Neşem Yaşar

Müzisyenlerin uçak çilesi

Eğer müzisyenseniz hele de değerli (-ki her müzisyenin enstrümanı bedeli ne olursa olsun ona özel ve kıymetlidir.) veya büyükçe bir çalgı aleti çalıyorsanız vay halinize. Uçak bir çileye dönüşebilir. Maalesef bu durum pek çok müzisyenin ortak problemi. Bu konuyu yazmadan rock ve klasik müzik gibi farklı tarzlarda müzik yapan müzisyen arkadaşlarım ile görüştüm.
Uçakta enstrüman veya müzik aksamı taşırken mağdur olmayanı yok gibi. En büyük problem hepinizin bildiği üzere enstrümanların zarar görmesi. İkincisi ise ağır taşıma maliyetleri.
Önce şunu bir belirtelim. Bir enstrüman bir müzisyen için sevgilisi, çocuğu, en iyi arkadaşı gibidir.
Bunun yanı sıra ekmek teknesidir.
Bir müzisyen alabileceği en iyi enstrümana sahip olabilmek için yeri gelir yemez içmez, gırtlağına kadar borca girer, o enstrümana sahip olmaya çalışır. Enstrüman kutuları da oradan oraya atılacak veya özensizce bir tarafa yerleştirilecek bavullar değildir. İhtimam ister. Binlerce eouroluk el yapımı bir klarnetten tutun da bir rock veya pop konserinde kullanılan bas gitara, keyboarda, davula kadar hepsi ihtimam ister.
BAY ÇELLO
Müzisyenlerin çoğu evlat gibi uçaklarda enstrümanlarını yanına alıyor. Alabilen alsın ne ala. Ama bunun da zaman zaman maliyeti oluyor. Örneğin çello çalan küçük bir öğrenci arkadaşım enstrümanı için her zaman ekstra bir bilet alıyor. Çellonun uçak biletindeki ismi Mr. (Bay)Çello. Bilet Çello'ya o şekilde kesiliyor. Çoğu müzisyen çareyi bu şekilde bulmuş olsa da çoğu zaman müzisyen kabin içinde bile enstrümanın zarar görmeden taşınabilmesi için kabin görevlileri ile tartışmak zorunda dahi kalıyor. Çünkü boyutlar uygunsa çalgı aleti kutusunu üst bagaja yerleştirmek zorundalar.
ÜCRETİ ÇOK YÜKSEK
Yine bir başka arkadaşımın başına gelen: Sanatçı o sırada Hong Kong'a gidiyor. Yani uçaktan başka alternatifi yok. Türkiye'den yürüyerek mi gitsin, otobüse mi binsin? Uçaktan inecek, uluslararası bir konsere imza atıp gelecek.
Ne yapsın? Kabin görevlisinin dayatması sonucu enstrümanını üst bagaja koyuyor. Üst bagajdaki ısı farkından ötürü enstrüman çatlıyor. 10.000 eorunun üzerinde bir enstrüman ve kendisine özel yapılmış. Sonuç: Enstrüman kendisine özel yapıldığı için sorunu kendisi fabrika ile çözebiliyor ama diğer müzisyenlerin böyle bir şansı olmayacağını ve çözümün maliyetli olduğunu belirtiyor bana.
Yine tüm Türkiye'nin tanıdığı ünlü bir rock grubundan arkadaşım son derece sağlam hardcaselerde taşıdıkları enstrümanlarının uçaklarda nasıl zarar gördüğünü çalgıyı göstererek anlattı. Üstelik bu enstrümanları korumak için koydukları hardcaseler oldukça ağır olduğu için ekstra kilo ücreti de ödemelerine rağmen. Kaldı ki bu maliyet ünlü grupların bile belini büküyor. Konserler için gerekli ekipmanın taşınması oldukça masraflı. Yükünüz kişi başına 15 kilo üzeri olursa ekstra ödeme yapıyorsunuz biliyorsunuz.
E adam konsere gerekli 3 keyboardu yanına alıyor. Kilo farkı o kadar fazla ki üç keyboardu uçakla götürmesi mümkün değil.
Grup için çok masraflı. Türkiye'de pek çok müzisyen ve ünlü grup artık çok nadiren havayollarını tercih etmeye başladı. Pek çoğu taşımada gösterilmeyen hassasiyet ve uçağın taşıma için getirdiği mali yükten ötürü karayolunu tercih ediyor.
KURALLAR BENZER
Farklı havayollarının bagaj uygulamalarına baktığınızda pek çoğu aynı gibi.
Türk Hava Yolları'nda müzik aletinizi, boyutları kabin bagajı ölçülerini (23x40x55 cm) aşmadığı sürece yanınızda kabin bagajı olarak yanınıza alabiliyorsunuz aksi halde müzik aletinizin kargo bölümünde taşınması gerekiyor.
Pegasus'ta bagajın içinde bozulabilir ya da kırılabilir müzik aletlerinin bulundurulması yasak.
Çello gibi büyük boyutlardaki müzik aletleri için ekstra koltuk satın alınması gerekiyor. Atlas Global'de boyutları toplamı 126 cm, ağırlığı ise 8 kg'ı geçmeyen müzik aletleri kabin içinde alınıyor. Bu boyutları geçen müzik aletlerinden fazla bagaj ücreti alınıyor. Sun Express'te kabin bagajı ölçülerini aşmayan müzik aletleri, kabinde taşınabiliyor. Diğer türlü doğru kargoya... Bunlar yurt içi havayolu şirketleri. Atladığım var mı bilmiyorum. Ancak öğrendiğim kadarıyla tüm dünyada müzisyenler bu sıkıntıları çekiyor.
BİR YOLU YOK MU?
Peki bu kadar zor mu bir şey yapılması? Bu kadar teknolojik bir yapının içinde, hizmetin VIPlere CIPlere taşındığı, lüksün sınır tanımadığı bir alanda binlerce euro'luk enstrumanları oradan oraya atmadan, zarar vermeden ve uçakla uygun maliyetle taşıma imkanı yok mu? Alın da ipeklere, pamuklara sarın, uçağın baş kösesine yerleştirin demiyoruz ama bu enstrümanlara bir sigorta yapın, üzerine yeni bir düzenleme ile ekstra bir bandrol koyun, taşımada, ücrette bir kolaylık getirin. Belki farkında değilsiniz ama müzisyen için her bir enstrüman bir ömürdür.
En azından basit bir çanta, bavul muamelesi bari yapmayın.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.