Çocuktum, devlet tiyatrolarına bilet alırdı annem. Bazen operaya. Bazen senfoniye. En çok sinema. Biraz geç kalıp içeriye giremediğimiz bir iki oyunda olmuştu. Sinemaya gitmekten çok farklıydı tiyatroya, senfoniye veya operaya gitmek.
Daha bir özenli, daha bir önemli. Alışkanlıklar çocukluktan başlıyormuş...
Kokuları da farklıydı salonların, gelenlerde farklıydı. Bilet bulmak da zor olurdu. Sonra zaman değişti, farklı farklı tiyatro sahneleri yapılmaya başladı. Özel tiyatrolar, belediyelerin tiyatroları, sivil toplum örgütlerinin tiyatroları... Bir kentin, toplumun kültürel alt yapısının gelişmesinde, farklı fikirlerin ortaya konulmasında, kültürlerarası paylaşımların arttırılmasında sanatın özellikle de sahne sanatlarının önemi yadsınamaz. Sanatın topluma ulaşması, buluşması noktasında ise en önemli şey sahne...
Zamana karşı yarışırken; bildiğimiz tiyatro sahnesi kavramı da değişmeye başladı.
Bildiğimiz tiyatro düzeni koltuklar, yüksekte sahneler değişti. Tiyatro da sahnelenen oyunlarda, kostümlerde değişti. Hayatımıza birden çok amaçlı salonlar girmeye başladı.
Tiyatro sahneleri konser salonları, sinema salonları olarak kullanılmaya başladı. Konferans salonları ise tiyatro sahnesine dönüştü çoğu yerde.
Sahnelenmek istenen oyunlar, sanat aşkı belki de getirdi bu zorunluluğu. Tiyatro sahnesi az olduğundan, özel tiyatrolar kendilerine sahne bulmakta zorlandığından farklı amaçlarla yapılan salonlar sahne oldu.
FARKLI SAHNELER
Bir yanda sanat dallarının içeriğinde değişiklikler diğer yanda insana dokunan farklı alanlarda da büyük değişimler olmaya başladı. Bireysel ve kurumsal eğitimdeki yenilikler, şirketlerin değişim ve gelişim arayışı, kişisel gelişim alanında artan çalışmalar, sivil toplum örgütlerinin, üniversitelerin gerçekleştirdikleri projeler, etkinlikler farklı mekanlara ihtiyaç doğmasına neden oldu.
Sanat diğer pek çok etkinlik ile birleşmeye başladı. Artık bir seminer ya da konferanstan çok daha fazlasını bekleyen ve isteyen, ortaya koymaya çalışan, gerçekleştiren kişi ve kurumlar; kendi içinde değişebilen, yapılacak etkinliğe uyarlanabilen sahneler arayışına girdiler. Bu arayış sonucunda da ortaya farklı 'sahne'ler çıktı.
Bu sahnelerden biri artık İzmir'de. Sanatı, tiyatroyu farklı alternatif projeler ile aynı sahnede toplum ile buluşturmayı hedefleyen SAHNE MODDA Ontan Bayraklı içerisinde perdelerini açtı. Bir tiyatro deneyiminden çok dafa fazlasını, sosyal sorumluluk projelerini, yeniliği yakalayan eğitimleri, sergileri, alternatif sahne sanatlarını İzmir'liler ile buluşturan Sahne Modda Tiyatrohane tarafından yönetiliyor.
KOLTUK YOK
Sabit seyirci koltuğunun bulunmadığı, yaklaşık 100 kişilik seyirci kapasitesine sahip olan Sahne Modda teknik imkanları, sanat Sokağı, 'Kübik' adıyla hizmet veren cafe-marketi ile de dikkat çekiyor. Sosyal sorumluluk kapsamında gerçekleştirilecek projeleri ayrıca desteklemeyi hedefliyor ve programında doğaçlama forum tiyatro, kara komedi, trajedi, alternatif sahne performanslarına yer veriyor. Sanat ve alternatif projeler ancak insana ulaştığında bir anlam kazanır.
Ancak dokunabildiğinizde, izlediğinizde, bir başka dünyanın bakış açısını gördüğünüzde, farklılıkları anlayabildiğinizde gelişimi ve değişimi hayatınızda uygulayabildiğinizde, kentin sanat ve kültürel altyapısını geliştirdiğinizde ve buna katkı koyduğunuzda bir noktadan daha üst bir noktaya çıkmak, yaşadığımız dünyanın sorunlarına çözüm aracı olmak mümkün olabilir. Daha çok gülümseyen, daha çok mutlu olan, daha iyimser, çözümcül bir toplumun en önemli anahtarı 'sanat'ın ve farklı alternatif performansların daha çok kişiye ulaşabilmesi adına özel sahnelerin artması dileğiyle...