Katil, soykırımcı İsrail Başbakanı Netanyahu eceline susadı. ABD Başkanı Trump'la 4 gün görüşrn Netanyahu, İsrail'e döner dönmez, Suriye'ye saldırdı.
Katilin çakalları, Şam'da Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasını bombaladı.
Soykırımcı, Irak'ta da kirli tezgâhlarını çalıştırdı. 13 Temmuz'da Netanyahu'nun askerleri Suriye'nin güneyindeki Süveyda'ya saldırmıştı, bir gün sonra, Suriye başkenti Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı karargâhına hava saldırısı düzenledi. Şam'da 3 patlama, Cumhurbaşkanlığının bulunduğu Halk Sarayı'nın çevresi, Savunma Bakanlığının arka bahçesi ve Genelkurmay Başkanlığında meydana geldi.
Soykırımcı Netanyahu savunma merkezinden, İsrail tezgâhlarının merkezinde yer alan Süveyda'ya askerî tahkimat yapıldığını, küstahça "hem savunma hem saldırı eylemlerine devam edileceği" açıklandı. Suriye'nin güneyinde Ürdün sınırında bulunan Süveyda'da 13 Temmuz'da Dürzi grupları kışkırtan katil Netanyahu'nun ajanları, bedevi Arap aşiretlerine ait bazı araçlara el koymuş, silahlı çatışmalar başlamıştı. İsrail, iki gün süren mezhepsel çatışmaların ardından Dürzi nüfusun çoğunlukta olduğu Süveyda kentine giren Suriye hükümet güçlerine karşı saldırı düzenledi.
TÜRKİYE'DEN UYARI
Dışişleri Bakanlığı Çarşamba günü, İsrail'in Suriye'nin güneyini ateşe sokan kışkırtmalarına ve askerî tahkimatına karşı, "DERHAL DURDURULMALI" uyarısı yaptı.
Açıklamada, "İsrail'in Suriye'nin güneyinde yaşanan son gelişmelere askerî güç kullanarak müdahil olmasını kınıyor ve bu saldırıların derhal sonlandırılması gerektiğini vurguluyoruz. Suriye'de istikrar ve güvenliğin sağlanması, başta Suriye halkı olmak üzere tüm komşu ülkelerin ve bölgenin yararınadır.
Bu doğrultuda, Suriye Hükümeti'nin ülkenin tamamında güvenliği tesis etmek ve mevcudiyetini kuvvetlendirmek üzere attığı adımların desteklenmesi gerekmektedir" denildi. Katil Netanyahu, Suriye'nin güney kısmını işgal ederek, 1967 yılında işgali altında tuttuğu Golan Tepeleri'ni de içine alarak, İsrail topraklarını genişletmeye yönelik kirli bir plan içinde. Bu planı da, Derin Amerika-Pentagon-CIA-AIPAC (ABD'nin güçlü Yahudi organizasyonu) destekliyor. Bilindiği gibi, Trump'ın ABD Derin Devleti (Pentagon içindeki Evanjelist- Siyonist kadrolar) ile mücadelesi sürüyor. Katil Netanyahu, Suriye'nin güneyindeki beynini yıkadıkları Dürzi ayrılıkçı azınlığa askerî ve siyasî destek vadetti.
Zaten, Gazze'yi, Lübnan'ın güneyini ve Suriye'nin güneyindeki Süveyda'yı işgal ederek, Arz-ı Mevud fantezisi peşine düştüler.
Hayal içindeler. Soykırımcı Netenyahu, ayrılıkçı Dürzi azınlıklarla beraber Suriye'de ayrı PKK uydu devletçiği kurmak için organize olmuş ABD aparatı PKK-YPGSDG'ye de destek veriyor. Türkiye ile Suriye Cumhurbaşkanı Esşara'nın, Terörsüz Bölge süreci gelişmelerinden de Netenyahu çok rahatsız.
ŞARA REST ÇEKTİ
Suriye Cumhurbaşkanı Şara, PKK-PYD-DSG'ye resti çekti. Geçen hafta, Suriye'nin geleceğini, ABD aparatı PKK-PYD-DSG'nin durumu ile ilgili çok önemli görüşmeler oldu. ABD Başkanı Trump'ın çok yakın arkadaşı, Ankara büyükelçisi ve Suriye özel temsilcisi Barrack, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Esşara ile görüştü. Sonra, Suriye'nin kuzeydoğusundaki işgalini sürdüren ABD'nin aparatı PKK-PYDDSG'nin elebaşı Şahin Abdi ile buluştu. 10 Mart 2025'te yapılan 8 maddelik anlaşma konusunda, aradan geçen 6 aya ve imzaladığı anlaşmaya rağmen hiçbir olumlu adım atmayan ABD aparatı PYDSDG'ye Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara yönetiminden ültimatom geldi. Şam yönetimi kaynakları, PYD-SDG elebaşına sert cevap verildiği, anlaşma konusunda ek süre isteyen PYD'ye bunun uzatılmayacağının belirtildiği ifade edildi. Suriye kaynakları:
"PYD-SDG, öncelikle elebaşı Mazlum Abdi için cumhurbaşkanlığı yardımcılığı, bakanlık ve bürokraside birçok kadro istedi.
