Çözüm sürecinin sahibi millettir

Çözüm süreciyle birlikte çatışmaların ve ölümlerin sona erdiği bir döneme girdik. Türkiye toplumunun yaralarını sardığı, toplumsal barışını inşa ettiği ve "Yeni Türkiye" vizyonunu belirlediği bir dönemde, 6-7 Ekim'de yaşanan vandalizm ve şiddetle karşılaştık. Paralel yapının yayın organları ve sosyal medyadaki görevlileri, bu şiddet eylemlerinin çözüm sürecinde uygulanan yanlış politikaların bir sonucu olduğu propagandasını yaydılar. Terör örgütü ve yandaşları, sosyal medyayı da kullanarak insanları sokağa çağırdı. Bazı eski tüfek solcular da "biz demiştik" havasında nutuklar atmaya başladı.
HUZUR VE BARIŞ ADASI
Oysa bu olayların Kobani saldırılarına bir tepki, çözüm sürecine karşı bir öfke patlaması olmadığı ve bir plan dahilinde gerçekleştirildiği hemen anlaşılmaktaydı. Zira bu şiddet olayları, çözüm sürecini akamete uğratmaya çalışanların üçüncü girişimleriydi. Gezi olaylarıyla başlayan ve 17 Aralık'la devam eden suikast girişimleri başarısızlıkla sonuçlanınca, şimdi yenisi sahneye konulmaktaydı. Türkiye toplumu, İstanbul ve Güneydoğu'daki bazı şehirlerde başlatılan sokak olaylarının hedefinin çözüm süreci olduğunu hemen anlamıştır. Yerli bir toplumsal barış projesini hayata geçiren hükümeti, sokak olaylarıyla yıpratıp yıkmak isteyen dahili ve harici güçler, bir kez daha avuçlarını yalamak zorunda kaldılar.
Başbakan Davutoğlu, "akil insanlar" ile yaptığı toplantıda çözüm sürecine konjonktürel bir mesele olarak bakmadıklarını ifade etmiş ve süreci "tarihi ve stratejik bir proje" olarak nitelemiştir. Bu sürecin başarıyla sonuçlandırılması, Türkiye'nin ayaklarındaki bütün prangalardan kurtulmasını sağlayacaktır. Bin yıldır bu topraklarda yaşayan bizler, tarihsel mirasımıza sahip çıkıp insan haklarına ve özgürlüklere dayalı bir vatandaşlık anlayışı geliştirebildiğimiz takdirde, bölgede huzur ve barış adası olacak Yeni Türkiye'yi inşa edebiliriz. Dolayısıyla çözüm süreci, "Yeni Türkiye"nin inşasında en önemli köşe taşlarından biridir. Yeni Türkiye'nin çoğulcu ve çok kültürlü toplumsal hayatında bütün etnik ve dinsel kimliklere sahip bireyler, eşit vatandaşlık temelinde kendilerine bir yer bulacaklardır.
Yönetici atamaları ve Eğitim-Bir-Sen
Eğitim, bir insanın doğumundan ölümüne kadar devam eden bir süreçtir. Bu süreç, aynı zamanda insanın kültürel, sosyal, siyasal yönlerini hatta tüm yaşamını içerdiğinden toplumda yaşayan herkesi ilgilendirmektedir. Ancak eğitim alanında son günlerde yapılan tartışmalar, yönetici atamaları konusu üzerinde yoğunlaşmaktadır. Hatta bazı sendikaların basın açıklamalarında ve internet sitelerinde yönetici atamalarıyla ilgili süreç, en önemli gündem maddesi olarak belirmektedir. Oysa yöneticilik, öğretmenlerin asli görevi değil, yan görevidir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, yönetici atamaları ilgili mevzuat doğrultusunda yapılmakta ve sistem içindeki kadrolardan seçilmektedir. Sendika olarak biz, atamalarda adalet, liyakat ve ehliyet esaslarına göre davranılması gerektiğini birçok kez belirttik. Bazı sendikaların ve haber sitelerinin Eğitim-Bir-Sen'e yönelik açıklamalarını, üyelerimize mülakatlarda kırık not verilmesine yönelik bir çaba ve baskı olarak değerlendiriyoruz.
Bugün sendikamızı fütursuzca eleştirenler ve iftira atanlar, geçmişte kendi uygulamalarına bakmalıdır. 28 Şubatta muhafazakinsanların yöneticilik görevlerinden alındığı hatta memuriyetten atıldığı süreçleri yaşadık. Her türlü anti-demokratik uygulamanın yapıldığı bu ara dönemlerde onlar, başörtüsü takanların uğradığı hakaretleri ve aşağılanmaları hatta işlerinden atılmalarını alkışladılar. Her türlü anti-demokratik uygulamayı alkışlayan bu sözde sivil sendikaların bugün Eğitim-Bir-Sen'i eleştirmeye hiç hakları yoktur.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.