Artık sona doğru geldiğimiz yazın şöyle bir özetini alayım dedim kendi kendime de... Önce Mayıs ayından beri Melda (Durgunoğlu) ile işlettiğimiz 'Lavanta' yeni yerindeki 'Lavanta' bir film şeridi gibi geçiverdi zihnimden. Yeni yerindeki diyorum çünkü rezerve yaptırmayan birçok konuğumuz eski yerine gitti 'Lavanta'nın. O meşhur kalabalık Alaçatı caddesine... Buradaki restoranlar arasında ilklerdendir restomuz. Gelenlerin kararı ile de en lezzetli yemeği sunandır. Bu mevzuda hiç tevazu gösteremeyeceğim. Tüm gelen konuklarımıza da bu arada çok teşekkürler ediyorum. En çok beklediklerim ya bir kez ya da sıfır kez uğrarken belki bir kez uğrar dediklerim doldurdu restoranımızı. Hakikaten değişik ama çok seviyorum şu İzmir'in sakinlerini. Cennet Süzer'den Kemal-Feryal Gülman'a, Çağla Şikel- Emre Altuğ'dan Ender Mermerci'ye, Selma Türkeş'e, Survivor Nihat'tan Şefler yarışmasının Yağız'ına, Ahu Aysal'ına kadar daha daha kimler Sami Türkeş'ten Şebnem Bursalı'ya, Muzna Abdülhamit'e, Arzu Uzel'e, Fatih Ürek'e, Sevda Yazıcı'ya, Emine Baygöl'e, Emine Çizgenkanat'a... kadar kimler kimler defalarca geldiler ve hepsi memnun ayrıldılar. Benim için de en güzeli bu idi. Sadece bize değil bu yeni güzel trend olacak Hacımemiş'e ve tatları için yine bize gelinmesi. Gece, tabii ki vazifemden sonra ya gelene geçene bakmak üzere gittiğimiz 'İmren Pastanesi'nin önünde veya 'Kuş Kafesi'nde içtiğimiz çaylarla devam etti.
TARAFLARDAN DİĞERİ!
Gece hayatımın fazla renkli olmamasına rağmen Fatih (Ürek) konserlerinde baş köşede geçirdim tüm performanslarında... Bu sayede de CC Çeşme'nin sahibi İbrahim Bey'i tanıma fırsatını buldum. Her hafta bizi neşe içinde karşıladığından bu hafta Fatih'in gecesinde biraz donuk gördüm kendisini. Tüm konuklarını en iyi şekil ağarlayan mekanın sahibi bu kez hesap yüzünden gazetelere geçmesini hazmedememişti ve de çok üzgündü. Herkesin dilinde olan bu olay şöyle gelişmiş. Gecenin starı Sedar Ortaç'ın menajeri sevilen bir TV yıldızına yer ayırtmış. Kendisinin misafir olup olmadığını sorduğunda 'hayır' cevabını alınca mekanın ilgili kişilei hesabı göndermiş bu hanımefendiye. Normal şartlardaki bu hesabı kağıdın geri gönderimiş. İndirimli halini bile fahiş bulan bu arkadaşımız, basın yolu ile bu kulübün herkese kazık attığını anons etmiş. Bunun doğru olmadığını ve de hiçbir zaman bu tarz yazıların tarzım olmadığı hatırlatmak isterim. Ama herkesin her zaman memnun kalarak ayrıldığı bu mekanı korumayı vazife bildim kendime, hele hele Bodrum'un en gözde mekanlarından birinde 4 hanıma bir şişe votkanın 2500 TL'ye mal olduğunu duyunca... Bence anlık feveranı ile hareket etti kızımiz. CC Çeşme, yılın hatta açıldığından beri bu çevrenin en iyi kulübü. Umarım bu tarz anlaşmazlıklar bir daha cereyan etmez, böyle bir mekanı en çok sanatçılar desteklemeli ve de yardımcı olmalı. Bu güzel arkadaşım bu cumartesi Fatih Ürek'e gitse de buzlar erise... Bu inanın birçok olayın geliştiği gece yaşamından tek bildiğim dedikodu. 