En az 10 bin silahlı kişinin Şam ordusuna katılmasını talep ettiler.
Petrolden ve sınır kapılarından gelir istediler. Bir tür siyasi, idari muhtariyet talebindeler. Bir de bölgede nüfus konusunda 2011 sonrası kayıtların geçerli olması gerektiğini istediler." Suriyeli hükümet yetkilileri, mevcut durumu oyalama ve PYD'nin zaman kazanma taktiği olarak nitelendirdi ve muhataplarına "10 Mart anlaşmasına uymak zorundasınız aksi hâlde bu taktiğin ciddi sonuçları olacak" denildi. Suriye yönetimi "Deyrizor kırsalından ivedilikle çıkın çünkü süre doldu, artık adım atmak zorundasınız" dedi. Bu arada görüşmenin bitmesinin ertesi günü Suriye'nin güneyinde Katil Netenyahu'nun ajanlarının kışkırttığı Süveyda'da bölgenin karışması dikkat çekti.
11'inci yüzyılda, Şii mezhebi kollarından olan İsmaililik içinde oluşan Dürzilik, adını Orta Asyalı din insanı Muhammed bin İsmail el-Derezi'den alıyor. Sayıları yaklaşık 1 milyon olan Dürziler ağırlıklı olarak Suriye, Ürdün, İsrail, Lübnan ve İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri'nde yaşıyor.
GAZZE'YE SALDIRI
İsrail'den Gazze'ye kan donduran bir saldırı daha gerçekleşti.
16 Temmuz'da Netenyahu, bir taraftan Suriye'ye saldırırken, diğer taraftan da Gazze'de yardım merkezindeki Filistinlileri gazla katletti. Yaşanan korkunç izdihamda 21 Filistinli vatandaştan 15'i boğularak hayatını kaybetti.
Aylardır, Gazze'de İsrail işgali sürüyor. Günlük olarak yiyecek bulmak amacıyla 'ölüm tuzakları' çevresinde toplanan aç sivilleri öldürüyorlar.
140 gündür süren bir aç bırakma politikası kapsamında işgal, Gazze Şeridi'ne yardımların girişini engelliyor. Son olarak yardım merkezi yakınında aç sivillere yönelik yoğun ateş sahnesi, ahlaki çöküşün doruğunu ve tam teşekküllü bir suçu temsil ediyor. İran'a, Lübnan'a, Suriye'ye saldıran Soykırımcı Netenyahu'nun Irak'ı da karıştırmak için örtülü operasyonlar yaptırdığı değerlendiriliyor.
Erbil'de dört İHA kullanılarak üç saldırı, Süleymaniye'de beş İHA ile dört saldırı düzenlenmesinin, Irak merkezi yönetimi ile Bölgesel Kürt yönetimi arasını bozma operasyonları olduğu konuşuluyor.
Duhok'ta üç İHA saldırısı gerçekleşirken, Türk kenti Kerkük ilinde ikisi İHA, biri füze olmak üzere üç saldırı yapıldı. Zaho İdaresi'nde ise üç İHA ile iki ayrı petrol sahasına saldırı gerçekleştirildi. İlk saldırı, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ndeki (IKBY) Duhok kentinin Amediye bölgesindeki Sarsing Petrol Sahası'nda bir patlama meydana geldi. Erbil'deki Hurmala Petrol Sahası'na bomba taşıyan iki drone düştü. Patlamanın gerçekleştiği petrol sahası, ABD merkezli bir enerji şirketi olan HKN Energy tarafından işletiliyor. Amerikan HKN Energy, patlamanın nedeninin şu anda soruşturulduğunu belirtse de IKBY'yi yöneten Barzani ailesine bağlı medya kuruluşu Rudaw, patlama için "hava saldırısı" ifadesini kullandı. ABD'li HKN Energy (HKN), Irak Kürdistan Bölgesi'nde (KRI) petrol arama ve üretim faaliyetleri yürüten bir enerji şirketi.
SONUÇ
KATİL Netanyahu durdurulmalı. İsrail Başbakanının, içinde bulunduğu sayısız sorunu savaşla çözme arzusu, yalnızca İsrail'in komşularını değil, hepimizi tehdit ediyor. Bu tehdit, bölgenin çok ötesine uzanıyor. Dünyanın huzurunu bozuyor ama Birleşmiş Milletler ölmüş. Netanyahu başka bir yol bilmiyor. Savaş onun ilkesi, refleksi, vicdansız ruhunun yansımasıdır. DÜNYANIN SOYKIRIMCI NETENYAHU
PROBLEMİ VAR.
