• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Ne olacak bu bütçe açıklarının hali? CAHİT SÖNMEZ

Ne olacak bu bütçe açıklarının hali?

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 15.01.2010, 00:00
Küresel krizin açtığı en büyük yaraların başında bütçe açıkları geliyor. Tarihi küçülme rakamları bütçenin gelirler kısmını zayıflatırken, diğer taraftan mali disiplinin bozulmasına da neden oldu. Sonuçta birçok ülke, geçen yılların oldukça üstünde bütçe açıkları ile kapattı 2009 yılını.
Bütçede yer alan gelirlerin yüzde 80-85'i vergilerden geliyor. Serveti çıkardığımızda kalan vergi gelirleri ya gelirden ya da tüketimden elde ediliyor. Ekonomilerin yeterli seviyede büyümediği hatta küçüldüğü dönemde iktisadi faaliyetler de durduğu için vergi gelirleri dramatik şekilde düşüyor.
Gelirleri düşüren küçülme cephesine göz attığımızda gerçekten çarpıcı rakamlara tanık oluyoruz. IMF tahminlerine göre, 2009 yılında ABD'nin milli geliri yaklaşık 180 milyar dolar gerileyecek. Ancak bu konuda Avrupa ülkeleri daha vahim durumdalar. Örneğin İngiltere'nin milli geliri 468 milyar dolar, Almanya'nın 420 milyar dolar azalacak. Fransa, İspanya ve İtalya gibi Avrupa'nın baş aktörlerinde de durum farklı görünmüyor. Tabii, bu toz duman içinde milli gelirini yükselten ülkeler de olmadı değil. Çin ve Hindistan, az miktarda da olsa Japonya milli gelirlerini sırasıyla 420, 130 ve 53 milyar dolar artırdılar.
Milli gelirlerdeki önemli kayıplar, yani daha az mal ve hizmet üretim ve tüketimi doğal olarak vergi gelirlerinden dolayı bütçe açıklarını tetikliyor.

KAMU HARCAMALARI
Bütçenin gider cephesine de değinelim. Kriz döneminde özel tüketimlerin ve firmaların yaptığı yatırım harcamalarının bıçak gibi kesilmesi hükümetleri harekete geçirmiş ve bu bağlamda kamu kesimi harcamaları mümkün olduğunca artırılmıştı. Zaten bu gerçeği son çeyreklerde gelen büyüme rakamlarından net bir şekilde görebiliyoruz. Geçen yılın birinci çeyreğinde yüzde 5.5 küçülen ABD ekonomisi kamu harcamaları sayesinde ikinci ve üçüncü çeyreklerde yüzde 0.7 ve yüzde 2.8 büyüdü. Almanya ve Fransa da kamu kesimi harcamaları sonucunda ikinci çeyrek itibarıyla büyümeye başladılar. İngiltere'nin çabaları ise nafile.
Kamu harcamalarının yanı sıra bütçeye yük getiren diğer uygulama "kurtarma paketlerine" kaynak ayrılması idi. IMF'nin tahmini, küresel düzeyde ekonomileri kurtarmak için harcanan kaynakların 3.5 trilyon doları aştığı yönünde. ABD 800 milyar dolar ile başı çekiyor. 2008 yılında kabul edilen 700 milyar dolarlık "Sorunlu Varlıklardan Arındırma Programı" da eklemeyi unutmayalım.
Büyüme sorunu yaşamayan Çin bile 600 milyar dolara yakın tahsis ettiği kaynak ile zayıflayan dış talebine destek olacak iç talep canlandırmasına gitti.

FAİZ BASKISI
Bütçeler iki taraftan aldığı darbeler sonucu önemli açıklar verdiler. Rakamlar ortada. AB için 5 kriterden olan bütçe açıklarının milli gelire oranı göstergesi euro bölgesinde bile iki kat aşılmış durumda. Türkiye her ne kadar Maastricht kriterleri içinde kalsa da bütçe açığı 50 milyar doları buldu.
Bütçe açıkları bir yana, asıl sorun bu açıkların nasıl finanse edileceği. Bu ay Hazine'nin 12 milyar TL'lik geri ödemesi var. Dört ayda yapacağı itfa tutarı toplamda 70 milyar TL'yi aşıyor. Bildiğiniz gibi kamu açıklarının finansmanında kullanılan "devlet iç borçlanma senetlerinin" (DİBS) geri ödemelerinde ana para yeni borçlanma ile faiz ödemesi ise bütçeden yapılıyor. Dolayısıyla, yaklaşık 70 milyarlık itfaların ana parası için yeniden borçlanma gerçekleştirecek Hazine.
DİBS ihraç ve satışlarında bir sorun olmaz. Bu aşamadaki en kritik soru, yoğun DİBS ihracı faizler üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturur mu? Yanıttan önce şu eklemeyi de yapalım: Hazine dış piyasalardan Eurobond ile borçlanmayı da planlıyor.
Normal koşullarda faizleri yükselteceğini söyleyebilirdik. Ancak, piyasalardaki aşırı likidite tahvil ve bonoların üzerindeki köpüğün bir süre daha kalmasını sağlayacak. Yani, özetle faizler üzerinde aşırı baskı söz konusu olmayacak diyebiliriz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA