G.Saray'ın üst üste oynadığı 4 resmi maçta elde ettiği neticeler "Aslan çöktü" ifadelerine sebebiyet verse de Terim dönemlerindeki neticeler meselenin sıradanlaşmasını sağlıyor. Çünkü Terimli diğer 7 dönemde yaşanan bu seri kayıplar şimdiki durumdan vahim. Ama neticeleri çok farklı
Son 20 günlük G.Saray performansına bakarak bir çok şey söyleyebilmek mümkün. Forvetin beceriksizliğinden, bazı isimlerin seviye kaybına yönelik yığınla gerekçe üretebilir. Hatta son yabancı transferinin isminden yola çıkılarak defansta 'Cris' var da denilebilir. Yine Terim'in 11 dağılımındaki sürekli değişiliklerin de kazanamamaya sirayet ettiği öne sürülebilir. Ama Terim dönemlerini topyekün ele aldığınızda bu düşüşün alt başlığını 'sıradan' dalgalanmalardan biri şekilde okuyabilmeniz de mümkün. O halde yani diyerek açacağımız parantezin içerisindeki dalgalanmaları birkaç örnek ile açıklayalım. Ama öncelikle bugünden yola çıkalım. Son 20 günde oynanan 4 maçta elde edilen sonuçlar 3 mağlubiyet (Manchester, Ordu, Braga) ve 1 beraberlikten (Eskişehir) ibaret. Ancaaak. Geçmişe tuttuğumuz büyütecin irileştirdiği rakamlar bize benzer örnekler sunuyor. Şöyle ki...
Terim'in ilk dönemi. Yani 1996-1997 sezonu. 18 ve 21. haftalar arasında benzer bir durum hemencecik göze çarpıyor. 3 beraberlik (Van-Trabzon-Kocaeli), 1 yenilgi (F.Bahçe). 1997-1998 sezonu ilk 10 hafta. Tam bir dalgalanma örneği. Bir hafta kazanıp. bir hafta kaybeden bir takım hüviyeti. 1. hafta: A.Gücü beraberliği, 2. hafta: Bursa galibiyeti, 3. hafta: Kocaeli beraberliği, 4. hafta: Van galibiyeti, 5. hafta: F.Bahçe mağlubiyeti, 6. hafta: Antalya galibiyeti, 7. hafta: Beşiktaş mağlubiyeti, 8. hafta: Şeker galibiyeti, 9. hafta: G.Birliği mağlubiyeti, 10. hafta: G.Antep galibiyeti.
1998-1999 sezonu. İlk 5 haftada 15 puan. Üstelik 16 atılan ve 3 gol yenilen müthiş bir istatistik. Sonrası 3 haftalık sıkıntı. F.Bahçe beraberliği, G.Birliği mağlubiyeti ve Adana beraberliği. Üstelik son maçın 3'ünden sadece 3 puan alınmış.
1999-2000 sezonu... (Ki Terim'in ve G.Saray'ın en iyi sezonu olarak nitelendirilir) 26. ve 30. haftalar arası 3 beraberlik, 1 beraberlik, 1 galibiyet. Ve Avrupa. Şampiyonlar Ligi H Grubu. İlk maçta Hertha Berlin'den 1 puan, Milan ve iki Chelsea maçı kayıp. Üstelik Chelsea maçlarının birini sahasında 5-0 kaybediyor. Tüm bu rakamların sağlamasını yaptığımızda ise ortaya şöyle bir sonuç çıkıyor. G.Saray, bu 4 dönemde ciddi puan kayıpları yaşamıştır ve örnekleri de yukarıdadır. Ama bu 4 sezonun şampiyonu G.Saray olmuştur. Hatta Avrupa'daki bu berbat grafiğin sonucu UEFA şampiyonluğu olmuştur.
İsterseniz 2000 başlarındaki diğer iki döneme de bakalım. 2002-2003 Terim dönemi. 11-16. haftalar arası 3 mağlubiyet, 1 beraberlik. 2003-2004 sezonu. 13-18 arası galibiyet yok. 3 beraberlik, 3 yenilgi. (G.Saray bu sezonların ilkinde 2., diğerinde 6. oldu) Ve geçen yıl. Yani son şampiyonluğun alındığı sezon. 7-11 arası 3 beraberlik, 1 yenilgi var. Süper Final sürecini ise herkes hatırlıyordur. 6 maçta 3 beraberlik, 1 yenilgi, 2 galibiyet.
Başa bir yani daha koyarak lafı şuraya getireceğim. Yani her mağlubiyetten sonra "Aslan'ın çöküşü" diye adlandırılan ancak genele bakıldığında sayısız örnekleri bulanan bir Terim klasiğidir yaşanan. Her dönem farklı sebeplerle oluşan ama pozitif taraflarının da çok olduğu kaybedişlerdir genellikle. Terim'in 2. döneminin 2. sezonu dışındaki kötü örnek dışındaki vaziyet yazdırtıyor biraz da bu yazıyı. Son yani hakkımı da kullanarak bitirivereyim yazıyı. Yani "Yandık, bittik" edebiyatı yapmak için fazlasıyla erken. Bu sadece G.Saray için değil, diğer 17 takım içinde geçerli. Kimbilir bakarsınız bir ay sonra bambaşka bir takımı konuşuyor oluruz.
