Fazla kilolar hayatınızda yerleşik hale geldiyse, ya da sağlıklı beslenmede bildiğiniz/uyguladığınız doğrulara rağmen bir şeylerin ters gittiğini hissediyorsanız, bu yazıyı okumadan geçmeyin derim.
Bugün sizlerle -geçen hafta söz verdiğim gibi-, 2. Ulusal Medikal Estetik Kongresi'nde izleme şansı bulduğum "Beslenme ve Kilo Kontrolü" oturumundan bilgiler paylaşacağım. Oturum başkanlarından Dr. Ender Saraç'ı tanımayanınız yoktur. Diğer başkan Dr.
Gönül Ateşsaçan'ı ilk kez dinledim. 19 yaşında bir genç kız annesi olmasına rağmen, nasıl genç, nasıl enerjik... Bu arada İzmirli olduğunu da belirtelim!
Sunumu not almadan dinledim, o yüzden konuşmaları mealen aktaracağım.
Kusurumuz olursa affola.
KÜÇÜLEN GÖZLER ÇÖKEN OMUZLAR
Dr. Ender Saraç, dolgu ve botoksla şişen yüzlere karşın küçülen gözler ve çökmüş omuzlarla sağlıklı ve genç bir görünüm elde edilemeyeceğine dikkat çekerek "Estetik estetik nereye kadar" dedi ve ekledi: "Sağlıklı omurga ve dik duruş için düzenli egzersiz yapmalıyız. Egzersiz çeşitliliği de besin çeşitliliği kadar önemli." Saraç'ın sunumundan öne çıkan mesajlar şöyle:
Tarçın ve zerdeçal insülin direncini kırmada etkili.
D vitamini ve B12 seviyenizi mutlaka ölçtürün (Sağlık ocağında aç karnına kan vermeniz yeterli).
Omega 3, vitamin ve besin destekleri vücudu içten besleyerek güçlü kılıyor.
Birinin eksikliği bile kontrolsüz iştahtan uykusuzluğa, depresyondan halsizliğe pek çok şikayete yol açıyor.
Düşük D vitamini seviyesi de kilo vermeye engel. Testlerde üst seviye 50 gösteriliyor ama Dr. Ender Saraç, 60'ın altına düşmemesi gerektiğini söylüyor.
MASKELİ DEPRESYONA DİKKAT
Peki ya ruh halimiz? O da etkili mi kilo verme sürecinde? Kocaman bir evet.
Diyette başarısız olan pek çok insanın "maskeli depresyon" yaşadığını belirten Saraç, "Obez hastalarda maskeli depresyon çok yaygın ve gece açığa çıkıyor" diyor ve durumu şöyle tarifliyor:
"Kişi dışarıdan ruhsal olarak gayet sağlıklı. Gündelik işlerini yürütmekte hiçbir sıkıntısı yok. Ama akşam evde herkes yattığında, el ayak çekildiğinde kek, pasta, börek faslı başlıyor.
Pozitif enerji, sevgi ve şefkat açığı kendini karbonhidrata düşkünlük olarak gösteriyor..." Dr. Ender Saraç'ın çözüm önerisi öncelikli olarak sarı kantaron gibi doğal antidepresanlar ve spor.
Ve gelelim Dr. Gönül Ateşsaçan'ın mesajlarına:
Vücudunuza temiz gıda verin.
Ne yersek oyuz.
Kiloyu ne kadar konuşursan, o kadar kalıcı hale geliyor.
Teselli atıştırmacılığı çok yaygın.
Başkalarını düşünmekten yorgun düşenler bu tuzağa daha çok çekiliyor.
Her zaman kendinizi merkezde tutun.
Önce can, sonra candan çıkan, sonra anne baba ve diğerleri...
Çakra konusunu mutlaka öğrenin.
Kök çakrada sorun varsa şu üç alanda sorun kaçınılmaz: Para, kilo, cinsellik.
KİLOLULARIN ORTAK ÖZELL İKLERİ
Nefes almayı unuturlar
Başkaları için yaşarlar.
Kendi önceliklerinde bile son sıradadırlar.
Travmalar kiloya dönüşmüştür.
Duygularını saklayarak bedensel bir soruna dönüştürmüşlerdir.
BİLİNÇALTI KANDIRILABİLİR!
Dr. Gönül Ateşsaçan, bilinçaltını etkileyerek de kilo verme sürecinde mucizeler yaratılabileceğini söylüyor. İşte Ateşsaçan'ın bilinçaltı tüyoları:
Bilinçaltınız saf çocuk gibidir. Gördüğü resmi, hayali gerçekleştirir. Olumsuzu anlamaz, olumluyu uygular.
Kısa ve net mesajları algılar.
"Kilo vermek istiyorum" demek yanlış. Doğrusu şöyle: "Formda, fit ve ince olmak istiyorum."
Her geçen gün inceliyorum.
(Bunu 3 hafta her gün söyleyin).
Ne diyelim; iletmesi benden, uygulayıp sonuç alması sizden.