fenomenleri denilen kişilere pavyon müşterileri gidiyor. Pavyon kültürünü aşağılamıyorum kesinlikle. Onun kitlesi de farklı çünkü. Ama hazır bir seti çalıp, eline mikrofon alarak "Ooo güzel abim şampanya göndermiş" demek DJ'lik olmuyor. Her kötü işte olduğu gibi bu çalışma tarzının da bir sonu olacak mutlaka. Onların hitap ettiği kitle ile bizim müşteri kitlemiz çok farklı.
"ÜRETEN KİŞİYİ TERCİH EDİYORLAR"
Genel anlamda piyasadaki mekan DJ'lerinin eksik yanları neler sence?
Gece hayatında iyi DJ'ler var ama sadece kabine girip DJ'lik yapıyorlar. Kötülemek amacıyla söylemiyorum. Kendilerini geliştirip bir şey üretmiyorlar. Mekan işletmecileri de üreten kişileri istiyor. İşletmeciler arayış içine girince internet fenomenleri ile partiler düzenlemeye başladılar.
Çünkü ortada olan bir boşluk var ve üreten DJ bulamadıkları için popüler olan isimleri çıkarmaya yöneldiler.