Fenerbahçe Lizbon'daki maçı 1-0 kaybedince herkeste bir iyimser hava.
Hollandalı teknik direktör Phillip Cocu bile "1-0 giderilmeyecek bir sonuç değil" demişti. Evet handikap giderilebilirdi ama hiç hata yapmayacak süper bir kaleciyle ve hatasız oynayacak bir defansla.
Kime güvenecektik ki ? Önemli maçların hatalar adamı kaleci Volkan'a mı, önünde yan toplardaki zaafları belli Neustadter ile Skrtel'e mi ? Nitekim Volkan öyle büyük hatayla basit bir gol yedi ki evlere şenlik.
Topa atlasa adam vuramayacak, bıraktı.
1-0 yenik duruma düştük, bu skor bizi tüketti.
Gerçeği söyleyelim, Türkiye'de hangi takıma, "Bu maçı 3 gol atarak kazanacaksın" desek atamaz. Hele Avrupa Arenasında Benfica gibi bir rakibe karşı.
COCU'DAN BÜYÜK GAF
Maç öncesi kadrolar açıklanınca ilk şoku yaşadık. Ligde Bursaspor maçında harikalar yaratan ve 40 bin seyirciyi ayağa kaldıran bir futbol sergileyen Barış Alıcı yoktu.
Hollandalı hocadan tam bir çuvallama.
Mübarek, genç Barış havaya girmiş, vereceksin formayı hırstan çimleri yolacak. Ne yaptın, kulübeye çektin, moralman bitirdin.
Şimdi ona lig maçında yeniden sarılacak, başarı bekleyeceksin. Yaşadığı ezikliği ve hayal kırıklığını düşüne biliyor musun, nasıl eski havasına sokabilirsin ki ? Valbuena'ya güvendi Cocu ama, 33 yaşındaki Fransız nasıl hem adam kovalayacak, hem de pozisyon üretecekti, yapamadı, yapamazdı da, yenilen gol onun hatasından kaynaklandı.
F.Bahçe rövanşa da santforsuz çıktı.
Ali Koç yönetimi Benfica maçından sonra golcü harekatına girişti, Slimani'yi transfer etti (5 milyon Euro, 37 milyon lira). Peki sormazlar mı, "Madem Slimani'yi alacaktınız, niye Benfica maçlarından önce almadınız ? Benfica'yı elemekle kasaya 35 milyon lira girecekti. Yazık değil mi şu zor günlerde kazırılan büyük kısmete? Tekrar soruyorum, bu Fransız menajer bay Comolli'nin şimdiye kadar kulübe ne katkısı oldu ki ? Sakat denilen Ayew'i aldı, ismi var, cismi yok sahada. Yazık oldu, iyi bir golcüyle ve basit hatalar yapmayarak F.Bahçe, Benfica'yı eleyebilirdi. Ne diyelim, büyük kupadan elendi. Büyük balık (Şampiyonlar Ligi) kaçtı, kısmet küçük balık (UEFA) Kupası'na.